Yeraltı şehrinin hükümdarı DouglasDouglas siyahın en koyu rengini almış günlerdir oğlunun yasını tutuyordu, nasıl oluyordu da o lanet olası kız oğlunu öldürmeyi başarırdı aklı almıyordu.
Oğlu bu iş için gönüllü olduğunda ona izin vermemeliydi kendini olarak suçlu görüyorduki Douglas nasıl intikam alacağını bile planlayamıyordu.
Başını ellerinin arasına aldı öyle tiz bir çığlık attı ki hizmetindeki iblisler sağa sola kaçışmaya başladı.
"Lanet olsun, lanet olsun Hans lanet olsun sana izin vermemek gerekirdi"
Hans ın annesi bir cadıydı bu yüzden ölümü bu kadar kolay olmuştu babası gibi saf genlere hakim olsaydı ona hiç kimsenin gücü yetmezdi.
Günler sonra Douglas ayağa kalktı bir gölge gibi sessizce yürürken iblisler önünde saygı ile eğiliyordu, onlarda intikam ateşinin pençesinde yanıyordu varislerinin intikamını en acımasız şekilde alacaklardı efendilerinden emir bekliyorlardı, yeterki Douglas savaş ilan etsin onlar puscaslar krallığını yok ederlerdi okadar kin ve nefret dolulardı.
Douglas gün yüzüne çıktığında karanlık görünümü normal haline döndü.
"Bir kaç gün yokum benden emir almadan hiç bir işe kalkışmayın"
dedi Douglas etrafında savaşa hazır onlarca iblise sonra pelerinini getiren en yakın hizmetkârına baktı "savaş için ne gerekiyorsa yapın 3 gün sonra burada olacağım""Emredersiniz efendimiz" dedi hizmetkârı Nike pelerini Douglas a uzatırken.
Douglas perini takar takmaz zaman kaybetmeden duman olup ortadan kayboldu.
"Efendimizi duydunuz derhal hazırlıklara başlansın" Douglas tan sonra iblisler birtek Nike nin sözünü dinlerdi bir nevi iblislerin komutanı gibiydi bu kişi, çok güçlü ve her zaman efendisine sadıktı sadık kalmaya da devam edecekti.
Douglas önce kötülükler cadısı circe ye gitti. "Efendimiz sizinle görüşmek üzere bekliyorlar" dedi çirkin ve sıska kız.
Zamanında çok güzel olan bu kız circe yi kızdırmış ve gazabına uğrayarak bu hale getirilmişti.
Douglas pelerinini savurdu ve kızın yanından geçip gitti.
"Seni hiç bu halde görmemiştim"
İçeri girer girmez circe nin sesi doldu Douglas ın kulaklarına.
Sonra devam etti circe "başına gelenleri duydum çok üzüldüm oğlun içinde ayrıca üzgünüm"
"Hiç kimse için üzülmeyeceğini ikimizde biliyoruz" dedi Douglas
"Buraya neden geldin iblis"
"İttifak"
Circe iskeletlerden oluşan tacını düzeltirken karşısındaki yardıma muhtaç adama cevap verdi "ne ittifakı?"
"Neler olup bittiğinin farkında olduğunu umuyorum, düşmanımız yıllardır aradığımız varis o geri döndü ve gün geçtikçe güçleniyor hepimizi yok edecek bir güç barındırıyor içinde"
"Ah hayır hayır lütfen düzeltelim o bize değil sana düşman çünkü sen onun annesini öldürdün" son sözlerini yüksek sesle söyleyen circe sırtını tahtına yasladı.
"Anlamıyorsun o hepimizi yok edecek yıllar önce bin bir zorlukla ayırdığın krallıkları birleştirecek herşeye tek başına hakim olacak"
"Sevgilim uzun zaman önce öldü krallıkları ondan intikam almak için ayırmıştım biliyorsun artık bir intikam söz konusu değil" dedi circe yüz yıllar önce onun bir cadı olduğunu öğrenen sevgilisi onu terkettigi için topraklarını dörde bölmüştü ve kral savaşı kaybedince intahar etmişti.
