Oy ve yorum yapmayı unutmayın minik patateslerim ❤🌹
Elimdeki gazeteyi masaya sertçe koyduktan sonra sandalyeden hızla kalktım ve sinirle bağırdım.
"Off anne ya, hiç mi iş olmaz, çıldıracağım!" Kaç gündür iş ilanlarına bakıp duruyordum. Ama ya bulduğum iş kötüydü -gidip görüşme yapmıştım-, ya da daha işi bulamamıştım bile.
"Belki de sen beceriksizsindir, ne dersin?" Anneme gözlerimi devirip cevap verdim.
"Hıhı, üniversiteyide sen bitirdin , değil mi anneciğim?"
Doğradığı domatesleri bırakıp bana ölümcül bakışlarından attı.
"Kes sesini bakayım , alırım şimdi ayağımın altına haa!"
Koşarak dış kapının oraya gittim ve hazırlanıp evden çıktım. Tam o anda da karşı dairenin kapısı açıldı.
"Merhaba"
Gülümseyip karşılık verdim.
"Merhaba."
"Şey, adınızı hâlâ bilmiyorum madam, rica etsem bana isminizi lütfeder misiniz?"
Kıkırdayıp başımı salladım."İsmim Aleyna bayım."
"Ah, memnun oldum." Birbirimize bakıp sırıtırken Devrim'in arkasındaki kapı açıldı. Çıkan kişi tanıdık geliyordu fakat çıkaramamıştım.
Ona uzun süre bakıp kim olduğunu anlamaya çalıştım. Ama kim olduğu hâlâ aklıma gelmiyordu. Herhalde birine benzetmiştim.
Gözlerimiz birleşince utanıp yere bakmaya başladım. Adamın içine düşecekmişim gibi bakmamam gerekirdi. Ayrıca adamın dünkü adam olduğunu anlamıştım. -Hani şu toprak kokan-
"Ee... görüşürüz Devrim." Hemen merdivenlerden inmeye başladım.
Adama o kadar uzun bakıp , nasıl kim olduğunu anlayamamıştım? Acaba kimdi? Ve ona bu kadar uzun bakmamı sağlayan şey de neydi?
-
Derin bir nefes alıp şirkete girdim. Danışmaya iş görüşmesi için geldiğimi söyledim ve beni yönlendirmesi için bekledim. Bana bir form verip ilerideki koltuklarda doldurabileceğimi söyledi. Yavaşça oraya ilerledim , rastgele birine oturup doldurma işlemine başladım.
İşim bittikten sonra formu danışmaya verip şirketten çıktım. Şirketin yakınlarındaki fırından simit alıp eve gitmeye başladım.
-
Eve geldiğimde annem , iş yapıyordu. Aldığım simitleri mutfağa bıraktım ve çay koyup odama gittim. Üstüme rahat kıyafetlerimi geçirdikten sonra mutfağa geri gittim ve çayı bir bardağa doldurup masaya oturdum. Tam simidimi yemeye başlamıştım ki kapı çaldı. Sızlanarak kapıyı açmaya gittm.
Kapının ardında elinde bir tabakla duran Devrim'i görmeyi tabii ki beklemiyordum. Şaşırsamda bir tepki vermeden gülümseyip konuşmaya başladım.
"Oo yan komşum, bu ne?" Hemen söze girmiştim ama bunda bir sakınca göremiyordum.
"Bize gelen tabak boş dönmez." dediğinde elindekinin bizim tabağımız olduğunu anladım. Gülümseyip uzattığı tabağı aldım ve üstündeki peçeteyi kaldırıp ne olduğuna baktım.
"Bir dilim pizza..." Kıkırdadım. Ciddiye almış olacak ki, "Bir bekâr evinden , ne bekliyordun acaba?" dedi.
"Doğru söylüyorsun." dedim ve devam ettim. " İçeriye gelsene."
Bunu bekliyormuş gibi hemen içeri girdi. Onu mutfağa yönlendirdim.
Masaya oturduğunda, "Çay ister misin?" diye sordum. "Zahmet olmazsa , evet." dedi. Hemen ona da bir çay koyup karşısına oturdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASAF KOREL
Genç Kız EdebiyatıSevişmek sevmekten gelirmiş sabah uyandığınızda boş olan yan daireye taşınan bir adam. ASAF KOREL , o bir insandan da fazlasıydı! Gözlerim gözleri ile buluştuğunda adeta dünya yerle bir oluyor bedenlerimiz ateş küpü gibi yanmaya başlıyordu. O imk...