Bölüm 54

1.5K 57 2
                                    

Okan'a bakarak burnumu çektim.

"Doğruyu söyle." titreyen sesime engel olamamıştım. Hamilelikte ikinci ayım olmasına rağmen on kilo almış gibi hissediyordum. Veya bana öyle geliyordu.

Okan sıkıntıdan yanaklarını sisirdi ve kafasını duvara vurdu.

"Meleğim. Sen. Harika. Gözüküyorsun !" dedi her kelimeyi bastırarak.

Derin bir nefes alarak aynada kendime baktım. Nefesimi içime çekerek pantolomun düğmesini kapatmaya çalıştım ama olmadı. Okan gülerek yanıma geldi ve ellerimi çekti.

"Çek karnını içine." diyerek düğmeyi tuttu. Karnımı içime çekerek ona baktım. Biraz zorlansa da düğmeyi kapatmayı başarmıştı.

"Bak ,bir de kilo aldım diyorsun." diyerek uzunca alnımı öptü.

Bugün Çınar'ın babasıyla işi olduğu için Okan ve Umut bize gelmişti. Eylül ve Merve de birazdan burada olurlardı.

"Hadi karnını doyuralım." diyerek belimden tuttu ve odadan çıktık. Yavaşça merdivenlerden inerek mutfağa ilerledim. Umut bizi gorunce gülümseyerek karnıma eğildi. Kulağını karnıma dayıyarak "Benim amcacım nasılmış bugün ?" dediğinde somurtarak kafasına vurdum.

İnsan ilk önce beni sorar.

"Sakın sesini çıkarma ikimizi de öldürür." diyen Okan'ı takmayarak kahvaltımı etmeye başladım.

****

Sıkıntıdan patlamak üzereydim. Diğerlerine de baktığımda hepsi benim gibiydi. Eylül'e bakarak derin bir iç çektim. Benim güzel meleğim uyumustu.

"Basketbol falan mı oynasak ?" diyen Umut'a bakarak gülümsedim.

"Deniz hariç herkes oynayabilir." Okan'a en sert bakışlarımı atarak ayağa kalktım ve tam önünde durdum.

"O niye ?"

Okan kaşları ile karnımı gösterince iyice sinirlenmistim.

"Hayır ,yani ben sizi anlamıyorum. Hamile olan bayanlar hiçbirşey yapamazlar mı ? Aaa sen gülme bebek falan çıkar ,ay sen kaldırma düşer bebek ,ay sen şunu oynama birşey olur. Ya ne anneler var hamileyken bile ağırlık kaldırıyor. Benim bir top oynamam mı sana batıyor ?!"

Üçü de ağzı açık bana bakıyordu. Okan gözlerini büyüterek kaşlarını çattı. Biraz sert çıkmış olabilirdim ama bende bunalmaya başlamıştım. Hergun evde otur otur biryerlerim büyüyordu sonra onların başlarının etini yiyordum.

"B-ben ,dicek birşey bulamıyorum. Şuanda ebem bile ağlıyor olabilir." Umut kekeleyerek bana bakmaya devam etti. Benden biranda böyle bir tepki beklemiyordu.

"Tamam." diyerek ayağa kalktı Okan.
Umut'a bakarak "Çınar ağzımızı burnumuzu dağıtabilir." diye söylendi ve dışarı çıktı. Bende sıkıca giyinerek bahçeye çıktım.

Okan topu sektirerek yerden yuvarladı ve yavaşça bana gönderdi.
Gözlerimi devirerek "Okan ,ciddi misin ?"

Yerdeki topu alarak sektirdim ve potaya attım. Tabi isabet olmadı.

"Yenge saygım sonsuz sana. Al bir daha dene." diyerek topu yavaşça bana yolladı. Gülme isteğimi bastırarak tekrar topu attım. Ve işte harika. Top potadan girerek yerde defalarca sekti.

"Tamam yeter bu kadar." diyen Okan'a bakışlarımı yollayarak topa ilerledim. Tabi ben topu alamadan Okan beni kucağına alarak evin içine soktu.

Merve gülümseyerek kapıyı açtı. Beni koltuğa oturtarak dizlerinin üstünde eğildi ve ellerimi tuttu. Masum bakışlarımı Okan'a yollayarak gözlerinin içine baktım.

"Sana birşey olmasından korktuğum için izin vermiyorum." diyerek önce ellerimi sonra da karnımı öptü. Kıkırdayarak koltuğa uzandım.

Merve ustumu örtünce mayışmaya başlamıştım. Bir de Okan'ın sesi her konuşunca ninni gibi geldiği için gözlerimi kapattım ve uyumaya başladım.

OKAN

Derin bir nefes alarak Umut'a baktım. Kızımı öpüyor ,mıncırıyordu. Tabi benim kızım da sevinçle çığlık atarak ona karşılık veriyordu. Aynı annesi kılıklı. Gülerek Merve'nin saçlarını öptüm.

"Ya Okan bir dur." Merve huzursuzca kıpırdanarak karnıma vurdum.

"Öpsen bir dert ,öpmesen bir dert arkadaş." diyerek koltuktan kalktım. Tabi Merve kafasını çarparak bana küfür etmeye başladı. Onu takmayarak Deniz'in yanına ilerledim. Onun bu zamanlarda kendine ve yeğenime dikkat etmesini çok önemsiyordum. Ona birşey olucak diye deli gibi korkuyordum.

Ben şunu farkettim de Merve de böyle korkmamıştım.

Tabi geçmişte yaşananlar aklıma gelince Merve'ye karşı bir öfke doluyordu içime. Kızıma bakınca bu öfke geçiyordu. Ama gene de kalbimde iyileşmeyen yaralar vardı.

Dikkatlice Deniz'i kucağıma alarak odasına çıkardım. Yatağa yavaşça koyunca hafifçe inleyerek ters döndü. Gülerek ustunu sıkıca örttüm. Yanına oturarak bir müddet onu izledim.

Bazı zamanlar geçmiş yılları gerçekten özlüyordum. Deniz gibi bir kardeşim olduğu için de çok sanşlıydım. Sanırım bana Allah'ın verdiği en güzel hediyelerden biriydi.

Derin bir nefes alarak kardeşimin alnını öptüm ve odadan çıktım. Umut'un kucağından kızımı alarak yere oturdum. Bana dikkatlice bakması gülme isteği uyandırmıştı. Çığlık atarak küçük elleriyle göğsüme vurdu.

"Bak ,bak. İlerleyen senelerde sevgililerine de böyle vur kız."

Tip tip Umut'a bakarak gözlerimi devirdim. Kızımı şimdiden başka bir erkekle düşünmek beni çıldırtıyordu. Yok ben çocuğumu dışarı çıkarmazdım.

"Babacım. Güzel meleğim." diyerek kokusunu içime çektim. Eylül bana gülümseyerek küçük elleri ile yanağımı okşayınca gulerek o ellerini öptüm.

Başını göğsüme koyarak kendi elleri ile oynamaya başladı. Sırtını sıvazlayarak Merve'ye baktım. Dikkatlice bizi izliyordu. Gözlerimiz birleşince bana gulumsedi. Kadınıma gülümseyerek meleğime geri döndüm.

Kendince birşey söylüyordu.
Umut kucağımdan alarak onlara baktım. Eylül Umut'a bakarak kendi dilince birşey anlatıyordu.

"Evet amcacım. Sonra ne olmuş ? Hadi kız ! Doğru söyle. Vay şu işe." diyince kahkaha atarak ikisini izlemeye başladım. Umut gerçekten çocuklar ile çok iyi anlaşıyordu.

Eylül küçük yumruğunu Umut'un gözüne vurunca Umut ,inleyerek kızımı annesine verdi.

"Gözümü yardı lan ! Manyak karı."

"Umut !" diye uyarınca susarak yerine sindi ve gözünü ovuşturdu. Merve kafasını göğsüme koyarak derin bir iç çekti. Başını öptüm ve ikisini izlemeye başladım.

"Ben çok dışlanıyorum." Umut bacak bacak üstüne atarak pencereye baktı.

"Niyeymiş ?" diye sordu Merve. Umut heyecanla dönerek gözlerini devirerek bizi süzdü.

"Kısacası siz evli ,mutlu ve bir de çocuğunuz var. Ben hala böyle. Miray'ın okulu bitsin kaçıralım abi. Vallaha dayanamıyorum."

"Yavaş gel oğlum." diyerek güldüm. Umut gülerek tekrar eski haline döndü.

"Galiba sizle takıla takıla yaşlanıyorum." deyince yanımdaki yastığı kafasına atarak ona baktım. Umut diğer gözünü tutarak inledi.

"Niye sonra Eylül böyle yapıyor ? Al cani babasından görüyor herşeyi." dedi ve bana baktı. Tam ayağa kalkacağım sırada Umut koşarak yukarı çıktı.

Onu şimdi düşünecek bir halde değildim. Tekrar koltuğa sinerek Merve'nin saçlarıyla oynadım.

Baş BelasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin