A-29

46.9K 2.1K 8
                                    

"Cem?" Şaşkınlıkla Cem'e bakarken Cem de aynı şaşkınlıkla konuştu.

"Işıl? "

Odasından Ali Bayraktar ile çıkan Ateş, Işıl'ı fark etmemişti.

"Cem bey en kısa zamanda tekrar konuşalım bu meseleyi. " Işıl bakışlarını Ateş'e çevirirken kendisini yeni fark eden Ateş ile göz göze geldi.

"Işıl? " duyduğu ismi ile yavaşça yutkunurken gülümsemeye çalıştı.

"Ateş."

"Işıl inanmıyorum. Seni tekrar görmek ne güzel." Kendisine doğru yönelen Cem'e sarılırken Ateş'in sesi duyuldu. Ardından ise Ateş'in Cem'i arkadaşça(!) bir tavır ile kendine doğru çekmesi ile ayrıldılar.

"Cem? Siz nereden tanışıyorsunuz?" Ateş kıstığı gözleri ile Cem'in yapacağı açıklamayı beklerken Her şeyden Habersiz Cem kendince açıklama yapmaya başladı.

"Biz Işıl ile eski arkadaşız. Hatta biz bir aralar.." Diyerek her şeyi anlatmaya başlayan Cem ile paniklerken dikkatini çekmek için sesini yükseltirken konuştu.

"Cem, erken dönmüşsün."

"Duramadım oralarda. Sensiz Amerika'nın da tadı yoktu." Işıl'ın gözleri kaçak olarak Ateş'e kayarken kıstığı gözlerinden bile belli oluyordu durumu anlamaya çalıştığı.

"Aa Cem bunlar burada konuşulacak şeyler mi? " Derken onaylamayan bakışlarını atarken Çiğdem'in sesi ile gözlerini devirerek Çiğdem'e döndü.

"Ateş senin bilmemene şaşırdım. Işıl ve Cem bir aralar çok yakınlarmış." Cem ile Ateş'in karşılaşmasında kesin bu kırmızı cadının parmağı vardı. 'Elbet seninle yalnız karşılaşacağız Çiğdem.' Diye içinden geçirdi.

"Ama işte bir aralar." İğneleyici ses tonunun yanında kınayan bakışlarını esirgemedi.

"Nasıl bir yakınlıkmış bu?" Derken bakışları Cem ve Işıl arasında gidip geliyordu.

Ateş'e cevap vermemek için bakışlarını kaçırırken göz göze geldiği Ali bey ile hemen konuyu değiştirmek için konuştu.

"Aa Ali bey Nasılsınız? "

"Sonunda yahu. Biri beni fark etti. "

"Olur mu öyle şey? " diyerek gülümsedi.

"Şaka yapıyorum. Ben iyiyim sende iyisindir herhalde. Bu kadar başarı insanı elbet iyi yapar."

"Yok canım, öyle şey..." diye ağzında bir şeyler geveledi.

"Öyle öyle. Çok takdir ediyorum seni."

"Çok teşekkür ederim."

"Baba Işıl hanımı övmen bittiyse gidelim mi? "

"Birileri hoşlanmadı. " diyerek yaşının aksine muzurca gülen adama katıldı.

"Tekrar görüşelim daha uzun sohbet edelim. "

"Tabi ne zaman isterseniz. " Ateş'e dönen Ali bey Ateş ile vedalaştı.

"Hep birlikte bir şeyler yiyelim. " diye teklifini sunarken Işıl da kendi kendine mırıldandı.

"Bakarsınız kızınızın boğazında kalır falan. Ne güzel olur. " Işıl'ın mırıltısı içindeki meraka rağmen Ateş'i güldürürken belli etmemek için dudağını dişledi.

"Efendim bir şey mi dedin? "

"Yoo diyorum ki ne güzel olur. "

"Tamam o zaman en kısa zamanda görüşmek üzere. "

ATEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin