32. Bölüm: Bilinmeyen Sebepler

5 4 0
                                    

Balkondaki koltukta oturan Elif, sessizce ağlamaya devam ediyordu. Gözyaşları içten içe akıyor, ancak ne Zeynep'e ne de Uğur'a onu neyin bu hale getirdiğini söylüyordu. Arkadaşları, Elif'in neden bu kadar üzgün olduğunu bilmiyor, ellerinden geleni yapmaya çalışsalar da onun sessizliğini bir türlü bozamıyorlardı. Elif konuşmadıkça, onların yardım etme çabaları da sonuçsuz kalıyordu.

Bir süre sonra Elif, ağır hareketlerle ayağa kalktı ve mutfağa doğru yürümeye başladı. Ellerinin hafifçe titrediği, burnunu çektiği her halinden belli oluyordu. Zeynep ve Uğur bu durumu gördü ve göz göze geldiler. Zeynep derin bir nefes aldı, Uğur ise endişeliydi. Ayağa kalkıp, "Gidip bir soralım," dedi Zeynep’e. Ancak Zeynep, Uğur'un kolundan tutup tekrar yerine çekti. "Hayır Uğur, bekle. Fazlası darlamak olur, gitme. Biraz rahat bırakmalıyız," dedi.

Uğur, Elif’in bu davranışlarının normal olmadığını düşünerek huzursuzca yerine oturdu. Bir yandan Zeynep’in haklı olduğunu biliyordu. Elif'i daha da zorlamak, onu daha kötü hale sokabilirdi. Ancak Elif’in bu aniden gelen üzüntüsünü anlamamak da onları çaresiz bırakıyordu. Zeynep bir süre düşündü, sonra aniden ayağa kalktı ve odanın içinde gidip gelmeye başladı. "Onun içine attığı şeyi nasıl çıkarabiliriz?" diye düşünüyordu. Sonunda kendini tutamayıp, "Off, ne oldu acaba? Hep yanımızdaydı, kötü bir şey de olmadı," diye mırıldandı.

Uğur, Zeynep’in kararsız adımlarını izledikten sonra, sessizce ayağa kalktı ve mutfağın kapısına doğru yanaştı. Bunu fark eden Zeynep, fısıldayarak, "Ne yapıyorsun? Görecek şimdi, gel otur, boşver," dedi. Ancak Uğur, parmağını dudaklarına götürüp, "Şşştt, sessiz ol," diyerek Elif’i gözetlemeye devam etti.

Elif, elinde bir ilaç kutusu tutuyordu. Uğur ve Zeynep şaşkınlıkla izlerken, Elif kutudan bir hap çıkardı ve yavaşça suyla birlikte içti. İkisi de sessizce kapının arkasından olanları izliyordu. Elif, hapı içtikten sonra mutfaktaki koltuğa oturdu. Kollarını masaya dayadı, başını ise kollarının üzerine koydu ve gözlerini kapattı. İçinde dönen düşünceler onu bir an olsun rahat bırakmıyordu.

Uğur ve Zeynep, sessizce mutfağı terk edip tekrar balkona geçtiler. Bir süre daha beklediler. Elif ise mutfakta, o haliyle uykuya dalıvermişti.

Hakan, anne ve babasını arkadaşlarının ailelerinin kaldığı binaya getirmişti. Kapının önünde durup yavaşça kapıyı çaldı, ardından bir süre beklediler. Esra sabırsız bir şekilde iç çekti, "Of, onları da çok özledim, görmeyeli ne kadar oldu…" dedi. Selim de aynı duygular içindeydi, "Evet, bende de aynı, çok özledim," diye ekledi.

Bir süre daha bekledikten sonra kapı yavaşça açılmaya başladı. Kapıyı Uğur’un annesi Aslı açmıştı. Selim, Esra ve Hakan'ı bir arada görünce şaşkınlıkla, "Aaa, siz! Esra, Selim! Nerelerdeydiniz? Merak ettik sizi," dedi. Esra, sabırsızlıkla, "Evet ya, biz de sizi çok özledik," diye karşılık verdi. Selim de aynı duyguları paylaşıyordu, "Aynen öyle, hadi içeri geçelim. Dışarıda kalmayalım, diğerleriyle de hemen görüşelim," dedi heyecanla.

Aslı, gülümseyerek, "Hahaha, haklısınız, hadi gelin içeri," dedi ve kenara çekilerek yolu açtı. Sonra Hakan’a dönerek, "Hakan, sen de gelsene," dedi. Hakan, hafifçe başını sallayıp, "Yok, siz geçin. Ben arkadaşların yanına gideceğim. Sonra hep birlikte buraya geliriz," dedi.

Aslı, endişelenmiş bir şekilde sordu, "Arkadaşların iyi mi? Bir sorun yoktur umarım?" Hakan gülümseyerek cevapladı, "Yok yok, merak etmeyin. Hepimiz iyiyiz," dedi. Aslı da rahatlayarak, "Tamam o zaman, hadi biz de geçelim içeri," dedi ve Esra ile Selim’e dönerek, "Hadi, buyurun içeriye," diye onları içeri davet etti. Yavaşça eve girdiler.

Hakan onları izledi, yüzünde hafif bir tebessüm belirdi. "Anne," diye seslendi. Esra, "Efendim oğlum?" dedi. Hakan, "Dikkat edin kendinize," dedi ve annesinin yanağından bir öpücük kondurdu. Esra da Hakan'ı yanağından öptü ve sımsıkı sarıldılar. Vedalaştıktan sonra Hakan, "Hadi ben gidiyorum," dedi ve arkadaşlarının yanına doğru yola çıktı. Esra ve Selim, Hakan’ın ardından kapıyı kapatıp içeriye geçtiler.

Harabe Köy: Saklı Gerçeklerin PeşindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin