28

121 16 20
                                    

4 AY SONRA

Test kitabımın kapağını kapatıp arkama yaslandım. Kolumdaki saate baktım. Üç saattir kütüphanedeydim. Eşyalarımı çantama koyup çıktım. Telefonumu çıkarıp Arda'yı aradım.

"Güzeller güzeli sevgilim. Çıktın mı kütüphaneden?"

"Evet. Bugün öğle arasında da çalışmıştım. Başım çok ağrıyor."

"Kendini bu kadar yorma be birtanem."

"Mecburum, biliyorsun. Herkes başarılı bir futbolcu değil." dediğimde güldü.

"Bence senin okuyup çalışmana da gerek yok. Ben çalışır bakarım sana."

"Hmm... Güzel teklif. Ama ben kendi ayaklarım üzerinde durmayı tercih ederim."

"Böyle diyeceğini biliyordum. Bu arada birazdan antrenmandan çıkacağım. İstersen gelebilirim."

"Sen dinlenmek nedir bilmez misin?"

"Bilmez miyim? Bir senin yanında dinlenebiliyorum ben."

"Birkaç ay önce Pakize diyerek peşimde dolanan çocuk romantik bir aşığa dönüştü. Hala garip geliyor."

"Seni görünce kalbimin nasıl titrediğini bilsen öyle demezdin."

"Romantik modunu kapatabilir misin? Yeterince utandım da."

"Kıpkırmızı da oldun mu?"

"Oldum."

"O zaman amacıma ulaştım." diyerek güldü. Beni utandırmaya bayılıyordu. "Neyse güzelim. Antrenmana dönmem lazım. Çıkınca ararım seni."

"Tamam. Kolay gelsin. Diğerlerine de selam söyle benim yerime."

"Tamam bebeğim. Öptüm." Aramayı sonlandırıp kulaklıklarımı taktım. Arkada Yedinci Ev'in Sevsene Beni şarkısı çalarken dört ay içinde olanları düşündüm. Arda beni ailesiyle tanıştırmıştı. Dağa doğrusu ailelerimiz bile tanışmıştı. Arda yurt dışında maçta olduğundan üniversite sınavına da girememişti. Ama futbolda da ününe ün katmıştı. Ben ise on ikinci sınıf olduğumdan derslerimle meşguldüm. Arda'nın antrenman ve maçları, benim de okulum ve dershanem yüzümden çok fazla buluşamıyorduk. Yine de güzeldi. Beni sevdiğini sonuna kadar hissettiriyordu.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Bilerek mi gol yedin sen?" Altay'a kaşlarımı çattığımda o gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıyordu.

"Hayır. Sen gol attın işte."

"Altay abi ya! Kaç kere dedim size maç yaptığımızda bana çocukmuşum gibi davranmayın diye."

"E kızım diğer türlü topa değemiyorsun bile." Mert Hakan haklıydı. Gerçekten berbat oynuyordum. Gelen pası bile doğru dürüst karşılayamıyordum.

DİSİPLİN | Arda GülerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin