OUR LOVE STORY // Lovato&Knight

PART 14: Koca Bebek

Bu bölüm 13 ün devamı bilginize. Umarım beğenirsiniz. Vote gelmiyoo. Artık sıkılmaya başladım. Yorum da yok. Lütfenn en azından voteleyin bu kadar emek veriyorum. Eğer voteler artmazsa 20. Part final olur. Hatta finali beklemeden yayından kaldırabilirim. Bu arada aslında buraya girmeden önce bir deftere arkadaşım @misslovatic1992 ile yazıyorum. Ve şu an 22. Bölüme kadar hazır.

Kafamı kaldırıp Demi'ye baktım. Kenarlardan sıkı sıkı tutunuyordu. Endişeli gibiydi. Gerçekten biraz fazla yükselmiştik. Sanırım en tepedeydik. Ve bindiğimiz kabin fena halde sallanıyordu. Açıkçası bende biraz korkmuştum. Karşı karşıya oturuyorduk. Dikkatlice ayağa kalktım. Bir yandan da korkudan ölerek onun yanına oturdum.

-Korkma. İneriz birazdan.

+Elimde değil.

-Aşağı bakma. Başın döner daha kötü olursun.

+Haklısın. Yükseklik korkusu yüzünden uzun zamandan beri lunapark a gitmemiştim. Hala geçmemiş demekki.

-Korkunu yenmelisin. Mesela bende de hızlı tren fobisi var.

+Bende de. Zaten korkağın tekiyim.

-Kendini kötüleme. İstersen tüm korkularından kurtulmana yardım ederim. Mesela başlangıç olarak hızlı trene binebiliriz.

+Olmaz.

-Ahh! Hadi ama. Beraber bineriz. Hem benim de fobim var.

+Bilemiyorum.

-Bence denemekten zarar gelmez.

+Pekala öyle olsun. 

Konuşmamız sona erdikten sonra Ally nin olduğu kabin'e baktım. Küçük cadı mutluydu ama yakışıklımızın keyfi kaçmıştı. Sanırım Demi yi kıskanıyordu. Ve gözünü kırpmadan bizi izliyordu. Dişlerini sıkması biraz korkmamı sağlasa da umursamıyordum onu.

Demi hâlâ endişelidi. Elini tutup korkacak bir şey olmadığını söyledim. Hafif de olsa endişesi azalmış gibiydi...

---STERLİNG İN AĞZINDAN---

yanımda sabahtan beri susmayan kıza tahammülüm kalmamıştı. Durmadan sorularına cevap vermekten yorulmuştum.

-Sen şimdi Demi nin arkadaşı mısın?

+Evet.

-Adın ne?

+Sterling

-Peki sen Demi nin arkadaşı olduğuna emin misin? Yoksa...

+Nasıl yani...

-Yaniii..

Kızın neden bahsettiğini anladığımda kulaklarıma inanamadım. Bizi sevgili sanmıştı. Bu yaş için erken değil mi sizce? Dilim tutuldu. Cevap vermedim. Versemde ne diyeceğimi bilmiyordu. Sessiz kalmıştım.

Bu da yetmezmiş gibi ikisi birlikte binmişti. Özellikle de şu sinir bozucu Dylan mıdır nedir. Nereden çıktı şimdi bu! Sözde birlikte vakit geçirecektik. Planlarımın hepsi suya düştü.

Onlar dönme dolabın keyfini çıkarırken ben burada "Bebek bakıcılığı" yapıyorum. Son kez döndükten sonra dönme dolaptan indik. Daha sonra Demi lerde indi. Koşarak yanına gittim. Tabii o kızdan kurtulma amaçlı. (Hıı tabi tabii)

S: Ee şimdi neye biniyoruz.

De: Biz aslında...

Dylan sözünü kesti;

Dy: Biz Demi ile beraber hızlı trene bineceğiz.

S: Demi bana ondan korktuğunu söylemişti.

De:Evet. Hâlâ da korkuyorum. Sadece korkumu yenmek için binmek istediğinin söyledi. Bende kabul ettim.

S: Gerek yok Dylan. Sen kardeşini tırtıla filan bindir.

Küçük kız gelip ayağıma bastı.

Ally: Bir kere ben tırtıla filan binmem. O ağlak bebekler için, Senin gibi 'Störling'.

Sinirden patlamak üzereyim. Şu kız bile bile beni rezil ediyor. Ve şu ana kadar kimse gelip imza istemedi. Tanrım! Delireceğim.

Ally: Neyse abiciğim. Siz Demi ablayla hızlı trene binin. Ben bu koca bebeğe bakarım.

Dylan: Peki. Biz birazdan döneriz. 

Dedi ve sinir kızın yanağına bir öpücük kondurup uzaklaştılar.

Ally: Hadi Störling seni tırtıla bindirelim.

Sterling: Adım Sterling. Ve daha iyi..

Ally:Bir fikrin yok hadi tırtıla yürü bakalım.

---------------DYLAN IN AĞZINDAN-------------

Umarım Ally Sterling i öldürmez ya da delirtmez. Aslında delirtse sorun olmazdı ama yinede onun haline acıyorum. Bazen dayanılmaz oluyor demiştim. Bir yandan da onunla uğraşması iyi oluyor. Bu sırada ben de Demi ile yalnız kalabiliyorum. İstediğimde buydu zaten... Demi, düşüncelerimi böldü:

+Sen bekle Dylan ben jeton almaya gidiyorum.

-Peki. Bekliyorum. 

Demi gittikten sonra telefonumu alıp Tyler a mesaj attım. 

''Neler oldu bilemezsin!!''

Birkaç dakika sonra cevap geldi.

''Dur tahmin edeyim. Ally senden gizlice gondol'a mı bindi? Hayır anlamıyorum o yaşta çocuğun binmesine neden izin veriyorlar ki?!''

''Hayır. O kızı buldum. Bu sabah bahsettiğim. Düşündüğümden daha hızlı oldu.''

''Nasıl yani onu lunapark da mı buldun?''

''Evet. Adı Demi yimiş.''

''Tamam. Adını öğrendin. Baya ilerleme kaydetmişsin işte :) ''

''Dalga geçme Tyler!!''

''Eee... Ne yapacaksın peki?''

''Bende sana bunu sormak için mesaj attım.''

''Bilmiyorum. Nereden bilebilirim ki? İnan diyaloglarda senden daha beterim.''

''Hiç yardımcı olmuyorsun.''

''Biliyorum.''

Sıkıntılı bir nefes vererek telefonu cebime soktum. Demi elinde birkaç jetonla yanıma geldi birkaç dakika sonra. 

+Binelim mi?

-Tamam. Hadi binelim.

Bu bölümde böyle oldu işte. Yorumlarınızı bekliyorumm... Biraz sonlara doğru saçmaladım galiba. Herneyse bir sonraki bölüm bayaa uzun o yüzden yazmaya üşeniyorum. Belki vote ve yorumla beni teşvik edebilirsiniz. ;) Neyse siz yorum atmayı unutmayın..