PART 11 : SAKAR!

135 40 2
                                    

İnanmakta zorluk çekiyorum! Kim beni başrol yapmak ister ki?! Sevinsem mi üzülsem mi bilemedim. Kafam karmakarışık.
Eminin bu kadar tepkiden sonra seneryoyu merak etmişsinizdir. Aslında sorun seneryoda değil. Bende!!

Başta beni oyuncu olarak istemiyor. Sonrada baş rolü bana veriyor. Cidden bu çocuğun problemleri var.

Ben böyle düşünürken içeriye biri daldı. Sarışın bir kızdı. Daha ağzımı açamadan konuşmaya başladı.

-Selam! Sen yeni kız olmalısın. Provalar 5 dakika sonra başlıyor. Ben Tiffany. Artık oda arkadaşıyız diyebilirim. Yani hem tanışmak hemde haber vermek için geldim.

Nefessiz konuşmasını bitirdikten sonra derin bir nefes aldı.

+Merhaba. Ben Demeteria. Ama Demi'yi tercih ederim. Sende mi oyuncusun?

-Evet. Seneryoyu gördün mü?

+Evet. İlk günden benim gibi bir beceriksizi baş role aldıklarına inanamıyorum.

-Bence çok şanslısın. Sterling'le baş rolü oynayacaksın.

+Haklı olabilirsin.

-Tamam. Tanıştığımıza memnun oldum. Şimdi gitmeliyim. Çekimlerde görüşürüz.

+Peki. Görüşürüz.

Kapıyı kapatıp çıktı. Ve bende kendimle baş başa kaldım. Gerçekten bu klipte oynamak istiyor muyum diye geçirdim aklımdan. Başta her şey oyundu... Olayların bu kadar gelişeceğini hiç düşünemezdim. Belkide hâlâ onu rezil etmem için kibar davranıyor. Artık hiç bir şeye inanamıyorum. Yine fazla düşüncelere daldığımı anlayıp odadan çıktım.

(Yazar Notu: Size klipten bahsetmeyi unutmuşum. Nasıl anlatacağımı da bilemedim. Yani Demi nin ağzından. Bu nedenle yazar notu olarak karşınızdayım. Klibe doğru dürüst bir konu bulamadım. Klip tam olarak "Somebody To You" şarkısının klibinin aynısı olacak. Belki biliyorsunuzdur. "The Vamps ft.Demi Lovato Somebody To You" yazarsanız bulabilirsiniz. Ama ben size kolaylık yapıp klibi multimedyaya koydum. Oradan izleyebilirsiniz. Bu arada klip aynı ama düet şeklinde değil. Yani Demi söylemiyor. Ve zaten şarkı da somebody to you değil. Yalnış anlamayın. Sadece klip seneryosu aynı.:) neyse çok uzattım. Hikayeye devam ;)..

Set'e geldim. Dekor hazırlanıyor. Herkes başka bir yöne koşuşturuyordu. Bir telaş vardı. Seneryoyu elime alıp senarist'le konuşan Sterling in yanına gittim. Ben klipteki bir kızı canlandırıcam. Klibin konusu biraz karmaşık aslında. Seneryo 5 sahneden oluşuyor. Ama asıl konu bir grup kızın açık hava konserine gitmesi. Klip te de bu konseri veren Sterling. Arkasında vokal yapan kişilerde olacak. Set sahil kenarında.

Dışarı çıkıp diğerlerinin yanına gittim. Tiffany ile karşılaştım. Klipte benim en yakın arkadaşımı oynuyor. Yönetmenin "Herkes Yerine!!" sesinden sonra herkes yerine geçti. İlk önce 1. Bölümü çekeceğimizi söylediler. Yönetmen bir kaç kişiyi daha çağırdı. Ne yalan öyleyeyim daha onların daha oyuncu olduğunu bilmiyordum. Bir kaç ayrıntıyı anlattıktan sonra sahne çekilmeye başladı.

İlk olarak Sterling ve vokalistleri sahneye çıktı ve şarkıyı söylemeye başladı. Şarkı çok hoştu. Ben şarkının büyüsüne kapılıp klibe ne zaman gireceğimi unuttum. Ve diğer kızlar ne yaparsa onu yaptım. Tam birlikte yürürken bur taşa takıldım ve yüz üstü düştüm. Kum canavarına döndüm. Neyse ki yönetmen "Biri şu taşları toplasın ve şu kızı temizlesin." dedikten sonra bu sabah makyajımı yapan bayan geldi ve yüzüme bir kutu, evet ciddi ciddi bir kutu bebek pudrası boşalttı. Kumları temizleme yaptığını umuyorum. Daha sonra makyajımı tazeledi. Tekrar set'e döndüğümde herkes beni bekliyordu. 'Ben masumum.' temalı bakışlarımla yerime geçtim. 1. Bölümü tekrar çektik. Bu sefer bir sakarlık yapmadım. Sahneyi kazasız tamamladıktan sonra 2. Sahneye geçtik. Bu sahnede dans etmemiz gerekiyordu. Kareografiyi bir kaç kere çalışıp ezberledikten sonra çekime devam ettik. Bir harekette ayağım kaydı ve denize düştüm. Bu seferde ıslandım. İşin kötüsü yüzme bilmiyorum. Ben boğulurken can kurtaran olarak tuttukları çocuk denize atladı. Kol altlarımdan kavrayarak kaldırıdı ve kucağına aldı. Biraz su yutmuş olabilirim... Tamam resmen denizdeki tüm tuzlu suyu yuttum. Bilincim açıktı ama hareket edemiyordum. Yere yatırdı , bir örtünün üzerine. Bir kaç başıma toplandı. Sterling de sahneden indi. Ben tabi böyle yatınca herkes endişelendi. İlk yardım çantasını getirdiler. Bir kadın karnıma baskı yaptı. Yutmuş olduğum bir kaç damla su çıktı. Sonra nefesimi ve kalp atışlarımı kontrol ettiler. Biraz kendime geldim. Ve gözlerimi açtığımda burnum dibinde Sterling'i gördüm. Bu şaşkınlıkla gözlerim baykuş gibi açıldı. Uyandığımı görünce aniden geri çekildi.

-İyi misin? Bizi çok korkuttun!

+İyiyim. Aniden düştüm ve yüzme bilmeyince de baya su yuttum. Ama sonuç olarak bir şeyim yok.

-Emin misin? İstersen çekimi erteleyebilirim.

+Yok. Teşekkürler.

Yattığım yerden kalktım. Makyajım yine yenilendi. O sahneyi tekrar çektik. Ama bu seferde ayağıma deniz kabuğu battı. Bu sefer de yönetmenin sabrı taşmış gibiydi. Yerdeki , neredeyse kum dışında her şeyi toplattı. Neyse, yaklaşık 1 saat sonra 3. Sahneye geçtik. Havuzda olacakmış.

Yavaş yavaş hava kararmaya başladı. Ve çekime Pazartesi devam edeceğimizi söylediler. Bugün cuma. Yani yarın cumartesi ve Sterling le nedenini daha çözemesemde lunapark'a gideceğiz. Heyecanlıyım...birazcık.

Herkese merhabaa. Sonunda yazabildim. Aslında olaylar çok karmaşık. Yani ben her zaman internete giremiyorum.
(Mâlum okul. Pfs.) Bu yüzden ilk önce hikayeyi bir deftere yazıyorum. Sonra wattpad e geçiriyorum. Yani çook yorucu. Ve zaten vote ler de az. Ama yinede 1/2 tane okuyanım var diye yazıyorum. Bu arada düzenli olarak tüm bölümlerimi votelyen herkese çooook teşekkür ederim.

Ve bu arada şu ana aslında hikayenin 21.Part ına kadar defterde yazır. Yani şuan için iyi gidiyor. Sadece bölümleri wattpad e aktarmaya üşeniyorum... Her neyse yorum+ vote sakın unutmayın. Sizi seviyorumm... ❤❤

OUR LOVE STORY // Lovato&KnightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin