"Günaydın bebeğim."
"Günaydın." diyerek metro çıkışında beni bekleyen Arda'nın elini tuttum. Pastaneye uğrayıp yiyecek bir şeyler aldıktan sonra okula geçmiştik. Ne kadar gerek olmadığını söylesem de Arda beni sınıfa bırakmıştı. İçeri girdiğimizde tüm yüzler bize dönse de Arda umursamadan yanağımı öptü ve göz kırpıp gitti. Ben de yerime geçtiğimde Asya ve Onur bana sırıtarak bakıyordu. "Ağzınızı bile açmayın. Siz de ilk sevgili olduğunuz zaman böyleydiniz."
"Hala öyleyiz." diyerek Asya'nın yanağını öptü Onur.
"Bu arada ben hala milli maçta yaptığı şeyi unutamıyorum. Attığı golü sana hediye etti ve tüm dünyanın karşısında seni sevdiğini söyledi." Onur da heyecanla başını salladı.
"Hem de tüm takım kutladı. Ne ballısın be kızım. Acaba enişte aynı şeyi benim doğum günümde de yapar mı?" Onur'a gözlerimi devirdiğimde hoca sınıfa geldiğinden önüme döndüm.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Gitsene başımdan." Arda öğle arasında arkadaşlarıyla futbol oynadığından ben de ders çalışmak için kütüphaneye gelmiştim. Fakat geldiğimden beri Buğra yanıma oturuyor, ben kalkıp başka yere geçtiğimde de yanıma gelmeye devam ediyordu.
"Kalbim kırılıyor ama Saye'cim. Eskiden ne güzel beraber ders çalışırdık." Gözlerimi devirdim.
"Bak ne güzel dedin. Eskiden. Eskide kaldı yani. Artık yok. Sapık gibi her seferinde dibimde mi biteceksin oğlum?" Başını omzuna yatırırken sırıtmaya devam ediyordu.
"Neden olmasın? Arda da seni kendine böyle aşık etmemiş miydi?" Alayla güldüm.
"Arda ile kendini kıyaslamaya çok alışmışsın. Evet belki derslerin daha iyi, belki daha zekisin, belki de daha yeteneklisin. Ama bir Arda etmen için bunlardan daha fazlası lazım."
"Ya? Arda'yı farklı yapan neymiş?" Hiç düşünmeden cevap verdim.
"Kalbi." Gözlerini devirdi.
"Sen mantıklı bir kızdın Saye. Aklın yerine duygularını kullanmazdın."
"Öyle mi? Beynimin en kullanmadığım köşesi bile Arda'yı bırakmamamı söylüyor." Eşyalarımı toplayıp çantama koydum ve sırtıma taktım. "Yani anlayacağın, kalbim de aklım da Arda diyor." Kütüphaneden çıkıp eşyalarımı sınıfa bıraktıktan sonra bahçeye indim. Maç yeni bitmişti anlaşılan. Arda nefes nefese su içerken yanına gittim. Sarılmak için adım attığımda geriye çekildi.
"Terliyim güzelim." Gülümseyip bir adım daha attım ve parmak uçlarımda yükselip kollarımı boynuna sardım. "Ama şimdi sen de kokacaksın."
"Önemli mi?" Burnundan verdiği nefesle güldüğünü anladım.
"Haklısın. Değil." diyerek kollarını belime sardı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Şunun tipine bak. Çok sevimli. Salak şey." Gülerek elimdeki yavru kediyi Arda'ya tuttum. Arda kucağındaki iki yavru kediyle ilgilenirken ona gösterdiğime baktı ve güldü.
"Hepsini alıp eve götürmek istiyorum. Ama annem ağzıma sıçabilir." Gülerek elimdeki yavruyu yere bıraktım. Arda akşam yemekten sonra beni almaya gelmişti. Biz de mahallede dolaşıp marketten aldığımız mamaları kedilere vermiştik. İkimiz de ayağı kalktığımızda Arda elimi tuttu. "Yarın akşam bana gelsene. Ailemle tanışma zamanın geldi bence."
"Ciddi misin?"
"Bana kalsa ben ailemi getirip seni isteyeceğim ama kabul etmiyorsun işte." Güldüğümde elimin tersini dudaklarına götürüp öpmüştü. "Gelecek misin?"
"Olur. Gelirim." Birkaç dakika daha yürüdükten sonra ona baktım. "Arda."
"Efendim güzelim."
"Hiç sormaya fırsatım olmadı ama... Sen benden ne zaman hoşlandın? Yani... Her şey çok ani oldu. Ben hala nasıl bu halde olduğumuzu anlayamıyorum." Gülümsedi.
"Erasmus projesi için buluştuğumuz zamanı hatırlıyor musun?" Başımı salladım. "Bana ilk o zaman farklı geldin."
*
"Kusura bakma. Çok konuştum değil mi? Bir de hep futboldan bahsettim. Sıkılmışsındır." Başımı olumsuz anlamda salladım.
"Hayır. Sevdiğin bir şeyden bahsederken yeni oyuncak alınmış küçük bir çocuk kadar heyecanlı gözüküyorsun. Bence güzel bir şey. Neden rahatsız olayım ki?" Dediklerime karşılık gülümsedi.
"İlk defa senin gibi düşünen biriyle karşılaşıyorum."
*
"Çok basit bir şey söylemiştim."
"Genelde insanlar çok konuşmamdan sıkılır. Ama sen yanağını eline yaslayıp gülümseyerek beni dinledin. Niyeyse kendimi o an değerli hissettim." Durduğumuzda bana dönüp yüzümü elleri arasına aldı. "Sana inceden yanığım sanıyordum. Bir baktım küle dönmüşüm." Gülümsediğimde dudaklarımı öpüp tekrar elimi tuttu. "Gel hadi. Eve bırakayım seni."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİSİPLİN | Arda Güler
Fanfic"Ya Pakize çok özür dilerim. Valla yanlışlıkla oldu." "Saye! Adım Saye. Ayrıca bu kaçıncı özür ya? Bilmiyorsan oynama kardeşim."