-40-

35 7 12
                                    


Sabah alarm çaldığında ikisi de aşırı yorgun olsa da kalkmayı başarmışlardı. İlk banyoda görünen izled için kapatıcıyla izleri kapatmışlardı. "Deku, kahve yap ve kıyafetleri hazırla." Dolaba yönelirken hafifçe sırıttı. "Ben bitti diye düşünüyordum kölelik."

"Hah, daha yeni başlıyoruz. Yaptıklarının hesabını vereceksin." Sevgili olmaları bir şey değiştirmeyecekti ve o da böyle olacağını biliyordu zaten. İlişkileri ve konuşma tarzları aynıydı. Sadece adı değişmişti ve sakladıkları bir şey olmadığı için kendilerini daha rahat hissediyorlardı artık.

"Hay hay efendim. Özel bir renk tercihiniz var mı?" Bakugou bir saniye düşündü. "Ekibe ne kadar kısa sürede söylersek o kadar iyi. Bana yeşil sana kırmızı bir şey koy." Dediğini yaparken fikrini söyledi. "Benim için sorun yok da 24 saat geçseydi en azından."

"Zaten bir şey değişmeyecek onlara ve benden asla kurtulamayacağını düşünürsek." Midoriya içinden bunu evlilik teklifi diye algılasa da dile getirmedi. İçinden bir ses her an yüzükle yanına gelip evlenelim diyebileceğini biliyordu çünkü. "Kirishima ve Kaminari parti yaparlar buna." Gözlerini devirdi. "O aptallarla işim var zaten."  Bu sırada kıyafetleri hazırlamıştı. Aynı tonda iki mavi kot pantolon üzerine dediği gibi kalın kumaştan kırmızı ve yeşil renkli kazakları ve yakaları gözüksün diye gömlek çıkarmıştı. "Konuşuruz onlarla öğlende."

"Kahve yaptın mı?" Kafasını iki yana salladı. "Giderken uğrarız bir kafeye. Hadi giyinip çıkalım." Dedikleri gibi de yapıp iki filtre kahve ile merkeze girmişlerdi.

Tabi her zamankinden farklı olarak elleri bir aradaydı ve birbirlerinin renklerini giyiyorlardı.

Tüm ekip şokla onlara bakarken Midoriya iç çekti. Bunun olacağını biliyordu ya. "Kacchan, bırak elimi." Onu dinlemeden elinden tutarak sürüklemeye başladı. "Anladılar zaten anlayacaklarını. Boşver."

Kendi alanlarına girdiklerinde ise Kirishima ve Kaminari onlara şokla bakmış, saniye sonra ise alkışlıyorlardı. "Şükürler olsun!" Ekip ikisine deli gibi bakarken Bakugou sadece gözlerini devirdi.

Mutfaktan çıkan Mina ise elleri bir arada ikiliyi görünce kahve tepsisini yere bırakıp zıplamaya başladı. "Evvet! İşte budur! En sonunda!" Ne yaptığını anladığında zıplamayı durdurdu ve elleriyle dudaklarını örttü.

Midoriya kahve bardağını masasına bıraktıktan sonra ikiliye baktı. "O şeylerin sebebi şimdi anlaşıldı. Bu kadar deli olan bir kişi vardı zaten." Bakugou'nun gözlerinden alev fışkırıyordu. "Siz üçünüz. Öğlende bir yere kaybolmayın."

Mina ile üçü birbirlerine korkarak bakmış sonra da kaderlerini kabullenmiş gibi iç çekerek kendi işlerine geri döndüler. "Bizim sayemizde sevgili oldunuz, tavırlara bak. Bana 8 yıl borçlusunuz." Mina kendi kendine söylenerek Uraraka'nın yanına giderken Kirishima dışarı çıkmak için hazırlanmaya başladı. "Öğlende gelirim ama şimdi kaçıyorum. Tebrikler, olanı en sonunda fark ettiğiniz için." Sonra da anında kaçmıştı.

Denki ise masasına oturmuş ve gözlerine çarpmamak için oyalanıyormuş gibi yapıyordu.

"Bizde kendi işimize bakalım." Deku'nun cümlesiyle en mantıklı bunun olacağına karar verdi ve yerine geri oturdu. "Biri sorarsa sevgili de geç. Kimseye açıklaması yapmak zorunda değiliz." Yeşilli ona gülümsedi. "Tabiki Kacchan."

Öğle arası baktı geldiğinde ise malum üçlü lobinin orada toplanmıştı. "Kaçsak mi sizce? Off ne güzel size yıkacaktım ama çenemi tutamadım. Bir shipper olmak çok zor." Denki kafasına vurdu. "Her ne yaptıysak senin yüzünden yaptık. Yanımızdan ayrılayım deme."

Bakugou ve Midoriya üçünü ortada bırakarak yanlarına geldi. "Düşün önüme." Kafeye kadar mutlak sessizlikle geldiklerinde karşılıklı olarak oturdular.

İddia-Bakudeku/DekubakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin