Bölüm 12

3.2K 124 4
                                    

Telefonumun müziği kulaklarımı doldurmaya başlayınca yerimde kıpırdandım. Yavaşça gözlerimi ovuşturup bacaklarımı sallanırdım. Telefona uzanarak önce arayan kişiye sonra saate bakarak açtım.

"Efendim ?"

"Sahile gelir misin ? Çok özledim."

Ses tonu kötüydü. Kalbim acimaya başlamıştı.

"Birseyin mi var ?"

Sessizlik. Derin nefes alışı çok güzeldi. Saatlerce bu sesi dinleyebilirdim.

"Sana ihtiyacım var."

"Tamam hemen geliyorum."

Telefonu kapatarak aceleyle kendi kıyafetlerimi giydim. Kapıyı açıp yavaşça aşağı indim. Bizimkiler uyuyordu. Ses yapıp uyandırmak istemiyorum. Kapıyı açıp dışarı çıktım.

Koşarak sahile ilerledim. Rüzgar saçlarımı oksuyordu. Koşmayı bu yüzden çok seviyordum. Durup nefesimi kontrol etmeye başladım. Çınar'ı gorunce hemen yanına gittim. Çınar beni gorunce ayağa kalkıp bana sarıldı.

"D-deniz çok kötüyüm."

Sesi titremisti ve ağlıyordu. Yavaşça çökünce bende coktum. Kafasını göğsüme bastırıp sıkıca sarıldım. Ağladığını ilk defa görüyordum. Keşke görmeseydim. İyice yere oturup rahat etmesini sağladım. Elleri titriyordu. Ellerimizi birbirine kenetledim. Bende ağlamaya başlamıştım. Kolumla gözyaşımı silip sıkıca sarıldım.

Kaç dakika bu pozisyonda kaldık bilmiyorum ama Çınar yavaşça yerinde dogrularak bana baktı. Akan gözyaşımı baş parmağıyla silip burnumu öptü. Bu haldeyken bile beni düşünmesi çok acayip bir duyguydu.

Bende akan gözyaşını baş parmağımla silip burnunu öptüm. Acı bir şekilde gülümseyerek derin bir nefes aldı.

"Anlat bakalım."

Hüzünlü bir şekilde bana bakınca gözlerimi kapatıp başka yere baktım.

"Kardeşim."

Bakislarimi ona çevirip kaslarımı kaldırdım.

"Ölüyor."

"Ne diyorsun sen ?"

"Deniz hastalık ilerliyor. Kemik kanseri. O ölüyor ve elimden hiçbir şey gelmiyor. Sikicem."

Sinirle ayağa kalkıp saçlarını tutmaya başladı. Ayağa kalkarak Çınar'ı izlemeye başladım.

"Onun yerinde ben olmalıydım."

"Salak salak konuşma."

"O çok masum. Siktiğimin dünyasında ne zamanlar iyiler kazanacak. Deniz o ölemez. Canım yanıyor lan. Hergün gözümün önünde eriyor ve benim elimden birşey gelmiyor. Canım yanıyor lan canım."

Gozyaslarimi silerek Çınar'a doğru ilerledim.

"Gecicek. İyileşecek."

"Hayır bana yalan söyleme. İyileşmeyecek. Ölücek."

"Çınar böyle düşün-"

"Deniz lütfen. Bana doğruları söyle. Ölmeden önce isteği var."

"Ne istiyor ?"

"Seninle tanışmak istiyor. Simdi hastaneye gidelim."

Benimle mi tanışmak istiyordu ? Benimle tanışmak istemesi beni mutlu etmişti. Ama ölmeden önce son isteği olması sinirimi bozuyordu. Çınar'ın arabasına binip hastaneye ilerledik.

Çok hızlı sürüyordu. Emniyet kemerini tutup derin nefesler almaya çalışıyordum.

"Çınar yavaş sür."

Baş BelasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin