Resmi bitirdikten sonra pastaneye gitti, Leyla'nın işleri yogun oldugu için ona yardım etmeye başladı.Müşteriler bu gün oldukca fazlaydı kimileri çay istiyor,kimileri kahve,kimileri pasta.. Hepsine ayrı ayrı yetişmeye çalıştı,yorucu ve zahmetli bir işti.Gerçi insanın, sevmedigi işi yapmak yorucu gelir.Beren'de pastanede sadece birşeyler yiyip içmeyi seviyordu. Yinede ablasına yardım etmek zorundaydı, onu bu halde bırakamazdı.Yorgunluk içinde su içmeye çalışırken birisi kolundan tuttu,Beren aşırı korkmuş ve şaşırmışa benziyordu.Kolundan tutan kişiye uzun uzun baktı bu yaşlı dedeyi hatırlamıyordu.
-Beren ben Ali deden eski evinizde komşunuzdum hatırladınmı?
-Hayır ben...
Ablası Leyla, sözünün bitirmesine izin vermeden araya girdi;
-Ali dedecigim, Beren bagzı durumlardan dolayi seni hatırlayamaz.Otur sen ben çay getireyim.
-Yok kızım benim çok işim var anca giderim.Buralara yolum düştüde görmüşken selam vereyim dedim.Hadi görüşürüz.
-Görüşürüz Ali dede.
-Abla ne eski evi,bizim başka evimiz mi var?
-Şeyyy.. Beren bak sen hamileydin ve sevgilin seni öylece terk etmişti,bu yüzden herkez senin hakkında konuşmaya başladı, sende bu durumdan sıkılıp taşınmak istedigini söyledin. Bizde bu yüzden taşındık.
-Anladım abla
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARmAŞIK
Mystery / ThrillerBirbirini çok seven iki dedektifin başına ne gelebilirki? İnsan hatırlamadığı birisini hala sevebilirmi? Yüzünü bile bilmeden sıcaklığını hissede bilirmi? Şimdi bu kitapta dedektif olmaya karar veren iki aşığın başına gelenleri okuyacaksınız....