10. Bölüm

714 35 2
                                        


"Bunu yapma Uran." Dedim gözlerimi kapatıp derin nefesler almaya çalışarak. "Susmuyorsun ama." Dedi arabanın üstünden kalkıp karşısına geçtim.

"Ben senin neyin oluyorum? Neyim senin için Uran!" Yaş akmaya başlamıştı gözümden durduramamıştım. Gözlerimin içine derince baktı cevap vermedi.

"Bende öyle düşünmüştüm sakın bir daha bana dokunma benden uzak dur!" Diyerek arabanın kapısını açıp çantamı alıp yürümeye başladım.

Hiçbir şey yapmadan öylece oturuyordu manzaraya karşı. Gözlerimi çekip yürümeye devam ettim anayola kadar yürüdüm hala gelmemişti ama böylesi en iyisiydi beni kullanıyordu hiçbir şey değiliz ve gelip beni öpüyordu kızı hırpalıyordu.

Kaldırmam imkansızı böyle bir hayatı en iyisi böylesiydi. Onun cennetinden de cehenneminden de uzak durmam gerekiyordu ona karşı bir şeyler hissettiğimi biliyordum ama elimden hiç bir şey gelmiyordu ona daha çok bağlanıp kendimi üzemezdim yapamazdım zaten ne kadar ömrüm kalmıştı ki?

Bir yandan da onunla bir ömür geçirmek ölümümün bile onun kucağında olmasını dilerdim. Onun gözlerinin içine bakarak ateşi kendime yakın hissederdim.

Ateşiyle kavrulur soğukluğuyla kendime gelirdim beni en dibe batırıp birden göğe çıkarmasını isterdim.

Tek neden vardı ki bunları kaldırabilir miydim o kadar cesaretim var mıydı?

***

Hazırlanıp evden çıktım siteden çıkmadan taksi çağırmalarını istedim. Taksi 10 dakikaya gelince hemen bindim.

"Acıbadem hastanesi." Dedikten sonra adam sürmeye başladı. 20 dakikalık yolun sonunda hastaneye gelmiştim.

Çocukluğumun gençliğimin geçtiği hastaneye baktım. İçimden buruk bir gülümseme geçti. "İyileşeceğim." Dedikten sonra içeri yürüdüm.

Özel ve büyük bir hastaneydi babam her zaman en iyisi olmasını istemişti. Düşünceleri kafamdan temizleyerek doktorumun odasına yürüdüm kapıyı çaldıktan sonra "Giriniz." Sesi gelince içeri girdim.

Beni görünce sevindi Mehmet amcam. "Aa hoş geldin Nefesciğim buyur lütfen." Gösterdiği yere oturdum. "Her şeyden haberiniz vardır." Dedim yüzümü eğerek sanki ben yapmışım gibi utanıyordum.

"Evet Nefes bunu kaldırabilmene oldukça sevindim daha doğrusu böyle bir şey beklemiyordum ilerleme mi var acaba?" Dediğinde gülümsedi.

"Sana bir psikolog öneriyorum oraya gitmek sana iyi gelecek." "Umarım." "Hadi gel kontrol yapalım." Diyerek ayaklandı.

Bende peşinden kalktım yatağa yatırdı ardından tişörtümü sıyırdım ve düğmeleri takmasına izin verdim.

Düğmeleri takıp makineleri çalıştırdı en çok ürktüğüm ses ise kalbimin ritmini duyduğum makineydi ya bir o sesi duymazsam?

"Kalp atışların eskisine göre daha aktif yaşıtlarının kalbi gibi atmaya başlamış sanki?" "Öyle mi?" Dedim sevinçle.

"Birazcık öyle ama kalbini yormuşsun kalbindeki aritmenin içindeki bazlar diğer organlarına sıçramaması lazım biliyorsun Nefes."

"O yüzden biraz daha dikkat etmelisin heyecan, korku, adrenalin duygularını fazla kullanıpda kalbini yorma Nefesciğim neler olabileceğini ikimizde biliyoruz."

