14. BÖLÜM

1.3K 49 21
                                    

Bölüm Şarkısı: Ellie Goulding- Love Me Like You Do

MULTİMEDYADA DEMİR...

VEEEEE YOĞUN İSTEK ÜZERİNEEEE

DEMİR'DEN...

Yıllar sonra yine aynı şehirdeyiz. Onu görünce bir kez daha anladım ne kadar özlediğimi. Anılarımız canlandı gözümde. İlk tanışmamız, kavgalarımız, mutlu anlarımız, her şey...

Bir sürprizle geri döndü. İlk gördüğüm an yaşadığım şaşkınlık, mutluluk... Sonrasında yaşadığım üzüntü... Onu, Masal'ı benim, bizim kızımız sanmıştım. Fakat maalesef ki değilmiş... Ona bizim seçtiğimiz ismi vermiş. O kadar çok isterdim ki onun bizim kızımız olmasını... Beraber oyunlar oynamayı, onu başkalarından kıskanmayı, bana baba demesini...

Bir hata... İnsanın tüm hayatını değiştirir mi? Benim değiştirdi. Benim bir gecede hayatım değişti. Bir hata ile... Hatırlamadığım, hatırlayamadığım bir hata ile...

O gece Esra eve gelmeseydi, ben o kadar içmeseydim belki de şuan bu halde olmazdık. Belki de Masal bizin kızımız olacaktı... Çok mutlu bir aile olacaktık... Kim bilir?

Yıllarca bunun acısını çektim... Şimdi bir bebeğim olacak, ama sevdiğim kadından değil... Evleneceğim... Sevdiğim kadınla değil...

Hayal ederdik hep... Mutlu bir evlilik, tatlı çocuklar... Belki gerçekleşti; ama farklı insanlarla...

Artık daha mutlu, daha huzurluyum. Hiç değilse artık daha yakınız. Aynı şehirde, aynı şirketteyiz ve gözümün önünde. Yurtdışındayken neler yaptığını o kadar merak ediyordum ki... Kızının babasını, onu benden daha çok sevip sevmediğini, daha bir sürü şey...

O olayın yaşandığı günden sonra kaç kere evlerine gittim. Kaç kere kapılarına dayandım konuşmak için. Ama o benimle konuşmak istemedi. Sonra da gizlice kaçıp gitti buralardan. Nereye gittiğini bilmiyordum. Kendimi eve kapattım. Sadece içiyordum. İçip tüm olanları unutmak istiyordum. Ailem, arkadaşlarım... Her gün kapıya geldiler. Hiçbiriyle konuşmadım. Herkes, her şey bana onu hatırlatıyordu.

Bir gün abisi geldi. Arya'dan uzak durmamı, onun böyle daha mutlu olduğunu ve buna benzer bir sürü şey söyledi ve gitti. Düşündüm... Haklıydı. Benim yaptığım hatayı o çekmemeliydi. En azından birimiz mutlu olmalıydı. Bu seferde kendimi işlere verdim. Aralıksız çalıştım. Böylece onu sadece geceleri düşündüm. Onun hayaline sarılıp uyudum. Resimleriyle donattım odamı. Her yerde o vardı ve ben böyle mutluydum...

Bu akşam onlara yemeğe davetliyiz. Şimdi akşam için hazırlanıyorum. Çok heyecanlıyım. Bunun nedenini ben de bilmiyorum. Tekrar bir arada olmak mı, bütün bir gece onu izleyip sesini duyacak olmam mı? Belki de hepsi...

Hazırlandıktan sonra aşağıya indim. Tam o sırada kapı çaldı. Kapıyı açtığımda karşımda Esra'yı görmeyi beklemiyordum.

ESRA: Selam, deyip öpmeye çalıştı. Hemen geri çekildi.

-Ne işin var burada?

ESRA: Hayatım, üzülüyorum ama. İnsan nişanlısına öyle mi der?

-Saçma saçma konuşma Esra. Seninle karnındaki çocuk için evleneceğimi bilmiyormuş gibi konuşma.

ESRA: Her seferinde bunu yüzüme vuracaksın değil mi?

-Evet.

ESRA: Hiçbir zaman da sevmeyeceksin değil mi?

-Cevabını bildiğin soruları sormayı ne zaman bırakacaksın?

ESRA: Tamam, haklısın.

-Söylediklerin bittiyse gidebilirsin Esra.

ESRA: Tamam, peki. Ama eğer fikrini değiştirirsen beni arayabileceğini biliyorsun.

-Hoşça kal Esra, deyip kapıyı yüzüne kapattım.

ANNEM: Kimdi gelen oğlum?

-Yanlış gelmiş anne. Hazır mısınız?

