Okula gitmem gerekiyor çünkü proje teslim tarihi bugün.Eylül'e haber verdim.Birlikte bir uğrayacağız.En son okula geldiğimde tuvalette pelin ağırlamıştım.Bahçeye doğru ilerledik.Bahçede kenara çekilmiş birinin kitap okuduğunu gördüm.Allah Allah kim üniversite bahçesinde oturup kitap okur ki?Yüzünü görmeye çabalıyordum....kafasını kaldırdı bu market çocuk yani soğukkanlı ilerledim ve masalardan birine oturdum,o da kitabını okumaya devam etti.Hangi çeşit bir insan okulda oturup kitap okur ki?Olsun ama gözlükleriyle çok şirin duruyor.Acaba hangi tür kitapları okumayı seviyor?
"Alya gitmiyor muyuz?""Eylül bu çocuk çok gizemli durmuyor mu?"
"Evet öyle baksana şu tipe.Sanki böyle çok eğlenceli biri ama kendini saklıyomuş gibi."
"Hep bizim okulda mıydı?""Bilmiyorum hiç görmedim ama öğrenebilirim."
Dedi ve gitti.Bense ne okuduğunu anlamaya çalışıyordum.Elimi çeneme dayamış onu izliyordum.Neden merak ediyorum ki?Eylül'ün elinde birkaç kağıt vardı...
"Elimde ne var biliyor musun?"
"Bilmiyorum?"
"Onun bilgileri.Biraz Deniz'i ziyaret ettim.Ve kayıt bilgilerinin olduğu kağıtları aldım"
"Eylül sen tam bir dahisin!"
"Öhöm öhöm tabikide deyip devam etti ukalalık yapmasa olmaz.
"İsmi Karen bizimle yaşıt ve bizim bölümün birincisi babası İzmir'in en zengin ailesinden buraya İstanbul'dan yeni taşınmışlar,bir sürü bira fabrikaları var."
İsmi Karen mi?Karen.Çok güzel bir isim soğukkanlının ismini artık öğrenmiştim.Karen."Hmm tamam da biz niye bu çocuğu araştırıyoruz?"İç sesim konuşuyordu..ahh yapma Alya merak ediyorsun işte.Hemde deli gibi.
"Her şey Alya'm için"derken gıcık gıcık sırıtıyordu.
"Saçmalama Eylül."derken içten olduğumu sanmıyorum."Benim gitmem gerekiyor kardeşimin okuluna uğramam gerek sen gelmiyor musun?"
"Sen git ben birazdan kalkarım"
Soğukkanlının kalkmasını bekledim...hayır Karen'in ismini artık öğrenmiştim ama ona soğukkanlı diye seslenmek hoşuma gidiyordu.ve işte kalkıyor onu takip etmekte kararlıyım içimde sönmeyen bir merak var.Bu çocuğu çözmek istiyorum.O gizli bir kutu gibi ama içi boş değil mücevherlerle dolu gizli bir kutu.Ve onun kilidini ben açmak istiyorum.Neden bilmiyorum ama istiyorum işte.Onu takip edip nerelere gidiyor bir gününü nasıl geçiriyor öğrenmek istedim.İnşallah yakalanmam,Berke saolsun bu konulara deneyimliyim ve evet takip başlasın.Onu takip etmeye başladım yaklaşık bi 10-20 dakikadır takipteyim.ve köşeyi döndü ilerliyor gizemli hareketlerle arabanın arkasına eğildim tekrar sağa döndü bende hızlı adımlarla ilerledim ve tam dönecektim ki karşımda bana bakıyor yerin dibine girmek istedim.Nasıl fark etti ki?
"Beni neden takip ediyorsun?"
Kendini gülmemek için zor tutuyormuş gibiydi."Seni takip ettiğimi kim söyledi?Bende bu yönde başka bir yere gidiyordum"
Bence gayet iyi konuştum.İddialıydı bir kere."Beni araştırma ve takip etme en sevmediğim şeyler."
Yine gülmemek için kendini zor tutuyor gibi ama çok güzel bakıyor gözlerinin gülmesini engelleyemez."Seni takip eden falan yok."
"Peki sen hep kambur ve duvarların arkasından görünmemek için eğik bir şekilde mi yürürsün?"
Sinirden gözlerimin yandığını hissediyordum..Nasıl anladı ki?Nasıl anlamasın?Gerçekten öyle yürüyordum normal yürüsem bişey olmazdı yada dizilerdeki gibi saklanarak ve esrarengiz bir şekilde.Anlaşılan Berke'de yaptığım antremanlar bir işe yaramamış.Şuanda yüzümün kıpkırmızı olduğuna eminim..telefonum çaldı ve arayan Alperen ne istiyor? Olsun kurtarıcım oldu.
"Alo efendim Alperen?"
"Alya Eylül'ün nerede olduğunu biliyor musun?"
"Tamam geliyorum ama şu anda halletmem gereken bir mesele var.Birisi tutturmuş onu takip ettiğimi iddia ediyor.Hadi Alperen sende söyle buluşacağımızın yerin bu tarafta olduğunu"
"Ne diyorsun Alya sen iyi misin?"
"Duydun mu o tarafta dedi hı duydun mu?Dudağımı büzdüm ve seni niye takip ediceksem?"dedim.Bunu söylerken dudağımı kıvırmış ukala bir şekilde söylüyordum ve Alperenle konuşarak yürümeye başladım.
"Hıhı.Geliyorum geciktim kusura bakma hemen geliyorum."
Dedim ve telefonu kapattım.Arkama baksam mı acaba ikna oldu mu?Bunu anlamak için mimiklerine bakmalıydım ve gülüyor hemde bayaa gülüyor.Kahretsin.
...Her neyse hızlı hızlı ilerledim ve bayağı bir ilerldikten sonra Alperen 'i tekrar aradım.Eylül'le Alperen 'in arası iyi kankalar yani.
"Sen neden Eylül'ü soruyorsun?"
"Arıyorum cevaplamıyor bende bir şey mi var dedim."
"Dur birde ben arıyım..."
"Arıyorum benim aramalarıma da çıkmıyor.Kardeşinin okuluna gidecekti"
"Neyse hadi görüşürüz."
" Görüşürüz."
Alperen'den pek haz etmiyorum ama Eylül'le araları fena değil her neyse de ben neredeyim?Ben bu tarafları hiç bilmem ki.Eylül beni aradı telefonu açtım ve:
"Neredesin Eylül sen?""Alya ben bizim evdeyim de sen neredesin?"
"Bilmediğim bir yerde cafe gördüm orada bir şeyler içip konum atıcam gel de beni al."
"Tmm geliyorum."
Kahvemi içip Eylül'ü beklemeye başladım en sonunda geldi.Olan biteni anlattım.
Benimle kahkahalarının arasında dalga geçti."Eylül neden size doğru sürüyorsun?"
"Birazdan görürsün."
Eve girdik ve büyük bir sürprizle karşılaştım.Bütün arkadaşlarım buradaydı İstabul'da ki kuzenlerimin hepsi.Çook mutluydum.Doğum günümde bütün sevdiklerimle beraberdim Eylül'e sarıldım ve böyle bir sürpriz yaptığı için teşekkür ettim.Doğa pastayı getirdi,pastayı üfledim.Hepsine teker teker sarıldım ve gece geç saatlere kadar şarkı söyleyip dans ettik.Okuldakilerde burdaydı.Ve Alperen'de:
"Kulağıma eğildi ve iyiki doğdun uyuz"dedi.Evet ona karşı uyuzdum hemde bayaa.azıcık fazla kaçırmışım galiba beynim yerinde değildi.Kafamda doğum günü şapkam boynumda püskülüm ağzımda düdüğüm kuzenlerimle birlikte şarkı söyleyerek eve doğru gidiyorduk.Eylüllerde kalacaktık ama annesi ve babası kızlarını ziyarete gelmişler kesin kapıcı haber verdi varya adi adam.Karşımdan Karen'in geldiğini gördüm.Kafasında doğum günü şapkası ve ağzında düdüğü vardı çalıp çalıp duruyordu.Karşımdaki evin kapısını açmaya çalışıyor.Çok mu sarhoş yoksa gerçekten karşımda mı oturuyor?Yoksa ben mi çok sarhoşum?O beni görünce yüz mimikleri 1 gram değişmemişti ama ben şok olmuştum birde aynı gün mü doğmuştuk bunları düşünürken kanepede sızmışım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Bakışta
Fiksi RemajaAlya anlatıyor: Karen benim en büyük şansım şu dünyada karşıma çıktığı için her dakika şükrediyorum onun yanında hiç bir korkum beni esir alamıyor çünkü ben zaten Karen'in kokusunun esiri oluyorum.Karanlık korkum sadece onun yanında geçiyor ve sad...