Düğmeleri yavaşça söktü. Bende göbeğimdeki yapışkanları mendil yardımıyla sildim.

"Sana daha fazla dozda ilaçlar vermem gerekecek." "Bu iyiye işaret mi?" "Arttırılan dozlar hiç bir zaman iyiye işaret değildir." "Ama sen mutluluk duygunu yaşamaya devam et sonucu ne olursa olsun tamam mı güzellik?" Dedi gülerken.

İlaçlarımı yazıp bir tanede kağıt uzattı "Gitmeni tavsiye ederim." "Teşekkür ederim Mehmet amca." Gülümseyip odadan çıktım.

Çocukluğumdan beri bana bakardı beni severdi ve hastalığım Türkiye de nadir olduğu için benimle ilgilenirdi.

Eczaneye uğrayıp ilaçlarımı aldım. Çantama yerleştirip yürümeye başladım. Bir kafenin içinde Berke'yi gördüm cam kenarına oturmuş sigarasını içiyordu başıyla selam verdi bana bende gülümsedim.

Berke ve Ege Uranın komutasında çalışanlardandı. Uran herkesi elinin altına almıştı herkes onun istediğini yapıyordu acaba daha önce birine aşık olmuş muydu? Sevmiş miydi? Kuzey daha önce uzun ilişkisi olduğunu söylememişti ama belki de vardır kim bilir?

Berke'yi gördüğüm kafenin önüne geri döndüm. Kafenin içine girip Berke'nin masasına oturdum Berke şaşırmış gözlerle bana baktı.

"Bir şeyler sormak istiyorum." "Evet." Dedi Uran kadar soğuk olmaya çalışarak. "Uranın daha önce aşık olduğu bir kız oldu mu?" Güldü "Niye merak ediyorsun yoksa sen?" "Yok hayır bir arkadaşım ondan hoşlanıyor açılması içi bilgi topluyorum." Diye bir yalan uydurdum.

Güldü "Evet oldu." Diyerek yüzümdeki gülümseme düştü. "Kime peki yani arkadaşım sorarsa diye." "Peri adında biriydi." "Yani nasıl aşık oldu arkadaşım biraz meraklı kusura bakma." Dedim.

"Şaka yapıyorum Nefes aşık olmadı hiç." Dediğinde gözlerini kaçırdı ardından devam etti. "Ki şuan sana karşı bir şeyler hissediyor."

"Bunu nerden biliyorsun?" Dediğimde kendinden emin bir şekilde cevap verdi. "Çünkü Uran bir tek bana anlatır." "Bana karşı mı sanmıyorum eğleniyor benimle." "Emin ol eğlenseydi Adaya o kadar zarar vermezdi."

"Sende benim ona inanmamı istiyorsun." "Bana kalırsa inanma kendin için iyiliğin için." "Ona karşı bir şeyler hissettiğini anlıyorum Nefes Uranda uzun bir aradan sonra ilk defa bir kızı mahvedecek kadar senden etkilendi."

Gözlerim dolmuştu. "Benimle oynuyor sanıyordum." "Belki de oynuyordur." "Bunları bana değil ona sormalısın Nefes."
"Sordum, cevap vermedi."

"Tehlike yaklaşıyor demek ki." Dedi ve masadan kalktı. Arkasından bakakaldım. Ardından masaya siyahlar içinde kumral saçları ile parlayan oldukça yakışıklı görünen Uran oturdu.

Kalbim yine hızlanmıştı derin nefesler aldım yine rahatladım. Gözlerinin içine baktım. "Berke'ye sorma, karşındayım." "Sorduğumda cevap vermedin." Dediğimde derin bir nefes aldı ve gözlerimin içine bakıp bir kelime söyledi. "Değerlisin." Dediğinde gözlerim büyümüştü.

"Benim için, değerlisin." Diye tekrarladı.  

SON NEFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin