Arif
Yine elimde poşetler yine aynı kapı. Poşetleri yere koyup tıkladım kapıyı yine geldi Şehriye teyze elinde küçük Torun Bora. Uyuya kalmış kaan'ın aynısı olması ayrı bir sevimlilik yapıyor ileride baba fotokobisi olucağı kesindi. Kara kaş kara göz esmer tensevimliydi pezvnek
Şehriye: Oğlum sen mi geldin?
Arif: He anam ben geldim. Abdullah baba burda mı?
Şehriye: yok oğlum tarlaya geçti o bir ben birde Gülsüm var işte.
Arif: he o zaman hiç girmeyim ben bunları verip gidiyim!
Şehriye: yok oğlum gel geç ne olca?
Arif: anam elalemin ağzında torba yok Gardaşımın anısına laf maf gelir aman! Ben bunları verim gidim!
Şehriye:" poşetlere baktı" bu ne oğlum!
Arif: çocuklara üç beş birşey aldım.
Şehriye: oğlum seni görse ne duygulanırdı.
Arif: pıtırcık nerde?
Dememle arkadan ellerini açmış koştur koştur gelen bir minikle karşılaştım .
Pırıl: ariiii ariiiii!!
Diye bağrına bağrina gelip boynuma atladı. Sarıldım kokusunu içime çektim içeriden peşinde koşa koşa Gülsüm geldi.
Gülsüm: abi sen mi geldin ben de bu niye koşuyor diyorum.
Arif: He bir cocukları görim bide bu ufak paşanın eksiği gediği var mı diye bakim dedim.
Gülsüm: Sağ ol abi iyiyiz pek bir derdimiz yok yetiyoz.
Arif: iyi bakalım. " pırıl'a döndüp ceketimde arma ile uğraşıyordu. Ufak parmakları ile çekip çekip bıraktı" sen nabıyon kız!" Kıkırdadı kırıtıp omzuma yattı.saçlarını okşadım kokusunu çektim bebeklerin kokusu hep hoş gelir ya" pıtırcık ya ! Yap yaramazlığı cilvelen sonra eşek! "Kıkırdanıp yanağıma bir öpücük kondurdu."
Gülsüm: kaan iyki görmedi kıskanç...." derken sustu gözleri önüne düştü yutkundu sonra cümlesini tamamaladı" kıskançlığından deliye dönerdi.
Arif: olsaydı da deliye dönseydi.
Gülsüm: keşke.
Ortam sesizleşti. Sesizliği bozan ise pirıl olmuştu boynumdaki yara izini gösterdi.
Pırıl: pu be?
Arif: yara oldu?
Pırıl: öp öp geççin mi?
Arif: öp bakim" dudaklarını büzüm muaah diye bir ses çıkararak yaranın üzerini öptu" geçti.
Pırıl: " ellerini çırpıpkahkaha atmaya başladi" yaçaçın yaçaçın!!
Arif: Ben gidiyim Abdullah babaya da selam söylersiniz.
Gülsüm: abim olur mu once yoldan gelmişsin! Çay vereydik!
Arif: yok bacım benim derdim poşetleri bırakmaktı bir de pıtırcıkla kücük eşkiyayı görmekti. Öpücüğümüde aldım gidiyim.
Güldüm kucağımdaki pıtırcığı annesine teslim ettim. Giderken içim rahatti en azından. Herşey yolundaydı. Kaan'ın emanetiydi onlar yüreğimdeki yükü en azından azaltabiliyordum.
******
AslıHaber yok , 10 gündür tek duyduğum sey haber yok. Mete kayıp ve haber yok. Gittiği görevde kesilmiş sinyal. Haber yok. Kafayı yememe az var ama haber yok. Beynim bana oyun oynamaya başladı ama haber yok. Her gece rüyamda ama haber yok
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURALSIZ
Novela JuvenilBu hikaye benim tamamen götümden uydurmam münasebeti ile yazılmıs olup gercekliğin hiç bir noktasına pandik dahi atmamaktadır. Tamamen zafi benim totodan atma ürünümdür Emircan dumaz misali fantazi dünyam rengaret yapcek birsey yok Ben Kuralsız per...