A-17

60K 2.6K 13
                                    

"Babaannen sanki benden hoşlanmadı? "
Ateş'in söylediklerine içten içe hak verirken belli etmemek için anlamamazlıktan geldi. Çünkü kendisi de babaannesinin Ateş'e uzun uzun baktığını bir yerlere dalıp gittiğini fark etmişti. Bu Işıl'ı huzursuz ederken Ateş'e.
"Yoo bence sevdi seni sadece kendini ağırdan satıyor da ondan sana öyle gelmiş. "

"sen öyle diyorsan ama ben öyle olduğuna pek inanmıyorum. "

"Yapma ama. " Ateş'in hissettiklerinin ve kendi hissettiklerinin boş kuruntular olmasını dilerken aklının bir köşesine babaannesi ile konuşmayı not etti.
Yol boyunca aralarında geçen bütün konuşma bu kadarla sınırlı kalırken Ateş evinin bahçesinde arabasını sonlandırırken kapılarını açan korumalara iyi geceler diyerek eve girdiler.
"Yatalım mı? " elindeki anahtarı girişte duran anahtarlığa bırakırken konuşan Ateş'e döndü.

"Olur. "
***********
Geçen günlerde Ateş'in sürekli işleri bahane ederek çalışma odasına kapanması Işıl'ın içindeki şüphe kırıntılarını koca bir çığa dönüştürürken Ateş'in salonunda oturduğu koltukta topladığı ayaklarını sarkıtırken sözde okuduğu ama saatlerdir aynı sayfanın açık olduğu kitabı sehpa nın üzerine bıraktı. Merak içini kemirirken şirketten çıkarken Deniz'in eline tutuşturduğu dosya aklına gerek ayaklandı. Yatak odasında duran çantasından çıkardığı dosyayı alırken içinden Deniz'e teşekkürlerini sıralayarak çalışma odasına gitti. Usulca çalarak açtığı kapıdan içeri girerken önündeki dosyadan kafasını kaldırırken gördüğü Işıl ile önünde duran dosyayı kapatarak yan tarafa itmesi Işıl'ın gözünden kaçmazken tek kaşı havalandı. Göz göze geldiği Ateş'e sevimli olduğunu düşündüğü bir gülümseme yolladı.

"Işıl? " Soru sorarcasına konuşan adama cevap verdi.

"Deniz aradı biraz önce yeni projemiz için bir mail bekliyordum sorun olmazsa bilgisayarını kullanabilir miyim? benimkini odamda unuttum da "

" Tabi sorman hata " konuşurken az önce kenara ittiği dosyayı masanın çekmecesine koymasıyla iki kaşı havalanırken duyduğu ince kilit sesi ile gözleri kısıldı.

Ne saklıyor bu adam?

Oturduğu koltuktan kalkarak yer veren Ateş'e gülümseyerek kalktığı yere oturdu. Ne yapacağını bilmeden bilgisayarı kendine doğru çekerken konuşan Ateş ile derin bir nefes aldı.

" canım sen işini hallet ben de kendime kahve alayım. Sende ister misin?" Gayet normal davranan Ateş ile sinirleri bozulurken cevap verdi.

"Yok hayatım sana afiyet olsun. "

Cevap verirken gözü anahtarı ararcasına masanın üzerinde geziniyordu. Kapıdan çıkarken elindeki anahtarı pantolonunun cebine koyan Ateş ile sinirle soludu.

" Ne saklıyorsun bilmiyorum ama bulacağım. " Ateş'in dosyayı koyduğu çekmeceyi açmak için zorlarken açılmayan çekmece ile odadan çıktı.
*******
"Işıl neyin var kuşum? " önündeki kahveyi yudumlarken konuşan Selim ile derin nefes alarak konuşmaya başladı.

" Şimdi size söyleyeceğim ama bana felaket senaryoları yazmayacaksınız."

"Heyecan yaptım şimdi " Oturduğu yerde kıpırdanırken konuştu selim.

"Şu geçen konuştuğumuz konu mu? " diye soran Pelin'e gözlerini kısarak döndü.

"Hain!! Ah Allah'ım bugünleri de mi görecektim?? Kız ben sana ne yediğimi bile söylüyorum. Bu yaptığın resmen sırtıma hançeri saplamakla eşdeğer "

"Aa bana mı kaldı? Işıl anlatmak isterse anlatır. "

"Sus. Sus konuşma!! Kuru kemik seni "

ATEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin