Selamm uzun zamandır beklediğiniz o bölüm geldi. Yazarken o kadar keyif aldım ki bence sizde seveceksiniz. Yorumlarınızı ve beğenilerinizi bekliyorum. Kitabı hem Wattpad'de hem İnkspired'de yayımladığım için okunmalar bölünüyor ancak destek olursanız kitabı bir şekilde öne çıkarabileceğimizi düşünüyorumm
İyi Okumalar🤍
+18 tetikleyici unsurlar içerir!!!
Birini seç ya da ikisini birden.
Hayatın hep iki yönü olduğuna inandım. Bir mutluluğa karşı bir üzüntü...Bir mutsuzluğa karşı bir heyecan...Ölümün karşısında duran yaşam gibi bu ikisi birbirinin karşısında duruyordu. Hiç bir araya gelebileceklerini düşünmedim. Ama şimdi başımı göğsüne yasladığım adam bana bunu hissettiriyordu.
Hem kollarının arasında olduğum için mutluydum hem de mutsuz...Ondan hem nefret ediyordum hem de aşkıyla var oluyordum. Belki de bu kadar şaşırmam anlamsızdı. Annemden nefret ederken bile onu sevmeye devam ettiğimi fark ettiğimde bir şeylerden şüphelenmem gerekirdi. Sevginin ve nefretin birbirine o kadar zıt olmadığını anlamak zaman almıştı. Şimdi mutluluğumun içindeki mutsuzluk da çok farklı değildi.
Bildiğim tek şey iki duygunun er ya da geç çatışacağıydı.
O an düşünmeyi boş vermeye karar verdim. Dün neredeyse ölüyordum. Ölüm boynuma dolandığında göğsünde yattığım adamın tüm hataları gözümde yokluğa karışmıştı. Zihnim o hataları şimdi önüme serse de görmezden geliyordum, bir süre.
Ne olursa olsun ondan uzak duramıyordum. Direnmeyi bırakıp kendimi ona bırakmak verdiğim en yanlış karar olurdu ama umursamıyordum. Bundan sonrasında ne olacağı gibi şeyleri düşünmek yerine onun içimde gezinmesine neden olduğu hislere odaklanacaktım.
Aşkım da, şehvetim de, nefretim de onundu. Bunlarla ne yapmak istediğine o karar verebilirdi.
Göğsündeki sert kasların tadını çıkarırken uzanıp çenesini öptüm. Bunu hissedip kıpırdandığında bir daha aynısını yaptım. Gözlerini açıp bana bakarken dudakları algılarıyla eş bir şekilde kıvrıldı.
Burada olduğum için mutluydu. Benim gibi karışık duyguları olduğundan emindim ama onda mutluluk ağır basıyordu.
"Uzun zamandır gördüğüm en iyi ikinci manzara."
"İlki neydi?" Doğrulup bedenimi yarı şekilde göğsüne bıraktım. Kulağımı kalbime götürüp dinledim. Kalp atışları bana hayatın izlerini yansıtırken o elini saçlarımda gezdirdi.
"Bence biliyorsun."
Göz kırptığında gözlerimi devirdim. O ve lanet olası damgaları...Hoşuma giden damgalar tabi.
"Dün garip bir gündü." dedim mutluluğumuza çizikler atarken. Bunu neden yaptığımı sorarsanız emin değildim. Muhtemelen yaşananları konuşmak istiyordum.
Göktuğ'un bedeni altımda gerilirken kolları beni korumak istercesine etrafıma dolandı.
"Ölümü hiç düşünmedim. Daha doğrusu önemli olduğunu düşünmedim. Ölünce kaybedeceğim çok şeyim olmadığını sanıyordum. Kitaplarım ve kelimelerim...elimde onlar vardı. Belki Gizem. Ama o bensiz daha iyi yaşardı muhtemelen. " Göktuğ Gizem'e yaptıklarını geri almak istediğinde onu tercih etmediğim gerçeği boğazımda bir düğüme neden oldu. Şimdi Göktuğ yaptıklarını geri alacaktı ama tercihimi ben bilecektim.
Başımı kaldırıp kahverengi gözlerine baktım. Ona bakarken zihnimde hep sonbaharı çağrıştırıyordu, hatta biraz kışı. Ama şimdi ilkbahar gibiydi. Yapraklar kuruydu ama her an yeniden doğabilirdi. Ona izin verecektim, içimde yeniden doğmasına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günahı Yazmak (+18)
Romance"Önceden uyarmama izin ver. Duyacakların iyi şeyler olmayacak. Bazen eline bıçak alıp beni öldürmek isteyeceksin ama yine de karşımda oturmaya devam etmek zorunda kalacaksın." Günahlarını yazacaktım, her bir kelimeyle günahları kitaba gömülecekti. ...