Selamlar herkese. Satır aralarında yorumlarınızı belirtmeyi ve yıldız bırakmayı unutmayın❤️
⭐⭐⭐⭐⭐⭐
kafamı çevirdiğimde, teyzem gözlerini bize dikmiş, ağzı açık bir halde duruyordu. Yakınlaşmamızı dip dibe oluşumuzu ve sanırım daha fazlasını görmüştü.
"Bu da ne böyle?"
Kamuran hızla geri çekildi, ama artık çok geçti. Teyzemin herşeyi gördüğü yüz ifadesinden ve yüzündeki hayal kırıklığından bariz belli oluyordu .
"Kamuran! Dilan!"
" Bu ne hal siz ne yapıyorsunuz?!"
Kamuran, tamamen donmuş halde kalmıştı. Teyzemi böyle şaşkın ve öfkeli görmek ikimizi de afallatmıştı.
"Anne, şey... ben, biz sadece..." diye kekeledi Kamuran.
"Sadece ne? Bu ne hal?! Dilan, senin ne işin var öyle yakın? Kamuran, sen ne zamandan beri böyle... böyle…" dedi eliyle bizi işaret edip nasıl devam edeceğini bilemez halde."Anne, sakin ol ya abim Dilana aşık işte!" diye araya girdi hilal ama bu bir yardım olmaktan ziyade teyzemin yüzündeki şok ifadesini korkunç bir hâle sokmuştu.
"Aşık mı?!"
Ben utançtan yere bakarken Kamuran sessizce annesine bakıyordu.
"Anne, gerçekten... sadece... öyle... yani," dedi, ama kelimeleri toparlamakta zorlanıyordu.Teyzem bir anlık sessizlikle gözlerini bize dikti, sonra derin bir nefes aldı. Hiçbir şey söylemeden eve girdi.
Kamuran annsinin ardından çabucak ayağa kalktı,
Hilal’in "Çok kötü yakalandınız!" diyerek kıkırdaması eşliğinde eve doğru hızlı adımlarla ilerledi.
Salak mısın kızım bakışı atıp bende Kamuranın peşinden eve ilerledim.Teyzem bana döndü. "Dilan, annen abin duysa neler olur biliyor musun? Bu ne hâl siz nasıl böyle bir duruma geldiniz, ne zamandır var böyle birşey !" dedi, şaşkınlığını hala üzerinden atamamış bir şekilde.
"Teyzeciğim, lütfen, yanlış anladın, biz sadece..." derken, yüzüm tamamen kızarmıştı.
" Siz sadece ne ?"
" Şakalaşıyorduk?"
Hilal gülmesini tutamadı.
Salak bu çocuk yemin ederim.
Yer yarılsaydı da dibine girseydim.
Ne zamandan beri şakalaşırken öpüşüyoruz.Ben ne söyleyeceğimi bilemeden bakarken, Kamuran aniden konuşmaya başladı
"Anne, sana her şeyi açıklayabilirim. Gerçekten," dedi, sesi bir miktar yalvarır tonda.Neriman teyze elini kalbine götürüp bir süre bizi süzdü.
Sonra, aniden sert bir tonla, "Hilal! Bu işin içinde sen de var mısın?" diye sordu, odanın diğer ucundaki Hilal’e.Hilal, sesin ona doğru yöneldiğini fark ettiğinde hemen dikleşti. "Ben mi? Ne? Ben sadece… şey… sadece..." diye mırıldandı, ne diyeceğini bilemeden.
Neriman teyze gözlerini kısarak Hilal’e baktı. "Seninle sonra hesaplaşacağız."
Sonra tekrar bize döndü. "Şimdi bana dürüstçe söyleyin, aranızda gerçekten bir şeyler mi var?"Kamuran'ın eli elimi tuttu. O anda kendimi ne kadar güçlü hissettiğimi anlatamam. Başımı kaldırıp teyzenin gözlerine baktım.
"Evet anne " dedi Kamuran kendinden emin bir sesle. " Dilanla birbirimizi seviyoruz."Neriman teyze kaşlarını daha da kaldırdı, dudakları ince bir çizgi haline geldi. Tam bir şey söylemek üzereyken, Kamuran araya girdi.
"Anne, bunu sakladık çünkü henüz çok yeni yani korktuğumuzdan değil, sadece… zamanı doğru bulamadığımızdan. Ama Dilan’ı gerçekten seviyorum."
Bir anlık bir sessizlik oldu. Neriman teyze, gözlerini kısarak bir süre ikimizi de süzdü, ardından derin bir nefes alarak başını salladı.
"Siz ikiniz… Hangi ara böyle oldunuz, bilmiyorum. bu işin sonu nasıl gelir, onu da bilmiyorum. Yine de… size kızmak için bile doğru kelimeleri bulamıyorum." dedi, sesinde hem öfke hem de belli belirsiz bir hüzün vardı.
Karşısındaki koltuğu işaret etti geçip oturduk Kamuran hâlâ elimi bırakmamıştı. Bir süre sessizlik oldu.
Sonra, aniden teyzemin yüzünde hafif bir gülümseme görünür gibi oldu.
" Eğer birbirinizi üzerseniz… işte o zaman çok fena olur!"İşte bu şaşırtıcıydı.
Kafamı çevirdim ve kamuranla göz göze geldik.
Teyzemin bu kadar hızlı yumuşayabileceğini hiç beklemiyordum.Kamuran, bir süre şaşkınlıkla annesini izledi ciddi olup olmadığını anlamaya çalışıyordu. ardından bana döndü.
"Sanırım kurtulduk,"
elimi elinden çektim ve halıyı incelemeye başladım.
Hilal
“Anne, bence çok da kötü bir şey değil, Dilan ve Kamuran’ın ilişkisi,” diyerek kendini işin içine kattı.
Ancak bu, Neriman Teyzemin öfkesini daha da arttırdı
“Hilal, senin yorumların beni ilgilendirmiyor şu anda,” dedi Neriman Teyze sert bir şekilde.
“Bu, onların meselesi."
Kamuran, annesinin öfkeli tavrını görünce, “Anne, gerçekten özür dileriz. Bunu ailenin kabul edebileceği bir zamanda açıklamayı planlıyorduk. ” dedi.
Neriman Teyze, başını sallayarak “Özürleriniz kabul, ama bilin ki bu durumun getirdiği sorunlar sadece siz değil, hepimizi etkiliyor. Bu yüzden, her şeyi doğru yapmanız gerekiyor. Ailenizi düşünerek hareket edin.”Teyzemin birbirimizi üzmememiz hakkındaki bir takım nasihatlerini dinlendikten sonra eve gecip doğruca odama çıkmıştım. Teyzeme yakalamamız beklemedik olmasının dışında zamansızdı da. Henüz çok erkendi.
Annemin birşeyler anladığı da aşikardı zaten.
Kamuranı seviyordum evet. Onunlayken mutluydum. Ama işin kötü tarafı ben onu Kamuran olarak tanıyordum. Sevgilim olarak henüz çok tanımıyordum.
Sıkıntıyla yatağımda sırtüstü uzanıp tavanı izlemeye devam ettim.
Bir süre sonra uyuyakalmışım.
Gözlerim yarı kapalı, hala uykunun etkisindeyken saçlarımı okşayan birini farketmem uzun sürmedi. Gözlerimi araladığımda Kamuran, sanki kendi yatağındaymış gibi rahatça yayılmış saçlarımı okşuyordu.
"Kamuran?" diye mırıldandım şaşkınlıkla
"Merhaba, uykucu güzel," dedi dudaklarının köşesinde her zaman taşıdığı o muzip gülümsemesiyle.
"Bu saatte burada ne işin var? Ve nasıl girdin odama?" diye sordum, uykum tamamen açılmıştı şimdi.
"Eğer sırrımı söylersem, bir daha bu kadar kolay giremem," dedi, başını eğip bana doğru hafifçe yaklaştı. "Ama madem sordun… Hilal’in küçük yardımlarıyla geldim."
Gözlerimi devirdim.
"Mesajlarıma cevap vermedin. Merak ettim… Anneme de yakalanınca kendini kötü hissetme diye yanına gelmek istedim" dedi, sesi ciddiydi ama gözleri parlıyordu.
cevabı hoşuma gitmişti ama bunu ona belli etmemeye çalıştım.
"Uyuyakalmışım," dedim omuz silkip gülümseyerek. Ama o sırada gözleri gözlerime kenetlendi ve gözlerindeki o ciddiyet beni etkiledi. Kamuran yavaşça elini yanağıma koydu.
Dilan?" diye sordu, sesi derin ve baştan çıkarıcıydı.
Ben suysam o ateş
Ruhu var ruhuma eş
Nefesim bir an durdu. yavaşça bana doğru eğildi.Dudakları dudaklarıma hafifçe değdi ve öyle durdu. Bir süre sonra geri çekildi. Yatakta kenara kaydım. Gelip yanıma uzandı. Beni göğsüne çekti. Ve kendimi huzurlu bir uykunun kollarına bıraktım.Bölüm hakkında düşünceleriniz neler?
![](https://img.wattpad.com/cover/372716900-288-k521849.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kibarcık +18
ChickLitDilan'ın çocuksu masumiyeti ve Kamuran'ın içindeki tutkulu fırtına... Aynı bahçeye açılan iki kapı, iki farklı hayat ve iki zıt kişilik. Kibarcık ve minik farenin hikayesi, masumiyetle tutkunun amansız mücadelesi. Kamuran içindeki yangını söndüreb...