"Kim lan bu kız?" Okul çıkışı hep birlikte döner yemeye gitmeye karar vermiştik fakat bir kız yanımıza gelerek Arda ile konuşmak istediğini söylemişti. Arda'ya sorun olmadığını, gidip konuşabileceğini söylesem de o kızın kim olduğunu ve ne konuştuklarını deli gibi merak ediyordum.
"Şey... Söyleyeceğim ama bir delilik yapmandan korkuyoruz."
"Sen söylemezsen ben gidip öğreneceğim Asya. Hadi." Asya, Yiğit ve Onur'a kararsız bir bakış attıktan sonra bana döndü.
"Arda'nın eski sevgilisi." Tek kaşım havaya kalkarken bakışlarımı Asya'dan çekip o ikisine çevirdim.
"Eski sevgilisi?"
"Gözünü seveyim bir delilik yapma ya."
"Niye delireyim canım? Gayet medeni bir insanım ben." Hepsi bana inanmaz gözlerle bakarken oflayıp hızlı adımlarla Arda'nın yanına gidip koluna girdim. "Aşkım? İşin ne zaman biter? Kaç dakikadır seni bekliyoruz."
"Şey... İşimiz bitti sayılır." Kıza dönüp elimi uzattım.
"Selam. Saye ben. Arda'nın sevgilisiyim." Kız da benim gibi sahte olduğu bariz bir şekilde gülümseyerek elini uzattı.
"Ece ben de. Arda'nın çok yakın bir arkadaşıyım."
"Yakın arkadaş. Anladım. Memnun oldum Ece'cim ama şimdi sevgilimi almam gerekiyor."
"Konuşmamız bitmemişti aslında."
"Önemli miydi ki?" diyerek Arda'ya döndüm.
"Yok. Hayır. Önemli değildi. Gidebiliriz güzelim." Arda'nın yanağını öpüp gülümseyerek Ece'ye döndüm.
"Hoşçakal." Arda'nın elini tutup diğerlerinin yanına gittiğimizde elimi çektim.
"Niye bıraktın ya?"
"Kes be kes. Bir de eski sevgili çıktı başımıza."
"Sen nereden..." Asya'ya döndüğünde Asya teslim olmuş gibi ellerini havaya kaldırdı.
"Bakma öyle. Söylemeseydim gebertirdi beni."
"Yaktın beni be Asya." Tekrar bana dönüp elimi tuttu. "Güzelim sen boş yere canını sıkma diye şey etmemiştim."
"Ne canımı sıkacağım be?" Tekrar elimi çektim. "Ne diyor?"
"Hiç. Önemli bir şey değil."
"Sen mi söylersin ben mi gidip kızın yakasına yapışayım?"
"Barışmak istediğini söyledi." Tek kaşım havaya kalkarken alayla güldüm.
"Barışmak? Seninle? Ben varken?"
"O kız seni aldatmamış mıydı? Ne yüzle barışmaya gelmiş?" Bu sefer şaşkınlıkla Asya'ya döndüm.
"He bir de aldatmış mı?"
"Ya Asya Saye'nin ajanı falan mısın? Hayatımla ilgili bu kadar şeyi nereden biliyorsun lan?"
"Kanka ünlüsün ya hani. E biz de magazinlerden geri kalmıyoruz."
"Güzelim sen gazeteci falan mı olsan acaba? İlk tanıştığımızda da benim ilkokuldaki sıra arkadaşıma kadar öğrenmiştin." Asya gururla saçını savurdu.
"Ayaklı magazin olarak doğmuşum oğlum ben."
"Asya bir ara hatırlat seni bir numaralı ajanım olarak arayacağım. Şimdi size dönelim Arda Bey." diyerek Arda'ya döndüm ve kollarımı önümde birleştirdim. "Bu kız niye denle barışmaya geliyor?"
"Ya güzelim ne bileyim? Bir anda pst diye geldi. Çok pişman olduğunu, hala beni sevdiğini, özlediğini falan söyledi." Sinirli olsam da yüzümde tehlikeli bir gülümseme vardı.
"Allah Allah? Sen ne dedin?"
"Ne diyeceğim kurban olduğum? Artık onla işim olmadığını söyledim. Benim gözüm senden başkasını görür mü be?"
"Yiyorsa görsün. Bak nasıl oyuyorum o gözlerini." Hepsi şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"Oğlum sevgililiğin ilk gününde bu kadar da değişmezsin lan." Yiğit söylenirken Arda ellerini açıp gökyüzüne baktı.
"Allah'ım sana şükürler olsun bana sevdiğim kız tarafından kıskanılma ve sahiplenilme duygusunu yaşattığın için." Gözlerimi devirip yürümeye devam ettim. Asya koluma girerken Arda da gelip tekrar elimi tutmuştu.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Ver lan şu telefonu."
"Ya güzelim hiç vermeyeyim bence. Önemli bir şey değil zaten."
"Arda delirtme beni. Ver şu telefonu." Restorana gelip masaya oturduğumuzdan beri Arda'nın telefonuna mesaj bildirimleri gelip duruyordu. En sonunda dayanamayıp telefonunu istediğimde ise sıkıca tutarak geri çekilmişti.
"Aşkım valla önemli bir şey değil." Yiğit'e bakış attığımda mesajı anlayıp yanında oturan Arda'nın elinden telefonu hızlıca kapmıştı. Bana uzatırken Arda atlamak istese de Onur onu tişörtünden tutup geriye çekmişti. "Ama ya..." Şifresini bilmediğimden kilit ekranına düşen bildirimlere baktım.
Ece:
Bugün bana dedin ya
Seni sevmek benim suçumdu diye
Daha önce sevmek suç değil demiştin oysaki
Senin o haline aşıktım ben
Ama olsun
Ben senin her haline hastayım
Bir gün herkes gidecek ben kalıcam
O zaman anlayacaksın beni :)
"Bu ne lan? Sen kimsin be benim sevgilime aşık olacaksın? Ha bir de her haline hastaymış. Bir gün herkes gidecekmiş de o kalacakmış. Siktir lan." Telefonu sinirle masaya koydum. "Biz sevdik çocuk kıymete bindi arkadaş."
"Şey... Aşkı-"
"Kes sesini. Hemen engelliyorsun onu." Arda ikiletmeden dediğimi yaptıktan sonra diğer yanıma bir sandalye çekip oturdu.
"Güzelim yapma böyle ya. Gel bir kere öpeyim."
"Konuşmayacaksın o kızla."
"İşim olmaz." Bir şey demeden trip atmak için önüme dönsem de kıyamayıp yanağımı uzatmıştım. O da gülerek yanağımdan öpmüştü. "Oh... Kurban olurum sana."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİSİPLİN | Arda Güler
Fanfiction"Ya Pakize çok özür dilerim. Valla yanlışlıkla oldu." "Saye! Adım Saye. Ayrıca bu kaçıncı özür ya? Bilmiyorsan oynama kardeşim."