ANNEM: Evet, baban da gelsin çıkalım.

Çok geçmeden babam da geldi ve yola çıktık. Ellerimin titremesi normal mi bilmiyorum ama şuan ellerim tirtir titriyor.

Aslında kısa olan ama benim için uzun süren bir yolculuğun sonunda gelebilmiştik. Arabadan inip kapının önünde durduk. Kapıyı çaldık ve beklemeye başladık. Çok geçmeden kapı açıldı. Kapıyı açan yardımcılarıydı. Salona geçtiğimizde anne ve babası bizi bekliyordu. Merhabalaşma faslından sonra oturup sohbet etmeye başladılar. Bense Arya'nın nerede olduğunu düşünmekle meşguldüm. Gülüşme seslerini duyduğumda merdivenlere döndüm. Arya ve Masal gülüşerek merdivenlerden iniyordu. Bizi fark edince kendini toparladı ve yanımıza geldi. "Hoş geldiniz" deyip annemlerle sarıldı. Biraz daha sohbet ettikten sonra yemeğe geçtik. Yemek yine onların konuşmalarıyla geçiyordu. Arya ve ben yine sessiz taraftık. Sadece bize sorulan soruları cevaplıyorduk. Masal elindeki salatalığı kemirmekle meşguldü. Şuan o kadar tatlıydı ki kendimi onu ısırmamak için zor tutuyorum.

Yemekler yendikten sonra tekrar salona geçtik. Arya Masal'ı oyuncaklarının yanına koyup karşıma oturdu. Kahvelerimizi içerken bir yandan da 2 hafta sonraki kutlama hakkında konuşuyorduk. Bir yandan da Masal'ı izliyordum. Kendini kaptırmış bebekleriyle oynuyordu. Anlaşılan bebekleri seviyordu. Kafasını bana çevirdi ve gülümsedi. Bende ona gülümsedim. O tekrar önüne döndü. Bu sırada Arya'yı fark ettim. Bizi izliyordu, buruk bir tebessümle. Benim onu izlediğimi fark edince hemen toparlandı ve babamları dinlemeye başladı. Ben de onu taklit ettim ve konuşulanları dinlemeye başladım. 2 hafta sonra şirketin 10. yılı şerefine bir davet veriyoruz. Bu davet bizim ve şirket için çok önemli bir davet. Şimdi ise bu davet için önemli olan şeyleri konuşuyoruz. Davet ile ilgili şeylerin yapılması için babamlar ben ve Arya'yı görevlendirdi. Sanırım bugün şanslı günümdeyim. Bu demek oluyor ki iki hafta boyunca onunla yan yanayız. Ben yine düşüncelere dalmışken bacağıma vurulmasıyla kendime geldim. Baktığımda Masal'ın yanımda olduğunu gördüm. Küçük dişlerini göstererek gülümsüyordu. Ellerini uzattı. Onu kucağıma almamı istiyordu sanırım. Diğerlerine baktığımda pür dikkat bizi izliyorlardı. Zaman kaybetmeden istediğini yaptım ve onu kucağıma aldım. Gülümseyerek bana sarıldı ve başını omzuma yasladı. Şuan kendimi hiç olmadığım kadar şaşkın, mutlu ve huzurlu hissediyordum. Burnuma gelen bebek kokusu huzurlu hissetmemi sağlıyordu. Arya'ya baktığımda bizi izliyordu. Buruk bir gülümseme eşliğinde...

BEEEEN GELDİİİİM. BÖLÜMÜ NASIL BULDUNUZ BAKEM? YORUM İİİİİSTİİİİYOOOOMMM.

BİR OKURUMUN "NEDEN DEMİR VE MASAL'DAN DAHA AZ BAHSEDİYORSUN?" MESAJINI DİKKATE ALARAK BU BÖLÜMÜ YAZDIIIIIM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ. SİZ DE O OKUR ARKADAŞIMIZ GİBİ ÖNERİLERİNİZİ BENLE PAYLAŞIRSANIZ ÇOK MUTLU OLURUM. BÖYLECEEEE HEM SİZ MUTLU OLURSUNUZ, HEM DE BEN. BANA FİKİR VERMİŞ OLURSUNUZ VE BU BENİ ÇOK MUTLU EDER. BENİM KİTAP YAZMAMDAKİ AMACIM HEM RAHATLAMAM HEM DE SİZİ MUTLU ETMEK. BENİM İÇİN SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ ÇOK ÖNEMLİ.

NEYSE, FAZLA KONUŞTUM...

SİZİ SEVİYORUUUM...

ÖPÜLDÜNÜÜÜZ...



KIZIM İÇİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin