Eve geldiklerinde ilk yeni pijamasını giyinmişti Deku. Kendi evine gidip alabileceklerini de söylemişti ama Bakugou bu eşyaların sürekli evde kalacağını söylemişti."Yine noddle istiyorum." Salonda otururken onun olduğu mutfak tarafına bakmıştı Amerikan mutfakta. "Tamam. Sende üzerini değiştir Kacchan." Geldiğinden beri koltuktan kalkmamıştı ve evde pantolon giymeyi fazla sevmediğini biliyordu.
"Sadece bir şeye baktım. Böyle durmaya meraklı değilim." Bakugou hangi pijamaları giydiğini görmek için bilerek beklemişti. Odaya girip poşetlerden kendine ait olan lacivert seti giyinmişti. Gardovun aynasında kendine bakarken yakıştığını düşündü. Yanında onunla aynı setle Deku'yu hayal edince daha çok yakıştı.
Son zamanlarda hem kendini hem de onun duygularını şu anda ve geçmişteki hallerini uzunca düşünmüştü. Bu zamana kadar fark etmediği şeyler şu anda gözüne çok belirgin geliyordu.
Deku'nun uzun zamandır ona aşık olduğunu biliyordu artık çünkü ona olan davranışları liseden beri aynıydı.
Kendisi için ne zamandan beri beyninde bu hislerin olduğunu bilmiyordu ama artık kabullenmişti.
Salona geri geçti. O yemekleri hazırlarken ve beraber yerken genel muhabbetlerini ettiler ama masa toplandığında Bakugou'nun artık sabrı kalmamıştı. "Deku, iki bardak içecek bir şey hazırla ve koltuğa gel."
"Şarap olur mu? Gerçi dolapta başka bir şey görmedim." Ona bakınca kafasıyla onayladı. Zaten bahaneydi.
Yanına gelip bardakları bırakmasını ve koltuğa oturmasını izledi. "Ne oldu? Gözünü benden alamıyorsunuz efendim." Sırıttı. "Bunu yüksek ihtimalle ik ve tek söyleyeceğim. Gözümün önündekini uzun süre fark etmemişim."
Yeşiller kendine şaşkın şaşkın bakarken açıklama yapmadı ve bardağına uzandı. "Öte yandan, aynısı senin için de geçerli." O da bardağına uzanıp bir yudum içti. "Gercekten Kacchan, son günlerde ne yaptığını hiç anlamıyorum. Aklımı karıştırıyorsun." Aslında azıcık düşünecek beyni ve cesareti olsa anlayacağını biliyordu. Bu yönden aynıydılar. Birbirlerini uzun süre görmemişlerdi.
-baku fazla romantik oldu farkındayım ama 8 yıl birikmişlik var sonra zaten gider-
"Az bir şey düşünsen anlayacaksın aptal. Düşün bakalım ne dedim, ne yaptım sana ve sonuç çıkar. Dedektif değil misin?" Onun dediğini yaparken yavaş yavaş beraber içmeye devam etmişlerdi.
10 dakika süre gelen sessizlikle şaraplar bittiğinde ona dönmüştü. Hayatı boyunca onun yanında biri olarak bakışlarını tanıyordu artık. İstediği sonuca ulaştığını görebiliyordu. Duyması gereken tek bir şey kalmıştı.
Bardağını alıp sephaya bıraktı ve ayakta bacaklarının arasına girip kolunu göğüs hizasına koyduğunda yumruk yaptığı eli tam yeşillinin kalbinin üstüne geliyordu.
Kızıl gözleriyle yavaş yavaş yeşil ormanlara yaklaşmaya ve onları yakmaya başladı. "Seni seviyorum de. Bu bir emir." Gözlerini bir an bile çekmeden, şüphe etmeden cevap verdi. "Seni seviyorum." Ellerinin altındaki kalp deli gibi atıyordu.
Kendisi beklediği kadar heyecanlanmamıştı. Daha çok uzun zamandır duymak istediği şeyi duyduğumu hissediyordu.
8. artı tamamdı.
İzuku elini onun emri dışında beline koyup onu kucağına çekti. "Seni çok seviyorum Katsuki." Sonra da aç bir şekilde dudaklarını dudaklarına bastırdı.
Öpüşüne karşılık karşılık verirken o her duyguyu hissetti. Geçen yıllardaki umutsuzluğunu, hüznünü, şimdiki umudunu, aşkının büyüklüğünü, mutluluğunu ve arzusunu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İddia-Bakudeku/Dekubaku
FanfictionAynı polis departmanında iki polis dedektifi Midoriya ve Bakugou çocukluktan beri her şeyde yarış halindedir. Bu yarış lise ve üniversite de devam etmiş ve kendilerini ilginç iddiaların içinde bulmuştular. Yapılan utanç verici hareketlerde giyilen...