"Peki öyleyse o adamın soyundan gelen varis hepimizi çiğneyip geçsin yok olup gidelim" dedi Douglas
"Tamam sana yardım edeceğim ama bunun geçmişle bir ilgisi yok sadece benden güçlü bir kadın bu evrende istemiyorum hepsi bu"
"Güzel" dedi Douglas circe nin gücü onun gücüne güç katacaktı
"Peki bu kehanet dedikleri şey" dedi circe "bu kız ve o iki ejderha nın ne gibi bir bağlantısı olabilir sonuçta binlerce yıl önce ölüp gitmiş iki ejderha zaten onlardan sonra bütün ejderhalar yok oldu bu kız ne yapacak yani? İntikamlarını alacak desem kimden alacak? Bence kehanet dedikleri şey sadece bir masal"
"Bilmiyorum bildiğim tek şey bu kızı yok etmemizin gerektiği" dedi Douglas circe haklıydı sonuçta ejderhalar o iki ejderhayı yok etmişti bu kız kimden intikam almaya gelmişti ki? Belki de intikam değil başka bir şey vardı kimsenin bilmediği diye düşünmeye devam etti iblis.
"Pekala şimdi hazırlık yapmam gerekiyor savaşa bu halde gidemem" dedi circe
"3 gün sonra gün doğumunda puscaslar krallığınının sınırında ordumla seni bekliyor olacağım"
"Gün doğumunda ordumla orda olacağım" diyen circe heyecanlandı uzun zamandır savaş görmüyordu bu oldukça zevkli bir savaş olacaktı.
Douglas ordan ayrılıp zaman kaybetmeden karanlıklar ülkesine gitti.
Dağların arasında asırlar önce terk edilmiş olan harabelerin arasında yürürken kulağına dolan cinlerin sesini aldırış etmeden cinlerin efendisi olan orcin in malikânesine doğru ilerlemeye devam etti.
Kırık dökük kapıya vardığı zaman içerden gelen ses uzun zaman sonra iblisi gülümsetti
"Buraya hiç gelmeyeceksin sandım"
Douglas kapıdan girince dostu orcin ayağa kalktı ve anında etrafındaki cinler geri çekilerek duvarın içinden geçip kayboldular.
"Uzun zaman oldu" dedi Douglas
Orcin arkadaşının omuzlarını sıvazladı "seni burada görmek çok güzel"
"Neden burada oldumu da biliyorsundur" dedi Douglas
"İntikam"
Douglas başını salladı
"Senin ırkına ve benim oğluma yapılanların intikamını almanın zamanı geldi orcin"
"Çok uzun zamandır bu günü bekliyordum dostum"
"3 gün sonra gün doğumunda puscaslar krallığınının sınırında olacağım"
"Vaktinde orada olurum ve" dedi orcin "puscaslar krallığından sonra diğer krallıklar ile olan savaşımda yanımda olmanı istiyorum"
"İkna edebilirsem cadı ve ordusunu da yanımda getiririm" dedi Douglas.
Orcin memnuniyetle eski dostuna baktı
"3 gün sonra görüşürüz"Kötülükler cadısı circe bir yandan hazırlık yaparken diğer yandan orcin hazırlıklara başladı, Douglas yeraltına döner dönmez hazırlıkları hızlandırdı.
Çok büyük bir savaş puscaslar krallığını bekliyordu...
Bölüm sonu ✨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EJDER VARİSİ
Fantasía"Mavi denizlerin hakiminin gücünü hisset" dedi kanat çırparak dönmeye devam ederken. Masmavi bir ışık meydana geldi. "Gök yüzünün sonsuz ve sınırsız gücünü hisset" maviye kızılda eklenmiş aydınlık büyüdükçe büyüyordu. "Toprağı hisset" ve renklere...