ATEŞ

A-60 Hande&Sarp

Açelya boğazdaki evlerinin bahçesindeki koltuklara oturmuş hazırlanan kahvaltı sofrasını beklerken diğer yandan da güneşin tadını çıkarıp bir yandan da bugün için yapması gereken işleri kontrol ediyordu.

"Günaydın kolay gelsin."

"Günaydın Sarp Bey." Kardeşinin ismini duyan Açelya elindeki tableti hızla kenara bırakırken dün saatlerce beklediği beklerken uyuya kaldığı kardeşini şimdi de kaçırmamak için hızla ayağa kalktı.

"Sarp."

"Ta kendisi."

"Günaydın gelsene." Derken neden göstermek için eli ile neredeyse hazır olan masayı işaret etti.

"Günaydın güzellik naber?" Yanına yaklaşan Sarp ile tekrar eski yerine otururken Sarp'ın sorusuna cevap verdi.

"İyi sen?"

"İşte bildiğin gibi."

"Hande nasıl?" Açelya fazla uzatmadan asıl açmak istediği konuya girerken Sarp Açelya'nın garip tavırlarından bir şeyler sezdi.

"İyi. İyiydi en son." Anladım derecesine kafasını sallayan Açelya birkaç saniye sessiz kalırken konuşmak için ağzını açan Sarp'ı hızla susturdu.
"Sarp Hande Işıl'ın kuzeniydi değil mi?" Konuşurken sesini kafasının karıştığını belli eder bir tonda tutmaya özen gösterirken kıstığı bakışlarıyla bir şeyleri hatırlamaya çalışır gibiydi.
"Kuzeni mi?"

"Hı hı. Öyle hatırlıyorum ben "

"Yoo Hayır Hande Işıl'ın bir tanıdığı ve işte şu sıralar da çok basit işlerinde Işıl'a yardım ediyor."

"Işıl'ın hizmetçisi mi?"

"Ne?" Arkalarında duyulan şaşkınlık dolu ses ile ikisinin de bakışları kendilerine bakan annelerine kayarken Sarp neler olduğunu anlayamadığı konuyu kapatmak için açıklama yaptı.

"Hayır tam olarak öyle değil ama farz edelim ki öyle ne fark eder? "

"Yok ben yermek için falan söylemedim...."

"Bir dakika anlayamadım ben. O Hande denen kız Işıl'ın kuzeni değil hizmetçisi mi?"

"Siz nerden çıkardınız kuzeni olduğunu ? "

"Biz Hande ile ilk tanıştığımızda bize Işıl'ın kuzeni olduğunu söylemişti."

"Yani oğlum bizim bir şey çıkardığımız yok."

"Kim Hande söyledi bunu öyle mi? Hayatta inanmam."

"İnanmaman gereken kişi biz değiliz. Kız bize kendi ağzıyla söyledi."

"Ben Handeyi tanıyorum öyle bir şey söylemez."

"Ha kendi öz anneni ve ablanı tanımıyorsun öyle mi? "

"Anne, konuyu saptırma lütfen. Bence siz Handeyi yanlış anladınız."

"Elin yalancı hizmetçi bozuntusuna inanıyorsun ama bize inanmıyorsun öyle mi Sarp?"

"Anne! Laflarına dikkat et!"

"Şu hale bak. O küçük yalancı nasıl kanına girdiyse karşına bizi almaya bile hazırsın."

"O kız benim sevgilim."

"Ne?" Nihan Hanım şaşkınlıkla açılan ağzını kapattığı eliyle Sarp'a bakarken duyduklarını onaylatmak ister gibi Açelyaya döndü.

"Ne dedi o? Sevgilim mi dedi?"

"Aynen öyle dedim. O kız benim sevgilim her ne olursa olsun laflarınıza dikkat edeceksiniz."