3 ay sonra.
Gri toz bulutlarının sarmaladığı ortam da gözlerini kırptı. Yanan gözleri ve sıkışan kalbi ile nefes alması oldukça zordu. Fakat bir rüya da olduğunu fark edecek kadar iyi değildi. Yavaş yavaş açmaya çalıştı kapalı göz kapaklarını. Kulağına boğuk boğuk sesler geliyordu. Ne konuşulduğunu anlamasa da hızlı ve endişeli konuşulduğunu anlaya biliyordu. Bedenin de büyük bir acı varken gözlerini yavaş yavaş açmaya çalıyordu. Siyahın aksine beyaz bir örtü vardı kapaklarının ardından. Ne olduğunu anlamadı. Şaşkın ve korkuyordu. Bunun yanı sıra bedeni ve ruhu ağrıyordu. Acı çekiyordu. Bir kaç dakika daha geçmesini bekledi acının. Parmaklarını hareket ettirdi. Sağ elin de bir baskı vardı. Nihayet gözlerini açtığında şaşkınlık ve heyecan içinde tekrar bayılmak üzereydi. Çünkü kör gözleri karanlık bakmıyordu. Rüyada olduğunu sandı. Korku ve heyecan içinde gözlerini tekrar ve tekrar açıp kapattı. Lakin görüyordu. Yanılgı veya rüya değildi. Başında ona bakan ve elini tutan adama baktı. Uzun sarı saçları açık kahve gözleri ve bembeyaz teni ile mükemmel duruyordu. Uzunca ona bakan adama baktı ve ''Hadin? '' dedi emin olmak adına.
Genç adam dolu gözlerini saklama gereği duymadan gülümseyip kafasını olumluca salladı. Kadının elini dudaklarına götürdü. Yüz ifadesi bir anda değişen kadına baktı ve ne diyeceğini anladı. Ondan önce davrandı. ''O çok iyi. Gitmedi. Seni beni bizi bırakmadı. '' dedi.
''Bebeğim yaşıyor mu yani? '' dedi mutluluktan titreyen bedeni ile. Adam kafasını salladı. Elini karnına götürdü ve içinden İyi ki kaldın bebeğim dedi. Ardından nerede olduğunu ve gözlerini sordu.
''Neredeyim ben ve göz..gözlerim neden görüyor.? '' dedi. Sesi titremiş ve kekelemişti.
Bu mucizenin olmasını beklemiyordu.
''Ameliyatı oldun. Komadaydın ve ben o ameliyatı olman için imza attım. Umudum yoktu fakat olmanı istedim ve iyi ki istedim. '' dedi mutluluk ile.
Aklına üşüşen görüntüler ile Mutlu bir anda elini adamın elinden çekmiş ve ona bakmıştı. Sinirle ve nefretle.
''Baban.. '' dedi.
''Beni öldürmek istedi. Bebeğimi öldürmek istedi.! '' dolan gözleri ve yanan içi ile beraber adama baktı. Suçu olmayan adama.
''Senden nefret ediyorum.!'' dedi. Ardından içeri giren doktor ile konuşmasını bitirdi.
İçeri giren genç doktor Mutlu ya doğru ilerlemiş ve ona gülümseyerek bakmıştı.
''Sonunda uyandınız demek. Bu çok güzel. Ayrıca gözleriniz görüyor. Umudumuz yoktu ama bir mucizeydi bu. Şimdi nasıl hissediyorsunuz? Ağrı veya sızı var mı?'' dedi.
''İyiyim. Ve gözlerim....bu çok büyük bir mucizeydi. Allah'ıma binlerce kez şükürler olsun. Hem gözlerim için hem bebeğim için. '' dedi.
Tekrar konuşmaya başlayan doktor ona ne yapması ve neye dikkat etmesi gerektiğini söylemişti. Ardından odadan çıkmış ve onları yalnız bırakmıştı. Yalnız kalan ikili sessizce beklerken odanın kapısı tekrar açılmış ve içeri genç ve yakışıklı bir adam girmişti. Adamın kim olduğunu bilmeyen Mutlu soğuk ifadesiyle adama bakmıştı.
Kerem kadının kendisini tanımadığını anlamıştı. Yine de gülümsemiş ve ona doğru gitmişti. Yanına yaklaştığında kadının kulağına eğilmiş ve ''Bu densiz kocanın ne işi var burada? '' demişti.
Adamın sesini duyduğu an bunun Kerem olduğunu anlamış ve ''Kerem!'' diyerek elini kaldırıp adamın yüzüne dokunmuştu.
Sonun da kendisini tanıyan kadın ile beraber ona el verdiğince sarılmış ve yanaklarını öpmüştü.
Onları izleyen Hadin sinirden ve kıskançlıktan gözlerini kapatmış ve kafasını geriye atıp duvara dayamıştı.
~~~~
Yaklaşık bir haftadır hastahanede olduğu için oldukça sıkılmıştı. Neden burada olduğunu öğrenmiş ve sadece sessiz kalmıştı. Şimdi ise Kerem ile beraber odada yalnız kalmış ve etrafı izliyordu. Görmek.... Onun için mükemmel birşeydi. Sonunda karanlıktan kurtulmak mükemmel ve eşsiz bir duyguydu. Artık kimse umurunda değildi. Ailesi.. Acaba onlar Mutlu'nun burada olduğunu biliyor muydu? Ailesi vardı fakat yoktan da yoktu. Üzülmeyecekti artık bebeği vardı. Kocası.. Yaptıklarını unutmamıştı. Ve ödetecekti ona. Babasına da aynı şekilde sadece şuan biraz daha iyi olmayı bekliyordu. Bebeği doğana kadar. Karnı şişmişti. Doktorun söylediğine göre 7 aylık olmuştu. Nihayet.
''Mutlu.''
Sessizliği bozan yakışıklı adama baktı. Ardından naif sesi ile ''Efendim. '' dedi.
''Ne düşünüyorsun? ''
Sahi ne düşünüyordu. Bilmiyordu oda. Fakat günlerdir aklında olan şeyi bugün ona söyleyecekti. Ve artık tamamı ile herşey başlayıp kendine yeni bir hayat kurabilirdi.
Bunu yapmak zorundaydı. Çünkü artık gözleri görüyordu. Önünde engel yoktu. O adamın neden böyle birsey yaptığını öğrenecek ve hesap soracaktı. Sadece iyileşmeyi bekliyordu ve kızının doğumunu. Kız olduğunu öğrenmişti ve buna çok sevinmişti. Daha fazla düşünmeyip adama konuyu açtı.
~~~~
Arkadan beline dolanan kollar ile hem irkildi hemde gülümsedi. Oda ellerini şişmiş karnının üstünde birleşmiş eller ile birleştirdi. Açık boynun da adamın yüzü ve yakıcı nefesi olurken gözlerini kapattı.
"Kolay değil. " dedi fısıltı gibi.
" Hiç kolay olmadı biliyorsun. " dedi adam.
" Teşekkür ederim Kerem. " dedi minnetle.
Genç adam gülümserken Mutlu ona döndü ve şişmiş karnının el verdiği kadar ona sımsıkı sarıldı.
O'ndan ayrılan kadının yüzünü avuçları arasına alıp alnını öptü.
" Yüzüme bak ve intikam için bir daha yemin et. Seni döven adama bak. Yüzü hafızana kazınsın. Hak ettiğimi ver bana. Aylar önce yaptıklarımı ödet bana Mutlu. " dedi adam pişmanlık ile.
Gözleri dolan Mutlu karşısın da ki yakışıklı adama baktı. Ve şakayla konuştu.
" Merak etme artık gözlerim görüyor. Doğum yapıp kızımı kucağıma alayım bir sen o zaman gör! " dedi.
Kadının sözlerine gülümseyip elini tutmuş ve onu içeri sokmuştu. Ardından kendisi mutfağa geçmiş ve ona yemek hazırlamaya başlamıştı. Bu kadını seviyordu. Hemde çok. Kardeşinden farkı olmayan bu kadın iki aydır onun sabrı ve sığındığı limanı olmuştu. İki aydır bu kadın onun hayatı olmuştu. Yaptıkları için pişmandı. Oldukça pişman. Geceleri vicdan denen duygu ağır basıp bazen sabahlara kadar gözünü kırpmasına engel oluyordu. Kadın affetmişti fakat o kendini affetmemişti.
Sonunda o hep izlediği dizinin karakterlerini görmüştü ve hala izliyordu. Boş zamanı oldukça fazlaydı ve o ancak böyle değerlendiriyor ve geçiriyordu. Bebeği doğmak üzereydi. Oldukça heyecanlıydı. Ve bu heyecanı gün gün büyüyordu. Kocası nerede olduğunu bilmiyordu. O gün hastahaneden Kerem sayesinde çıkmıştı. Onu alıp götürmesini istemişti. Ve şimdi buradaydı. Herkesten uzak bir yerde . Mutlu ve huzurluydu. İlk defa adının anlamını taşıyordu. Oldukça mutluydu.
''Yemek hazır. !''
Ona seslenen adam sayesinde gülümseyip yerinden belinden tutarak kalkmış ve mutfağa gitmişti. Karnını doyurmalı ve uyumalıydı.
Geç gelen bir GEÇİŞ BÖLÜMÜ. Bir daha ki bölüm ne zaman gelir hiç bilmiyorum. Ayrıca uçuk fikirleri olan varsa yoruma yazsın bölüme eklemek istiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kör Gelin. 1. (Zor Evlilik Serisi 2)
Aktuelle LiteraturKelimelerin ağırlığı omuzlarına düşünce eli gevşedi bir iki adım geriledi. Acıtmıştı küçük kadın. Tam kalbinin ortasından. Önüne düştü bir iki tutam sarı saçı. O beyaz ve yakışıklı yüzü şimdi acı dolu bir ifade ile kör geline baktı. Gidecekti. En az...