"Kaybetse de hâlâ gülümsüyordu çünkü geri alacağını biliyordu."

48 6 7
                                    

Selam arkadaşlar bu bölüm final değil. Son bir bölüm kaldı. Nirancılar beklesin onlar için güzel bir sürpriz var :) Bu arada nasıl buldunuz yeni bölümü yorumlarınızı bekliyorum ❤️



Seçkin Özen hücresine döndüğünde sinirden ter içinde kalmıştı. Her ne kadar Niran'a belli etmese de onu görür görmez tüyleri diken diken olmuştu. Ondan çekiniyordu ancak asıl korktuğu biryandan da hayran olduğu Saye'ydi. Onun gelmesini beklemişti ama o Niran'ı göndermişti. Peki Niran'ın bahsettiği hediye neydi? Seçkin Özen içinin korkudan alev alev yandığını hissedince kafasını sallayarak gıcırdayan yatağına oturdu.

"Sadece beni korkutmaya çalışıyorlar hiçbir şey yapamazlar. Burada güvendeyim." Kendisi güvendeydi ancak Niran ne demişti? "Kızın." Onu kaçırmışlar mıydı?

"İmkânsız!" diyerek oturduğu yerden sıçradı adam. "Kızımı bulamazlar onu çok korunaklı bir yerde tutuyordum." Karşısında duran tırtıklı duvara bir yumruk geçirdi. Her vurduğunda imkânsız diye sayıklıyordu. Bu sırada kapısı açıldı. Gelen iri yarı bir gardiyandı. Seçkin Özen onu daha önce hiç görmediğine yemin edebilirdi. Adamı tuhaf bir şekilde süzerken elindeki büyük hediye kutusunu gördü. Adam direkt yere bırakarak "Sana gelmiş." Dedi ve hiç beklemeden çıkıp gitti. Seçkin Özen adamın kapadığı kapıya koşarak "Hey! Kimsin sen? Kimden geldi bu hediye?" diye ardı ardına soruları sıraladı ama cevap yoktu.

Hediye kutusuna baktığında korku dolu anlar onu bekliyordu. Acaba bomba mıydı? Buna cesaret edebilirler miydi? Bir süre odada dolandı ve kutuyu açamadı. Ama hediye kızının hayatıyla ilgiliyse zaman kaybetmemeliydi. Sonunda cesaret ederek yerden kutuyu aldı. Kutu düşündüğünden bir tık ağırdı. Şöyle bir sallayıp kulağını yaklaştırınca içinden tıkır tıkır bir ses geldi. İçinde büyük bir şey vardı. Yatağına oturdu ve derin nefes alıp verdi, kaşları oldukça çatıktı. Kutunun kapağını hafifçe kaldıracakken kapak birden elinden fırladı. Kutunun içinde ise Seçkin Özen'in yüreğini ağzına getirecek ve ona fena bir uyarı veren şey vardı. Bir çığlık atarak kutuyu fırlattı.

"Manyak bunlar! Bunlar psikopat! Deli." Diye odanın içinde bağırırken aklına Niran'ın dedikleri geldi: "Eğer istediğimiz yere gelmezsen sana gönderdiğimiz bir dahaki hediyede kızın olur."

Kutunun içinden çıkan hediye Seçkin Özen'in adamının kafasıydı. Onun kafasını ayırmış ve hediye olarak yollamışlardı ve bir yolunu bulup buradan çıkmazsa bir sonrakinde kızın gelir demişlerdi. "Buradan hemen çıkmalıyım!" dedi kendi kendine. Elleri ayakları hem sinirden hem de korkudan tir tir titriyordu.

Saye ve Niran motorlarına atlamış ve Atay Hoca'nın onlara ayarladığı bir başka depoya gitmişlerdi. Aleyna orada olacaktı. Saye gittikçe sabırsızlanıyordu. Seçkin Özen'in hem korkan hem de yalvaran gözlerini görmek için yanıp tutuşuyordu.

Burası bir önceki yerden bir tık küçüktü. Kocaman camları vardı ancak içerisi hiçbir şekilde gözükmüyordu. Atay Hoca dışarda telefonla konuşuyordu. Saye ve Niran'ı görünce telefonunu kapadı. "Gayelere bilgi mi veriyorsun." Dedi Saye yanından geçip içeri girerken. Siyah deri ceketi, siyah kot pantolonu ve salık siyah saçlarıyla tam bir kötülükler kraliçesini andırıyordu.

"Merak ediyorlar." Dedi Atay Hoca telefonu cebine koyarken. Niranda verip içeri geçti. İkisi çok iyi takım olmuşlardı. Atay Hoca şu ana kadar en iyi takımı Saye'nin kendisiyle oluşturacağını sansa da artık Niranla çok daha acımasız ve iyi birtakım olduklarını görebiliyordu.

Saye ortadaki sandalyede saçı başı dağılmış, ağlamaktan gözleri şişmiş bir halde oturan Aleyna'yı görünce salık olan saçlarını topladı. Sanki bir savaşa hazırlanıyordu belki de gerçekten öyleydi. Kenardan çektiği sandalyeyi tam Aleyna'nın karşısına koydu ve üstüne oturdu. Aleyna kafasını kaldırıp Saye'nin o kindar, acımasız bakışını görünce adeta sinirden deliye döndü.

GÖLGE(Yakında basılacak)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin