3.Bölüm

1.1K 51 19
                                    

Serenay'ın ağzından :

Eve girdiğim an üst kata çıktım. Tabi diğerleri de peşimden... Üst katta 2 tane oda vardı. Diğerinden biraz büyük odayı göstererek
"Bu oda benimdir, tartışma istemiyorum" dedim.
Hilmicem de yandaki odayı göstererek "o zaman bu oda da benim"
Merve ve Murat "O zaman alt kattaki odalar da bizimdir." Dediler. Herkes kendi odasına yerleşti. 4 ümüz biraz vakit geçirdikten sonra telefonuma mesaj geldi. Hilmicem telefonuma çok yakın olduğu için ondan Telefonumu vermesini istedim. Hilmicem mesajı görünce bana tip tip bakmaya başladı.
Kimden: 05325557777 (sakın aramayın salladım)
Naber özledin mi beni fıstık
Mesajı görünce bende bembeyaz oldum. Merve telaşla "iyi misin" diye sordu. Ben de tüm gözlerin üstümde olmasından rahatsız olarak Merveyi odama sürükledim. Kimsenin bizi takip etmediğünden emin olup kapıyı kilitledim. Merveye hiçbir şey söylemeden tekefonumun ekranını gösterdim. Merve de "olamaz " diye mırıldandı. Uzun bir süre birbirimize baktık. Murat kapıyı çaldı
"Kızlaaar iyi misiniz bir şey mi oldu?" Dedi.
"Yok yok geliyoruz şimdi" diyip kapıyı açtım ve hiç bir şey olmamış gibi davrandım. Salona geçtik. Herkes birbirine tuhaf tuhaf bakmaya başladı. Ben ve Hilmicem de bu sessizlikten rahatsız olarak " Aaaaa. Saate bakın 11.53 olmuş bile." dedik aynı anda. Merve de başıyla onayladı. İyi geceler faslından sonra odama gidip kedili pijamalarımı giydim ve kendimi uykunun huzur veren kollarına bıraktım. Sabah uyandığımda farklı bir yerdeydim...
Hilmicem'in ağzından :
Sabah alarmımın rahatsız edici ve bir o kadar da gıcık sesiyle uyandım. Alarma birkaç kez vurmamla susması bir oldu. Pikeyi yere fırlattım ve mutfağa koştum. Tahmin ettiğim gibi kimse uyanmamıştı. Ee tabi benden başka hangi beyinsiz sabahın köründe uyanır ki. İş yok güç yok. Fakat benim kalkma nedenim önemli: Serenay'cığıma sürpriz kahvaltı hazırlayacağım. Dolaptan 2 adet yumurta çıkardım ve bir kaseye kırdım. Çatalla biraz karıştırdım sonra kalp şeklinde bir kalıp aldım. Yumurtayı içine boşalttıktan sonra pişirdim. Pişmesini beklerken portakal suyunu koydum. Hepsini ve bir gülü bir tepsiye koyduktan sonra merdivenlerden çıktım. Serenay'ın kapısını birkaç kez tıklattıktan sonra sabredemeyip içeriye daldım. Gördüğüm manzarayla elimdeki tepsiyi yere düşürmem bir oldu. Hemen " Muraaaaaaat" diye anırdım. E haliyle Merve de saçı dağınık bir şekilde "Ne oluyor yaa? Ne bağırıyorsun sabah sabah?" diye homurdanarak içeriye girdi. Hemen yatağa doğru koşturdu. Duvarda ketçap olduğunu umduğum bir madde ile"Serenay'ınız emin ellerde A" yazıyordu.
Serenay'ın ağzından :
Loş bir ışığın aydınlattığı sarı fakat rengi solmuş duvarlara sahip olan bir odanın içinde elim kolum bağlı bir şekilde eski askeri yeşil bir koltuğun üstünde uzanıyordum. Önümde camdan fakat kırılmış bir sehpa vardı. Sehpanın üstünde de bir not. Koltuk o kadar eskiydi ki ucu keskin bir yay döşemenin altından fırlamıştı. Ellerimdeki ipleri yay yardımıyla kestim. Sonra da ayaklarımdakileri. Notu açtım. Kan lekeleri ile dolu bir parşömen kağıdına koyu renkli bir kalem ile " Seni çok özledim prenses. -A- " yazıyordu. Kimdi bu A?Benden ne istiyordu? Tam o sırada odada "Kim bu A dediğini duyuyor gibiyim. Beni çok merak ediyorsan buradan çık ve en yakın arkadaşın Merve'ye sor. Tabi artık en yakın arkadaşın olarak kalacaksa...

Evett ekşın ekşın. Beğendiniz mi?? Bir kaç bölümden sonra neler olduğunu tam olarak anlayacaksınız. Bölümü percabethfan1 ile yazdık. Vote ve yorum atmayı unutmayın. Sizleri seviyorum.

Sen Misin İlacımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin