Evvet işte yine ben ve yine sizin için güzel bir bölüm hazırladım.. Resimde ki Alper, umarım hoşunuza gider..:) Bölüm sonunda görüşürüz..:D sizi seviyoreee.
Saat 06.30 u gösteriyordu ve Alper'in gözleri kan çanağına dönmüştü. Öylece kendini yatağa bırakmış bezgin gözlerle zombi gibi tavanı izlemeye koyulmuştu. Çünkü o Kaan denen lanet olası sapık herif geceden beri, tam 42 kez aramış ve 33 kez de mesaj atmıştı. Telefon susmak nedir bilmemişti zira sessize al tuşu geçen gün bozulduğunda aptal gibi tamirciye götürmemişti. İçi sıkılıyor, korkuyordu. Telefon 43 cü kez çaldığında öfkeyle açmış ama karşısındaki ses onu bastırmıştı. Öfkeliydi. Hemde öyle böyle değil. Kendisini istediğini ve hemen yanına gelmesini söyleyip durmuştu. Deli miydi bu adam?
Bugün gidemezdi. Bugün okula falan gidemezdi. Gitmeyecekti.
Nihayet uzun bir sürenin ardından gözlerini kapayabilmişti ki bir anda sarsıldı ve kapısı üç kez tıklatıldı.
"Hey daha ne kadar yatacaksın bücür geç mi kalmak istiyorsun?"
Geç kalmak mı? Saate baktı saat 08.00 gösteriyordu. Ne zaman? Ne ara dalmıştı? Lanet olsun. Biranda doğrulduğunda fark etti. Doğruya okula gitmeyecekti. Kapı ısrarla çalmaya devam ediyordu.
"Sana diyorum. Tarık abi bizi bekliyor aşağıda hadi." Dedi ablası.
"Ben gitmiyorum bugün. Sen defolabilirsin."
"Nedenmiş be?"
"Hastayım bugün okula falan gitmiycem bana rahat ver." Diyerek yorganı başına çekti Alper. Biran sonra ses kesildiğinde ancak rahat bir nefes alabildi. Şöyle bir düşününce yeni yeni fark ediyordu. Üç yıllık okul hayatında hiç devamsızlık yapmamıştı. Adeta örnek bir öğrenciydi. Notları iyiydi. Muazzam ve tertipliydi. Başarılıydı. Sinirlenmek için vakti bile olmazdı. Ama şimdi şu hale bak. Neler oluyordu ya? Ne oluyordu kendisine böyle?
Bir kez daha çaldı Telefonu, o lanet herif yine arıyordu. İyice sinirlenmişti.
"Bela mısın lan sen? Arayıp dur..."
"KAPA ÇENENİ LAN. Eğer bugün seni görmezsem sarışın, bu senin için hiçte iyi sonuçlanmaz duydun mu beni. Beni daha fazla kızdırırsan, uyumaktan korktuğun kabuslarına dönüşürüm."Diyerek pat diye kapadı telefonu.
Korkudan kalbi teklemişti Alper'in. Lanet herif. Pis serseri. Nasıl yapar? Nasıl tehtit ederdi kendisini? Onu tanıyor muydu? Asıl o kendisini kızdırmamalıydı. Derin bir nefes alarak kendini yatağa bıraktı. Öylece tavana bakarken sesinin tonunu hatırladı. Nefes alıp verirken parmaklarını yavaşça dudaklarına götürüp okşadı ve gözlerini kapattı. Ama biran sonra dişlerini sıkıp parmaklarını yumruk yaptı ve hışımla gözlerini açıp bir kez yatağa vurup diğer tarafa döndü. En azından bu bugün kendisini uzun bir süre aramayacağı anlamına geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümcül Saplantı (+18)
Teen FictionGünahlar ateşe dönüştü diye aşk özgürlükten vazgeçer miydi? O halde hangi bedende olduğunun ne önemi vardı? Lakin önemliydi işte. Derler ki: Uçsuz bucaksız bu gökyüzünün altında her birimiz küçücük birer kum tanesiyiz. O kadar varız ve dah...