yirmi yedi

3.1K 341 21
                                    

Medyadaki araba aklımdaki Toprağın arabasına çok benzediği için koydum tabi bu arabalar kaç model bilmiyorum ama benim aklımdaki araba neredeyse böyle bir şey

Görünce hemen sizinlede paylaşmak istedimm

~~~~
"Kız Melek ömrümü yedin sus artık."

Ayşegül söylenerek elindeki örgüyü bıraktı. Hatice ile örgü örmek için bahçede oturmuşlardı ama Melek onları görüp yanlarına geldiğinden beri susmuyordu, Hatice Ayşegüle kıkırdarken;

"Vallahi Melek ne çene varmış kız sende, tutturdun çeşmedeki kız kim diye nereden bilelim biz kim? Hem sen niye bu kadar taktın bu olaya Mustafa abi genç adam iş güç sahibi tabi seven kızlar olacak."

Melek yerinde rahatsızca kıpırdandı, onun bu hali gözünden kaçmayan Ayşegül daha da üstüne gitti.

"Tabi kız Mustafa abi köyün en yakışıklılarından boylu poslu dağ gibi adam, sen daha bir kişi duymuşsun daha kaç kız var ben Mustafayla evleneceğim diyen."

Melek derin derin nefesler alıp verirken içindeki bu yoğun hissin ne olduğunu çözemiyordu. Melek masa ötürüsüne bakıp dalmışken Ayşegül ve Hatice göz göze geldiler, Ayşegül Meleği gösterip kaş göz yaptığında Hatice 'Bilmiyorum' dercesine omzunu indirip kaldırdı.

"Melek... Sen Mustafa abiye bir şeyler hissediyor olmayasın?"

"Ne alaka ya?" Melek bir anda bağırdığında şok içinde kaldı iki genç kız. "Yani yok niye bir şey hissedeyim ki? Hissetmiyorumdur değil mi?" Sona doğru sesi kısılırken karşısında oturan kızlara bakmaya başladı.

Ayşegül Meleğe doğru eğilirken "Sen dökül bakıyım, aranızda ne oldu Mustafa abiyle?" Dedi

Melek oflasada Mustafayı ilk gördüğü günden beri yaşadıkları her şeyi anlattığında iki genç şaşkınca kalakaldı. Hatice masadaki kuru yemişlerden Meleğe fırlatırken. "Bunca şey yaşanmış, adam camına kadar gelmişte sen bize ne zaman anlatmayı planlıyordun acaba ?" Diye sinirle söyleniyordu.

Melek sessiz kalırken, Ayşegül konuştu "Senin derdin şimdi anlaşıldı, sen Mustafa abiyi kıskandın da ondan taktın bu çeşmedeki kız meselesini."

Melek hemen itiraz etti "Yoo kıskanmadım, ne diye kıskanacak mışım?"

"Yani sen şimdi Mustafa abiyi hiç kıskanmıyorsun, camına kadar geldiğinde falan hiç bir şey hissetmedin, öyle mi?"

Melek derince yutkundu sonra başını hafifçe salladı. Ayşegül sanki umursamıyormuş gibi örgüsüne kaldığı yerden devam etmeye başlarken konuştu "Vallahi o zaman bu çeşmedeki kız dediği gibi Mustafa abiyi kendine aşık eder güze kalmadan düğünü de yapar."

Melek duyduğu sözlerle gözlerini sonuna kadar açıp Ayşegüle bakakaldı, sonra gözleri yavaşça Haticeye dönerken Hatice de gözlerine Haklı dercesine baktığında oturduğu yerden hışımla kalktı.

"Yok artık canım abartmayın diğer yaza çocukta yapar?"

Hatice kıkırdarken "En az üç çocuk." Dedi Ayşegül onu onaylamıyor gibi bakıp "Bence üç az beş tane doğurur." Diyerek Haticeye eşlik ettiğinde. Melek sinirle çıkıp gitti bahçeden. Arkasından kahkahalar atan genç kızlar örgülerine kaldıkları yerden devam etti.

Hatice "Ay keşke Nazlı da olsaydı o da görseydi Meleğin bu halini " Diye kıkırdadı. "Valla kız özledim Nazlı ablayı gelseydi artık." Diye karşılık verdi Ayşegül.

Az sonra Hatice kalkıp evine gittiğinde Ayşegülde ördüğü bebek kıyafetine gözleri dolu dolu baktı. Yusufla ne kadar çok hayalleri vardı evleneceklerdi, balkonlu evlerinde çocukları oyunlar oynayacaktı.

Ayşegülün tüm hayalleri bir gecede yıkılmıştı. Babasının tek bir sözü koskocaman geleceğini yıkıp geçmişti. Annesi desen zaten yatalaktı ne konuşabiliyor ne de olanlardan haberdar olabiliyordu tek başına üstüne yıkılan hayallerinin altından kalkmaya çalışmıştı aylarca.

Derin bir nefes aldıktan sonra masanın üstünü toplayıp evine çıktı. Ne olacaktı babasının bu inadı bilmiyordu ama Yusuftan başkasını ne gözü görmek istiyor ne de gönlü hissetmek istiyordu...

~~~~

"Toprak kulağım çınlıyor benim."

Toprak gülüp kollarındaki karısını dahada sıkı sardı. "Köylü Toprak dünyanın en güzel kızını kaptı diye arkamızdan konuşuyordur." Dediğinde Nazlıda kıkırdayıp Toprağın omzuna başını yasladı.

Dışarıdan gelen keçi sesleriyle yataktan çıkmaya çalışan Nazlıyı bırakmadı Toprak. "Ya Toprak bi bırak dışarıya bakıyım."

"Olmaz Nazlım, bir gidiyorsun keçiyle oynayacağım diye yüzünü göremiyorum tüm gün."

Nazlı ofladığında kıpırdanmaktan vazgeçip Toprağın kucağına oturdu yavaşça. "Toprak.."

"Söyle güzel karım benim."

"Nejla teyze neyiniz oluyor sizin, dün keçiyi verirken sohbet ettikte sizi çok iyi tanıyor?"

Toprak Nazlının başını göğsüne yasarken konuşmaya başladı "Nejla teyze annemin ablası gibidir. Annem çok küçükken Annesi ölmüş babasıda bırakıp gitmiş onu, bir başına kalmış. Nejla teyze o zamanlar annemden on yaş büyükmüş sadece. Onunda hasta annesinden başka kimsesi yokmuş, annem tek kalınca onu evlerine almış bakmış büyütmüş beraber tarlalarda çalışmışlar."

Nazlı başını kaldırıp şaşkınca Toprağa baktığında Toprak gülümseyip Nazlının başına bir öpücük kondurdu. "Nejla teyze evlendiğinde bile annemden ayrılmamış annem babamla tanışıp evlenene kadar yanından bir gün bile ayırmamış."

Nazlı "Peki Gülsüm annemle Ahmet babam nasıl tanışmışlar?" Diye sordu merakla.

"Annemi çok fena kan tutar, bir gün tarlaya çalışmaya gitmişler gittikleri tarla dedemin tarlasıymış babamda oradaymış o gün. En sonunda işleri bittiğinde annemin eline karpuz tutturmuşlar kessinde yiyelim diye, annem karpuzu keserken elini kesmiş yanlışlıkla. O sırada babamda tam su içmek için annemin olduğu kısma gelmiş annemin elinden damlayan kanları görünce tam iyi misin diye soracakken annemin babamın kucağına bayılması bir olmuş."

Nazlı kıkırdarken dahada çok sığındı Toprağın sert göğsüne "Sonra nolmuş?"

"Babam neye uğradığını şaşırmış tabi annemi kucakladığı gibi köyün doktoruna götürmesi bir olmuş. Annem ayıldığında ona korkuyla bakan babamla karşılaşmış sonra Nejla teyze ve Faruk enişte gelip annemi götürmüşler ama babam annemi unutamamış. Sonrasında annem gittiği her yerde babamla karşılaşmış babam seninle evlenmek istiyorum dedikçe hep kaçmış ama bir bakmışki gözleri gittiği her yerde babamı arıyor en sonunda tamam demiş babama. "

Nazlının uykusu çökmüş tam uyuyacak gibiyken Toprak onu rahatça yatırdı ve uyumaya başlayan karısını uyanana kadar aşkla izledi....

~~~~
Biliyorum bölüm çok kısa ama bir haftadır aklımı toplayıp bölüm yazamadım. Bu bölüm umarım tekrar yazma isteğimi geri getirir.

Umarım bölüm güzel olmuştur okuyan herkese çok teşekkür ederim.

Bu arada köy sıralamasında 8.ye düşmüşüz çokk üzüldüm. Umarım tekrar yükseklere çıkarız.

Sizi seviyorum kendinize çok çok dikkat edinnn


KIZILCAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin