-22-

35 8 4
                                    


Sonraki sabah alarm çalan kadar iyice dinlenmişti. Gerinerek yatağından kalkmış ve iş için hazırlanmıştı. Ayrıca yanına yine kahve hazırlamıştı. Tam hatırlamasa da bugün için gece nöbeti olabilirdi. Enerjik olması gerekiyordu.

Arabasıyla vardığında ilk önceliği listeyi kontrol etmek oldu. Evet, nöbeti vardı. Kami ile birlikteydi. Yine Bakugou ile nöbet tutmayacağı için nedense rahatlamıştı. Aralarındaki gerginliğin daha da artmasını istemiyordu.

Uraraka'nın yanına uğrayarak alabileceği dava olup olmadığını sordu. "Üzgünüm demek tuhaf kaçıyor ama... Cinayet davası yok. Finans ve şirketler arası görüşmeler ve altında dönen kirli işler pek senlik değil." Titredi bir kere. "Aman, bir kere uğraştım bana yeter." Kız kıkırdadı. "Merak etme o tür davalarda Yaomomo uzman zaten. İstersen hırsızlıklara bakabilir veya devriye gezebilirsin meydanlarda. Ama bugün nöbetin olduğu için, eh merkezde kalıp dinlenmen daha iyi."

"Peki Mina? O ne yapıyor?" Omuz silkti. "Araştırması devam eden kaybolma vakaları için şehrin boş bolgelerinde geziniyor. Fazla merkezde kalmadığını biliyorsun. Bu açıdan Kirishima gibi. O da bilgi için arka sokaklara gitti yine." Pes etmisti. Enerjisi yerindeydi ama yapabileceği pek bir şey yoktu. "Şu hırsızlık dosyalarını alayım en iyisi."

Kız kıkırdayarak arkada olan arşiv dosyalarından birkaç tanesini uzattı. "Bunlara diğer memurlarda bakıyor ve ayrıca çoğu sigorta almak için şikâyette bulunuyor. Sonuç almak için kendini zorlama. Her dosyanın kamera kayıtlarını mailden gonderecegim."  Gülümsedi. "Teşekkürler."

Öğlene kadar kamera kayıtlarını incelemiş ve hırsızların gidebileceği birkaç sokağı tespit edip bilgilendirmisti devriye ekiplerini. Bir tanesi sonuç almış ve tutuklanan 3 kişi olmuştu.

Az da olsa tatmin olmuş şekilde dosyaları kapamak için son cümleleri yazmış ve komisere göndermişti.

O sıra Shinso'dan kahve içmek için buluşma mesajı geldiğinde biraz hevesle girmişti içeri. Adam çoktan gelmiş, yerine oturmuştu. Uzakta bitmek üzere sigarasını içerken onu goedugunde sodnurup dumanı dağıtmıştı. "Hoşgeldin." Ayağa kalkıp ona sarılınca karislik vermişti. Sogaranın kokusu eteafını satarken tepki vermemeye dikkat etti. Alışkın değildi bu kokuya. "Hoşbuldum da sen kahve almadın mı?" Kafasını iki yana salladı beraber alırız diye düşündüm."

Tatlı bir düşünce sayılırdı. Sıra onlara geldiğinde ondan önce kartını çıkartmıştı. "Yemek sizdendi, kahveler benden olacak." Shinso itiraz etmek üzere olduğunu gördüğünde bakışları sertleşmişti. "Pekala, ben bir americano o halde."

Gülümsedi. "Bir americano, bir tane de caramel macchito." Kadın kafasını sallayıp ismini sormadan yazıp uzatmıştı. "Midoriya-san değil mi? O kadar sık geliyorsunuz ki artık herkes sizi tanıyor. Düzenli müşterimiz olduğunuz için teşekkür ederiz." Gülümsedi. "Kahveler için de ben teşekkür ederim."

Kahveleri aldıktan sonra geri yerlerine gelmişlerdi. "Popüler olduğunuzu bilmiyordum." Hafifçe sırıttı. "Ekip arkadaşlarımla çok sık geliyorduk son zamanlarda. Benim de isimlerini öğrenmem lazım. Ayrıca artık saygı eklerini bırakalım mı? Birbirmize bir şeyler ısmarlıyoruz sonuçta."

"Sen söylemesen ben söyleyecektim." Kahvesini alıp arkasına yaslandı. "Yanımda rahat olmanı tercih ederim." O da aynısını. "Aynı şekilde bende Shinso-san."

"O halde bu akşam yemeğe çıkar mıyız?" Kafasını iki yana salladı. "Bizim merkezimiz 7/24 açık. Bu gece nöbetteyim arkadaşımla."yüzünde ufak bir hayal kırıklığı oluştu. "Bu kadarı fazla değil mi?"

Midoriya ise gururla ekledi. "Şehrin en iyisi olmamızı bu sıkı çalışmamıza borçluyuz. Polis akademisinden beri bu .
merkeze gelmeyi amaçladık arkadaşlarımla."

İddia-Bakudeku/DekubakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin