- Belli, etme bundan sonra, kız gibi konuş kızsan ya, fabrika ayarlarına geri dön.
- Hadi be!
Gökalp, dostlarının ufak, tatlı atışmaları sayesinde biraz stresini atmıştı üzerinden. Başını ellerinin arasından yukarı kaldırdı, hafif bozulan saçlarını düzelttikten sonra:
- Ulan siz yok musunuz he?
Dedi gülerek.
Serpil:
- Heh şöyle kanka ya. Sakin ol azıcık, az daha dursaydın öyle patlatacaktım sana bir tane.
Ertuğrul:
- Zombi konulu Hollywood yapımı filmleri izledik o kadar. Kafalarını kırarız evel Allah. Biz boşuna mı izledik, hazırlıklıyız reyiz. Hahaha.
Serpil:
- Levyeyle dalacaktın değil mi, neresine vurunca tamamen ölüyorlardı be?
- Kafasına, çünkü hareketlerini kontrol eden ve onu canavarlaştıran şey beynindeki virüs.
- Tüh be, bileydim gerçek olacağını bende izlerdim sizin gibi.
Gökalp:
- Ya neyse hadi hadi bu kadar geyik yeter saçmalamayı kesin de eve gidelim. Ertuğrul, mahalleye çek kanka.
Serpil:
- Haklı kanka gidelim haydi.
- Pizza vardı dünden kalma onu yiyeceğim, annem para bıraktı.
Ertuğrul:
- Bizde kalsana Gökalp, sevgili amcan çağırmadı mı seni kaç defa?
- Yok oğlum yalnız takılmak daha iyi evde, ses yok istediğimi yapıyorum, eyvallah iyi böyle.
Ertuğrul, arabayı çalıştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAŞAYAN SON ÖLÜLER "Zombi"
AdventureRutin işlerinizle meşgulsünüz, hayat dışarıda her zaman ki gibi akıp gidiyor. Mezun oldunuz, bir iş bulmak, bir aile kurmak hedefiniz. Bir gün hayatlar alt üst olup, her şey tersine dönse, ölülerin her gün dirileri de kendine kattığı bir dünyada bul...