BAHADIR
Gözlerimi açtığım da kollarımda ki minik bedene baktım.Uyuyunca nasıl bu kadar güzel ve masum olabiliyordu.Onu bir ömür böyle seyredebilmeyi diledim.Ne çok acı çekmiştim.Onun yokluğu günden güne öldürmüştü.En çok ona kızdım ama o nasıl başardıysa tüm kızgınlığımı alıp götürdü.Bundan pişman mıydım asla ben bu anı yıllarca bekledim.Bu kadar uyku yeterdi.Uyandıralım küçük prensesi.Elimle omuzlarını okşadım.
''Prenses uyanma vakti yoksa öpücüğü mü bekliyorsun uyanmak için ? dedim sırıtarak uyanmıştı ama ses çıkarmıyordu.Başını boynuma gömdü.
''H-hayır uyandım ki ben '' dedi boğuk sesle sırıtmam büyüdü.
''Neden boynuma yapıştın acaba ? ''dedim ve cevap yok
''Beren sorun ne pişman mısın yoksa ''dedim en son isteyeceğim şeydi pişman olması.Yüzünü boynumdan kaldırıp gözlerime baktı.
''Hayır değilim ''dedi net bir sesle sorun neydi o zaman gözlerini kaçırmaya başladı
''Sorun ne neden yüzüme bakmıyorsun?''dedim
''Utanıyorum işte sen de uzatma artık ''dedi ve çarşafı tamamen üzerine çekti.Utanıyordu dün gece için dudaklarım yukarı kıvrıldı.
''Çıplak olduğun için mi yoksa dün gece sabaha kadar '' devam edemeden sözümü kesip omzuna yumruk geçirdi.
''Ya sen ne edepsizsin böyle ''dedi kahkaha atmaya başladım.
''Ben sana doyamıyorum ne yapayım elimde olsa günlerce çıkartmam seni bu yataktan ''dedim sırıtarak kıp kırmızı olduğuna eminim.
''Bahadır gerçekten gıcıksın inadıma yapıyorsun ya ''deyip yataktan kalktı ve banyoya yöneldi.Hızlıca peşinden gidip kucağıma aldım.Çığlık attı.
''Ne yapıyorsun bırak beni bahadır '' dedi sinirle
''Benim minik prensesim küsmüş mü bana ''Dedim
''Bahadır bırak banyo yapacağım ben ''dedi
''Birlikte banyo fikri kulağa hoş geliyor ''dedim çapkınca sırıtarak
''N-ne hayır ''dedi ve itirazlarına kulak asmadan banyoya girip küveti doldurdum.O kadar masum ki onu sinir etmek fobim haline gelmişti.Güzelce yıkadım küçük kadınımı bu hayal gibiydi.Gerçek hayata hiç dönmesek böyle kalsak keşke
EBRU
Pusatın odasının kapısını açtığım da içeride yoktu.Banyo da olabileceği fikri aklıma geldiğin de hızlıca banyoya yöneldim.Belki de onu tam istediğim gibi bulurdum.Onu çok özlemiştim.
''Pusat oradamısın '' deyip kapıyı tıklattım ses yoktu içeri girmeye karar verdim.
EMİLYDEN
''Pusat Ebrunun sesi değil miydi o ? ''dedim aniden kalkarak
''Evet ne işi var burada anlaşılan yalanımıza inanmadı '' dedi
''Ne yapacağız Pusat ayak sesleri geliyor buraya gelir şimdi ''dedim panikle
''Sakin ol düşünüyorum ''dedi Pusat ve kapının kolu aşağı indi hayır gözlerimi kapatmıştım ne diyecektik şimdi of Pusat
''Sen ne yapıyorsun burada ? ''dedi Ebru yavaşça gözlerimi açmıştım.
''Anlamadım ''dedim
''Neden gözlerin kapalı kızım hasta mısın ? ''dedi neden kızmamıştı.Pusat yoktu neredeydi peki
''Ş-şey ben gözlerimi dinlendiriyordum bir nevi yoga ''dedim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
P.U.S.A.T
Teen Fiction-Benim hesabımdan ablam tarafından yazılmış olan hikâyedir- Her şey Amerikalı Emily'in ülkesinden Türkiye'ye gelmesiyle kendisini büyük bir aşk hikâyesinin içinde bulmasıyla başlar.. © TÜM HAKLARI ŞAHSIMA AİTTİR. HERHÂNGİ BİR KOPYALANMA DURUMUNDA YA...