6

329 20 46
                                    

"Övdüğün kadar varmış."

"Ben demiştim." Arda ile köfte ekmek yedikten sonra kalkmıştık. "Saat geç oldu. Gidelim mi artık?"

"Olur." Bir taksi çevirip binmiştik.

"Senin niye hala araban yok?"

"Ehliyet almadım daha. Okul ve antrenmanlardan zaman kalmadı hiç."

"Bu gidişle ben senden önce alacağım."

"E al bakalım. Gezdirirsin beni."

"Benim seni götürebileceğim en iyi yer Muhsin abinin yeri." Güldü. Durduğumuzda eve varmıştık. Taksiciye beklemesini söyleyip benimle birlikte arabadan indi.

"Geldiğin için teşekkür ederim."

"Önemli değil. Sonra görüşürüz."

"Görüşürüz."

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Kolay gelsin." Başımı test kitabımdan kaldırdım. Buğra'yı görünce gülümsedim.

"Sağol." Yanıma oturduğunda şaşırarak ona baktım. Normalde her zaman diğer köşede otururdu.

"Yapamadığın soru olursa sor."

"Sorarım." Öğle arası boyunca beraber ders çalışmıştık. Soruları da çoğunlukla beraber çözmüştük. Beraber kütüphaneden çıkıp üst kata çıkarken Arda arkamızdan gelerek Buğra'nın sırtına atlamıştı.

"Oğlum elimde kitaplar var. Dursana."

"İnek seni. İnekler. Möleyin bakayım abinize."

"Sikeceğim belanı Arda." Buğra'dan daha önce argo bile duymadığımdan küfür edince şaşırarak ona baktım. O da bunu fark etmiş olacak ki mahcupça gülümsedi. "Afedersin."

"Önemli değil."

"Çok kibarcıksınız ya. Kitaplarını sınıfa bırak da bahçeye gel."

"Ben ders çalışacağım kardeşim. Belki sonra."

"Off... Cidden inek oldun sen." Buğra, Arda'ya gözlerini devirip bana döndü.

"Bugün güzeldi. Arada yapalım böyle."

"Olur."

"Görüşürüz o zaman."

"Görüşürüz." Tek eliyle Arda'nın dağıttığı saçlarını düzeltirken merdivenleri çıktı. Ben de arkasından bakarken iç çektim.

"Dibin düştü sanki?" Arda'nın sesiyle kendime gelip merdivenleri çıktım. Sınıfa gidip kitaplarımı sıraya bırakırken bizimkilerin yanına oturdum.

"Tahmin edin kim hoşlandığı çocukla kütüphanede başbaşa test çözdü?"

"Romantiklik anlayışın çok kötü."

"Mal Yiğit'e ilk defa katılıyorum."

"Asya ve Yiğit adlı şahıslar bir süre benle konuşmasa olur mu? Şuan çok mutluyum da."

"Ay götüm."

"Ya siktir edin. Gelin pişti." Yüzümü buruşturdum.

"Hep kaybediyorum. Sarmıyor."

"Şanssızsın be kızım. Biz ne yapalım?"

"O yüzden oynamayı reddedip bahçeye iniyorum. Siz de ne haliniz varsa görebilirsiniz."

DİSİPLİN | Arda GülerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin