"Başlıyoruz. Jaeyun'suz bir yaşam, gün 1. Ağlamak yok."
Heeseung ayna karşısına geçmiş kendini cesaretlendirmeye çalışıyordu, diğerleri dün Jaeyun giderken çok fazla ağladığı için onunla kalmaya karar vermişti.
Jay ve Jungwon onu yatakta oturup izlerken istemsizce kendilerini onun yerine koyuyor ve üzülüyordu, sevdiği kişiden belirsiz bir süreliğine ayrı kalacaktı. Bu elbette onun için zordu.
Heeseung aynada kendisini izlemeye devam ederken Sunoo arkasından gelerek elindeki iki kaşığı Heeseung'un gözlerine bastırıvermişti.
"Ne yapıyorsun sen, ahh! Çok soğuk bu!"
"Gözlerindeki şişliği indirmemiz gerek! Jaeyun geldiğinde çirkin mi gözükmek istiyorsun?!"
"Hayır!"
"O zaman dayan biraz."
"Çok soğuk ama!" Heeseung sızlanarak konuştuğunda herkes gülüyordu.
Sunghoon ise kapı kenarından onları izlemekle yetiniyordu. Diğerlerinin hatrı için orada kalmayı kabul etmişti ama şimdi de Heeseung'la uğraşıyorlardı. Bir yandan işe gitmesi gerekiyordu, Jaeyun'un olmadığını kendine hatırlatıp üzülmesi değil.
"Kendini çabuk toparla koca adam, İşe geç kalacağız." En sonunda konuştuğunda tüm gözler ona dönmüştü.
"Doğru ya, beraber çalışmaya başlayacaktınız." Jungwon konuştuğunda kendisinin de aynı durumda olduğu aklına geldi.
"Lan. Jay. Biz de çalışacaktık."
"Lan! Doğru. Ulan Heeseung, senin derdinden hepimiz işimizden olacaktık az daha."
"İş yeri senin değil mi salak?"
"Doğru."
"Hadi kalkın da hazırlanın gidelim işimize, sizi de dünden beri meşgul ediyorum kusuruma bakmayın."
"Lafı mı olur oğlum? Jaeyun'a olan sevginden onsuz bile kalamıyorsun işte. Önceki seferlerde onunla gelmenden bile belli."
"Keşke gitmeselerdi. Niki de, Jaeyun da." Sunoo konuştuğunda yüzleri asılmıştı.
"Kendi kararlarıydı, biliyorsun. Onlara istesek de engel olamazdık. Bırakalım da istediklerini yapsınlar." Heeseung güven veren bir gülümsemeyle konuştuğunda herkesin keyfi yerine gelmişti.
"Şimdi odamdan çıkmanızı rica edeceğim, malum üzerimi giyinmem gerek." herkesi gülerek odadan kovdu ve kapıyı kapattı.
Üzerini giyinerek aynaya son bir kez daha baktı ve aşağıya indi.
Kendisi gibi hazır olan arkadaşlarını gördüğünde çıkmaları için eliyle sinyal verdi.
Son bir kez buzdolabının üzerinde asılı olan fotoğraflarına baktı ve Jaeyun'un yüzüne dokundu.
"Seni şimdiden özledim sevgilim ama burada olmaman daha iyi." sonunu fısıldayarak söylemiş ve diğerlerinin yanına giderek evden çıkmıştı.
Her şey aynı sayılırdı, eksiklere rağmen. Jungwon Jay ve Sunoo yolun başında o ikisinden ayrılmış ve kendi çalışacakları yerlere doğru yürütmüştü.
Sunghoon ve Heeseung baş başa kalıp pastaneye doğru yürümeye başlamıştı.
"Nasıl hissediyorsun?" Sunghoon konuşmaya karar vermişti, Heeseung ruhsuz gibi sadece yürüdüğü için bunu öğrenme gereği duymuştu.
"Oldukça kötü. Jaeyun olmayınca buranın tadı kalmıyormuş gerçekten."
"Durumu kendi açından zorlaştırma. O da aynısını hissediyordur. Yakında dönecek. Bunun için kendine iyi bakmak zorundasın. İşle kafanı dağıt biraz."