Bakugou evinde rahat bir şeyler giydikten sonra muhtemelen içeceklerinden daha fazla şey alıp evlerine gelmişti."Selam Baku, gelsene içeri." İkiliyi ev halkederinde görmeye alışkın olsa da daha rahat olduğunu hissediyordu.
Bu evi önceden sadece Kirishima'nın evi diye biliyordu. Evde bir seylerin eksik olduğunu hep hissediyordu o zamanlar. Bu sefer geldiğinde ise gerçekten evde iki kişi yaşadığını çok rahat fark edebiliyordu.
Gerçekten, şu gözlem gücünün arkadaşlarında ise yaramaması çok sinir bozucudu.
"Yemek yapmadınız mı?" Denki omuz silkti. "Pizza siparişi verdik. Çok yorgunum yemek yapmak için." Kirishima da yanına oturdu. "Bugün yeteri kadar şeyle uğraştım."
Birde bu konu vardı tabi. "Deku'ya onu verenler kimler?" Kirishima ona yandan bir bakış attı. "Boşver dediğimde ikinizi de kast ediyordum. Onları tutuklamak bir işe yaramaz." Sırıttı bir anda. "Yoksa sevgilinin intikamını mı alacaktın kendi başına?"
"Ne saçmalıyorsun sen yine?" Ayağa kalkıp üzerine emin ama dalga geçer adımlarla yürürken Bakugou bu cesareti jeteden bulduğnu merak ediyordu. "Hadi ama dostum, onu kıskandığın için takip ettin değil mi?" Eliyle saçlarını tutup kenara attı onu ve koltukta köşeye oturdu. "Kafayı mı yedin? Sadece o marulun bir şey yapacağından emindim."
"Onu durdurabilirdin?" Gözlerini devirdi. "O inatçı aptalın beni dinleyeceğini düşündün mü? Kendi çevresinde salağın en önde gideni oluyor."
Kirishima içinden sen de öylesin diye geçirse de sesli söylemedi. Konuyu fazla hızlı açmışlardı ama sarhoş olmadan daha dürüst olmasını bekleyemezdi. "Sen öyle diyorsan."
Denki çalan telefonunu açtı. "2 dakikaya geliyormuş pizzalar." Sonra da çaprazında oturan Bakugou'ya baktı. "Bu arada Bakugou, en sonunda aslında sen haksız çıktın. " Ona bakan kızgın gözlerini gördü. "Demek istediğim, sonuç olarak Midoriya'ya zarar veren Shinso değil, Ei'in bulduğu kişilerdi. Tahminin yanlış çıktı. Ayrıca bence sen olmasaydın bile Mido kendi başının çaresine bakabilirdi o durumda olsa bile. Onu korumak istesin çünkü..."
Kıkırdadı. "Eh bunun cevabını kendin bulacaksın." Eijiro'nun gözlerindeki gururu görünce güzel konuştuğu için kendi kendini tebrik etti. "Şu lanet konuyu kapatın artık."
İkili aynı anda düşündü. Daha yeni başlıyoruz.
...Midoriya ve Bakugou arasındaki ilişkiyi irdelemeye sorgulamaya devam ederken bakugou sabrının sınırlarını zorluyordu. Daha kendinin bile tam anlamadığı bir şeyi bu salak ikiliye nasıl ablatabilirdi?
Tabi bu düşünceler onu daha çok içmeye itmiş ve yanında onların dedikodusunu yapıp konuşan ikili daha da sinir bozucu olmaya başlamıştı.
"Bu arada Baku bir ara onunla ilgilenmek için evine filan da gidiyordun değil mi? Cidden siz sıradan rakipler değilsiniz. Birde sevgili olsanız neler neler yapabilirdin! Ah ah boşa harcıyorsunuz ilişkinizi."
Tamam, kafası atmıştı. Hiçbir halt bilmeden konuşmalarından nefret ediyordu. Şişeyi masaya çarptı ve nefretle ayağa kalktı.
"HAY SENİN AN****"
HOŞLANIYORUM ONDAN OLDU MU? AMA YEDİĞİM HALTLARDAN SEVİYORUM DEMEYE YÜZÜM YOK O YÜZDEN ÇENENİ KAPA VE OTUR AŞAĞI
"Dur dur cidden mi?" İkisi de bunun tahminlerinde daha zor ve uzun bir süreç olacağını düşünürken böyle bir itirafı beklemiyordu. Dahası Bakugou'nun onda hoşlandığının farkında olmasını bile beklemiyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İddia-Bakudeku/Dekubaku
FanfictionAynı polis departmanında iki polis dedektifi Midoriya ve Bakugou çocukluktan beri her şeyde yarış halindedir. Bu yarış lise ve üniversite de devam etmiş ve kendilerini ilginç iddiaların içinde bulmuştular. Yapılan utanç verici hareketlerde giyilen...