Ben 'KPSS' adındaki ruh emici sınava çalışmaya gidiyorum. Bölüm size emanet aşklarım.💫
Keyifli okumalar dilerim ! 💗
Şeytanlık yapana şapka çıkartıp alkışlayacak tipler olmadığımızdan mütevellit hem ben hem de Polat ceplerimizi taşlarla doldurmuştuk. Çok baş yaracaktık çok.
"Yani kesin vermiş diyorsun," dedim heyecanla çitlediğim çekirdeğin kabuğunu kaseye atarken.
Polat avucuna doldurduğu çekirdeklerden bir kaçını bana doğru fırlatıp "Şerefim namusum üstüne kaç kez yemin ettim," dedi illallah edercesine. "Sorgulamayı kes lan!"
"Eline koluna mukayyet ol," dedim tişörtümün açıkta bıraktığı boyun kısmından içeri sızıp göğüslerime inen çekirdeği çıkartırken. "Şeref namus mu var sende inanayım yeminine ? Başka bir şeyin üzerine et."
Tripli bakışlarını üstümden çekip omuz silkti. "Madem şerefsiz namusuzum o zaman muhatap olma benimle."
Ergenliğe yeni girmişçesine tavırlara giren herifin ağzını dirseğimi sokmamak için kendimi teskin ederken "Tamam," dedim altan alarak. "İnandım. Devam et."
Göz ucuyla bir kaç saniyelik süzüşünün ardından eski haline dönüp dedikodu moduna geçti. "Bundan bir kaç ay önce de imamın azgın kızı bizim yere bakan yürek yakan Ceylan'ı, Emre'nin tamirhanesinden çıkarken görmüş. Topallaya topallaya yürüyormuş. Bizim azgın kız şüphelenmiş ne oldu kız bu halin ne diye sormuş. Ceylan da merdivenlerden yuvarlandım demiş. Tabii yersen."
İmamın azgın kızının adı Rümeysa'ydı ve Polat'a karşı cinsel açlığı vardı. Gördüğü yerde affetmez benim bu akıldan yoksun kardeşimi kenara çeker ırza geçici hal ve hareketlerde bulunurdu. Polat da fırsattan istifade ederdi. Az şerefsiz değildi.
İki öpüş kokuşa bülbül gibi şakıyan Rümeysa şüphe ve imayla bunları anlattığına göre Ceylan kesin yarrağı yemişti. En kötüsüde Emre'nin karnına vursam Ateşdağlı'nın ekmeğini kusardı. Abaza horaz karısından, çocuğundan utanmayı geçmiş bir de ona sırt veren adama ihanet etmişti.
Ya Ceylan'a ne demeli ? Mahalle de onca bekar erkek varken bacaklarını aralaya aralaya evli barklı adama mı aralamıştı ? Emre'nin karısı ve oğluna bakarken yaptığından hiç mi utanmamıştı ?
Rezillikleri yenilir yutulur cinsten değildi. Şayet Ateşdağlı öğrenseydi kıyameti kopartırdı. Ceylan'ı burada barındırmaz Emre'yi ise yaşatmazdı. Geçen defa bir kaç yılla paçayı kurtarmıştı fakat bu defa müebbet yerdi.
Elini kana bulama ihtimali net olan adamı bu cendereden nasıl kurtaracağımı sonraya erteleyip "İpin ucunu tuttuk da böyle lafla varsayımla olmaz," dedim. "Bize kanıt lazım."
"Bu iki malın uçkurları beyinlerinin önüne geçmiş kızım," dedi Polat kınarcasına. "Yakayı ele vermeleri zor olmasa gerek."
Kucağımdaki kaseleri kenara bırakıp soğuk suyumdan bir kaç yudum içtim. Namus diye yırtınan Sunturlu'un namussuzluğu dilimi damağımı kurutmuştu.
Onları oltaya getirecek plan zihnimin kıvrımlarında tehlikeyle dolaşırken sıkıntıyla soludum. "Emre piçini sıkıştıracağım," dedim Polat'a bakarken. "O sırada sen de ilgi manyağı Ceylan'a sokulacaksın. İki taraftan saldırıp çatlayan ar damarlarını kökünden kopartacağız. Her şey gün yüzüne çıkacak."
"Allah aşkına beni muhatap ettirme o kızla," dedi Polat itiraz edercesine. "Zerre tahammülüm yok. Bak kusacağım. Midemi felaket bulandırıyor."
"Lan !" diyerekten kafasına vurdum. "Benim Emre itine tahammülüm var mı sanıyorsun ? Mecburuz oğlum. Biraz kahırlarını çekelim sonra zaten iplerini çekeceğiz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARYA +18
Novela JuvenilKendini muhafazakar sanan mahallenin orospusu olmuştum. Sebebi beni altına almak isteyenlerin üstüne çıkışımdı. " Siktir olup gideceksin buradan ! Çamurunu mahalleme bulaştırmayacaksın." Üslubu kadar tavırlarıylada midemi bulandıran adama dik dik...