Rüyalar ve Gerçekler Bölüm 47

2.1K 68 76
                                    

merhabalar efenim..:D yine erken bir bölümle geldim yalnız belirtmeliyim.. Bu bölüm  smut içerikli oldu..:) ona göre okuyun..:) paylaştığım slow müziklerle  okumanızı öneririm, şimdiden keyifli okumalar dilerim..:D

bu arada medyadakiler, Eren ve Timuçin..:)

:)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


GözIe değiI ruhIa görüIendir aşk. Azap denizinden ruha sabır üfIeyen bir diIde çıkan sevgi demetidir. Onsuz oIunamayacağını düşünenIer için buIunmaz bir erdemdir. Yani onunla çoğaIan bir çağIayandır aşk. Eren için durum tam da böyleydi. Eksik parçasını bulmak gibiydi Timuçin'e dokunmak. Bir diğer parçasından ayrı kalsa da bu kayıp parçayı alabilmeliydi.

Onu almak, sahiplenmek, okşamak, öpmek, ısırmak. Bu kadar istediği bir şeyin peşinde sonunda bir aptala dönüşmez miydi insan? Dönüşmüştü. İntikam oyununun yan etkilerinin olacağını nereden bilecekti?
           Ancak ne olduğu umurunda bile değildi.

      Dudakları dudaklarındayken ona tamda orada sahip olmak istiyordu. Hızla nefes alıp verirken arabayı ne zaman Eren'in evine çektiğini hatırlamıyordu kuzgun, öylece onu kolundan tutmuş öfkeyle ve hızla dairesine kadar süreklemişti. Kapının önünde Eren'e baktığında o birden üzerine atlayarak bacaklarını sıkıca Timuçin'e kenetledi. Kuzgun sırtını kapıya vurduğunda Eren'in boynunu ısırdı. O ise hazla inleyerek başını geriye atarken Timuçin hırladı.

"Aç şu kapıyı."

Eliyle körlemesine anahtarı ararken titredi, nihayet bulup kapıyı açtığında kendilerini odaya atabilmişlerdi. Eren, kuzgunun saçlarından geçirirken parmaklarını Timuçin hırlamaya devam ediyordu. "Yatağın."  Eren dudaklarını Timuçin'e bastırırken fısıldadı.

"Unuttu mu kuzgun."

"Eren." Derken sırtını duvara dayayıp başını kaldırınca yüzüne baktı Eren. Timuçin bir eliyle kalçasından ve diğer eliyle belinden tutarken, gözlerini kısarak onun dudaklarını okşadı Eren. Kendi alt dudağını ısırırken yüzünü izlemeye koyuldu. Timuçin de gözlerini kısarken mırıldandı.

"Kilo mu verdin sen?"

"Öyle mi görünüyor?"

"Yüzün neden solgun."

Gözlerini kapadı Eren. Nefes alışları yavaşlarken tekrar açtı. "Bilmem." Derken parmaklarıyla kuzgunun yüzünü okşamaya başladı. "Peki sen neden bu kadar güzel bakıyorsun."

Gülümsedi Timuçin. O zaman yanağında ki gamzesi göründü.

"Bilmem." Dediğinde, doğruldu. Yüzünü Eren'in yüzüne yaklaştırırken mırıldandı. "Bütün gün sohpet mi edeceğiz?"

"Genelde sohbet ettiğimiz söylenemez biliyorsun." Derken Eren de gülümsedi.

"Ah evet genelde bana bir hatun gibi çemkirirsin." O zaman kısa bir kahkaha attı Eren.

Ölümcül Saplantı (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin