İçimi Titreten Koku,

203 21 5
                                    

Annem babama sakin olması için elini tutmuş bir şeyler söylüyordu.Bu kadın neden her zaman babamı haklı bulmak zorunda?Birazda beni açımdan düşünemez mi?Düşünmeyi deneyemez mi?Babam tepkisizce dışarıyı izlemeye devam ettikten sonra bana döndü ve konuşmaya başladı.Şimdi daha sakin görünüyordu.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun?Kendince bana ders vermeye felan mı?"

Eski ses tonu geri dönmüştü ama ben bu tonu hiç sevmiyordum kısık ve aynı zamanda etkileyici.Ama bu ses tonunda heyecan yoktu.Şöyle bağırsa felan diye düşünürken babamın benle ilgilenmesini içten içe istediğimin farkındaydım.Benimle ilgilensin benim yüzümden ses tonu yükselsin istiyordum.

"Sen kimsin ki ben senin için hayatımın yönünü değiştireyim?18 yaşındayım ve ne yapmam gerektiğini biliyorum."

"Bak Alya ha etkeni ben oluyum ha başka biri Karen Başar'la görüşmiceksin.Bizim en büyük riskimizle görüşemezsin kıyasıya rekabete girdiğim holdingin varisiyle görüşmiceksin.Onu öpemezsin,sarılamazsın."

Kesin ve emir verir bir şekilde konuşması beni daha da çok çıldırttı.Demek Karen'in birden ortadan kaybolmasının nedeni buydu.Adamın tek düşündüğü şey şirketi ve çıkarlarıydı ama kusura bakmasın ben onu hayatıma girecek insanları değiştirecek kadar sevmiyordum heleki sevdiğim adamdan vazgeçek kadar hiç değil.Arda Bey'in zor zamanlar geçirdiğini duyuyordum demek bunun nedeni Karen ve Bira fabrikalarının beraberinde gelen holdingleriydi.

"Kes artık.Durdur şu arabayı."

Babam yine tepkisizdi ve sakin bu adam çok sinir bozucu.Artık  sınırlarımı zorluyordu.Şoföre onay vermesiyle araba durdu.Onun söylediklerini dinlemiyecektim onu dinleyeceğimi düşünemezdi.Şimdi her şey bir bir çözülüyordu.Sokak ıssız ve karanlıktı.Yoldan tek tük araba geçiyordu.Yola doğru yürüdüm.Yolun ortasından gidiyordum.Beyaz çizgiyi takip ederek ilerliyordum.Karanlıktan dolayı nefesim daralıyordu.Kafamı kaldırdım ve gökyüzündeki yıldızları izleyerek ilerliyordum.Arkamdan bir ışık geldi.Büyük ihtimalle bir arabadır umursamadım sonuçta yolda yer vardı sağdan geçsin soldan geçsin.Geçsin işte bir yerden.Derin bir soluk aldıktan sonra umursamadan yürümeye devam ettim.Araba durmuştu büyük ihtimalle ilerlemiyordu ışıkta bir oynamada olmuyordu.Yanıma birinin geldiğini hissettim bu Karen'di onun kokusuydu nerede olsa tanırım bu kokuyu kokuyu içime çektikten sonra ona dönüp baktım o da bana bakıyordu aynı zamanda da yürümeye devam ediyorduk.Elimden tuttu ve birlikte yıldızlara bakıp,ilerliyorduk.İşte bu mutluluktu babamın söylediklerine kulak asmicaktım.Şimdi nefesimde daralmıyordu yine karanlık korkum onunla birlikte yine geçiyordu.O bana verilen bir mucizeydi.

"Neden ağlıyorsun?"

Ona şaşkın gözlerle bakıyordum ben şuanda ağlıyor muydum?Gözlerimi kontrol ettim evet ıslaktı.Bana doğru döndü ve ıslak kirpiklerimi sildi.

"Anlatmak ister misin?"

"Hayır,sana sarılabilir miyim?"

Bana sımsıkı sarıldı bende ona sarıldım.Böyle bekliyorduk gözlerimi sımsıkı kapattım ve daha sıkı sarıldım.Yüzümü onun yüzüne doğru çevirdi.

"Anlatmak istersen ben her zaman burada olucam."

Elimi tuttu ve ışığa doğru yürümeye başladık.Yani arabaya doğru arabanın önünde geldik kapıyı açtı ve arabaya bindim."

Benim burada olduğumu nerden biliyordun?

"Baban bizi görmüş bende takip etmek istedim ilk başlarda araba gözden kayboldu ama bulmam zor olmadı."

"Sana bir şey söyledi mi?"

"Kızımdan uzak dur."dedi.

Tamamen ona doğru döndüm."Sen ne dedin??"

"Tamam efendim nasıl isterseniz,dedim."

Şuan nasıl davranacağımı bilmiyorum sadece mal mal Karen'in suratına bakıyordum.

"Şaka yaptım tabikide;özür dilerim ama hiç niyetim yok."dedim.

Konuşurken aynı zamanda da bana bakıp bakıp dalga geçermiş gibi gülüyordu.

"Niye gülüyorsun?"

Onun uzun uzun gülmesi beni de istemsizce güldürüyordu.

"Yüz ifadeni görmeliydin.Böyleydi."

Taklidimi yapıyor ve ardından yine uzun uzun gülüyordu.

"Öff çok pisliksin."

"Seni güldürebilen bir pisliğim.Ne yapmak istersin?"

"Bilmem zillere basıp kaçsak mı?"

Bunu söylerken gözlerimi kısmış gizemli bir şekilde söylüyordum.Cümleme devam ettim:

"Bilmiyorum."

"O zaman şöyle söyliyim a)Gökdelenin çatı katına çıkıp bağırmak.b)Arabayla hız yapmak."

c)şıkkını söylemesine izin vermedim çünkü giddikçe tehlike artıyordu.Gülüyordum,çünkü bunlar benim yaptığım şeylerdi hatta bir defasında motorla hız yaparken kaza yapmıştım neyseki önlemlerimin sayesinde ucuz atlatılan bir kazaydı.

"Hmm sen ciddisin galiba o zaman a şıkkı diyorum."

"Peki o zaman gidelim."Karen son ses müzik açtı ve eşlik ediyorduk.Müzklerin hepsi sanki bana sorulup kaydedilmiş gibiydi.Hepsi de favori müziklerim.Gökdelenin önüne geldik.Çatıya çıkmak için asansöre bindik.Çılgıncaydı ama çılgın olan her şey tamda bana göreydi böyle şeyleri yapmayalı uzun zaman oluyordu.Karen bana bakıyordu ben de ona birbirimize delirmiş olmalıyız der gibi bakıyorduk asansör durdu.Ve iki merdiven kadar bir şey çıktık.Gerçekten manzara çok güzel görünüyordu.

"Hadi istediğin gibi bağır."

Ona tamam anlamında başımı salladım.

"Karen'i seviyoruuummm.Çoookkk seviyorumm."

Bağırmaya devam ediyordum Karen beni izledikten sonra bana döndü ve beni öpmeye başladı karşılık verdim bu hayatımda yaşadığım en güzel gündü sanırım evet yine aynı şey oluyordu o kokuyla birlikte içime üşüme ve titreme hissi geliyordu tekrar oluyordu...

İlk BakıştaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin