Sabah olduğunda gözlerimi pencereden süzülen ve gözlerimi deşen güneş ışığı ile açtım. Kafamı çevirdiğimde yanımda mışıl mışıl uyuyan Ally ile karşılaştım. Biraz onu izledim. Dylan a çok benziyordu. Çok şirindi.
Uyanmamasına gayret ederek kafamı yastıktan kaldırdım. Ama çok geçti sanırım. Kıpırdanarak gözlerini açtı.
-Günaydın Demi.
+Günaydın.
Gülümseyerek yattığı yerden kalktı ve cevap verdi:
-Çook güzel uyudum. Keşke benim gerçek ablam olsaydın.
+Çok isterdim. Ama beni öz ablan gibi düşünebilirsin.
-Tamam. Öyle yaparım artık. Neyse ben gidip su uykucuya bakayım. Sen de aşağı in istiyorsan.
Başımı, onayladığımı belirterek salladım. O da yataktan indi ve hızlı adımlarla odadan çıktı.
Bende arkasından gittim. Salona geldiğimde çoktan kalkmış ve kahvaltı hazırlayan Dylan ile karşılaştım. Ally koşarak bacağına kapıştı.
Dylan gülerek onu bacağından ayırıp tezgaha oturttu. Bende yanlarına gittim.+Günyadın.
-Günaydın. İyi uyudun mu?
+Evet. Ally ile uyuduk.
Dylan Ally e uyarıcı bakışlarını attıktan sonra işine devam etti.
Krep yapıyordu galiba. Bayılırım. Ben ve krep...
Ally kolumdan çekiştirerek salona götürdü beni. Koltuğa doğru sürükledikten sonra konuştu:
-Hadi biraz dizi izleyelim.
Kumanyı eline aldı ve televizyonu açtı. Bur kaç kanal ilerledikten sonra bir kanalda durdu.
-Aaa!! Bu bizim Störling değil mi?
Dylan mutfaktan yanımıza geldi.
-Ally! Demi misafirimiz. Onu rahat bı...
Dylan da donup kalmıştı. Televizyon da magazin programı vardı.
Sterling ve Tiffany...
Tiffany mi?
Kısalıktan dolayı üzgünüm. :(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OUR LOVE STORY // Lovato&Knight
FanfictionYerdeki valizimi elime dolayıp arkamı döndüm. Annemle babam da biletleri kontrol ettiriyorlardı. Bende yönümü oraya çevirdim. Yavaşca ve istemsizce ilerlerken arkamdaki sesle donup kaldım. "Seni Seviyorum." ...