Hangi kardeş harcar aşk uğruna kardesini
hangi anne çocuklarını ayırır
hangi baba dağ olup koruyacağı çocuğunu ilk kendi yerle bir eder
affedilecek şeyler vardır affedilmeyecek şeyler vardır
bazen bazı olaylar sizi gerçeklerle yüzleştirir
berde...
Bugün benim sözde istemem vardı ve annem olacak kadın kendi yapmamak için zorla beni sabahın köründe kaldırmış avlu başta olmak üzere heryeri temizletmişti .
Sinirle yeri ovalarken abim olacak öküz bana fırçalardan birini firtlatmiş ve kaşimi patlamıştı nasıl bunu becerdigine hala anlam veremiyorum duşa girip kaşimi pansuman yaptım .Yara açıkça bellidi ufak bir bant takarak kapamaya çalıştım
Güneş batacakti yakında
Üzerime bir gömlek ve siyah belimi ortaya çıkaran pantolon giymiştim.Daha fazla olay çıkmadan bu gecenin bitmesini dilemekten başka yapacak birşey kalmamışti.
Nikaha iki gün vardı ve benim vermem gereken önemli bir karar vardı .Bebek, bir bebeğe bakabilirmiydim . Bir bebekle hayalim olan üniversitemi nasıl bitirecektim ya Yalçın'la ben nasıl babalar olacaktık ?
Tonlarca soru vardı ki aklımda ve hiçbirinin cevabi bende yoktu.
- Ulan Sıraç, nerdesin rezil çocuk gel de kapıda dur kocan gelecek kocan
Babamin bagırtıları ile aşsagıya inmiştim.Kapının önünde bekliyorlardı babam tiksintiyle bana baktı ve yüzünü çevirdi.Annem kaşıma baktı ve güldü .
Kapı çalınca onları umursamadan kapıyı açtım en önde Serhat ağa ve eşi Selma hanım ağa girdi onların elini öperek içeri buyur ettim .
Babamlar onlarla içeri gitti ve Yalçın'ın kardeşi Dilan ve abisi Murat Ağa eşi Selinle içeri girdi , Selin'in küçümser bakışlarına aldanmadan hoşgeldiniz diyerek buyur ettim.
Yalçın nin girmesiyle elindeki ortancalar buketini gördüm,bunu nerden bilebilir ki ortancaları sevdiğimi kimse bilmezdi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çok güzel masmavi bir buketti heycanla titreyen ellerimle buketi ondan aldım .Benim heycanima gülerken önden İçeri girdi buketi burnuma yaklaştırıp o güzel ortancalar kokusunu içime çektim k kadar güzeldi ki uzun süredir bu kadar mutlu olmamıştım.
Odama çıkıp ortancalari masama bırakıp aşağı indim , şark odasına geçecekken kapının çalındığını duydum kapıyı açınca Miran ağa ile Selim ağayı gördüm
- Hoşgeldiniz , buyrun Seranlarda yeni geldi . Selim ağa benim gülüşümü görünce - Hoşbulduk oğlum, bakıyorumda neşen pek yerinde - Sizi görünce tabiki neşem yerine gelir Selim ağam
