A-14

80.4K 3.4K 30
                                    

Bu medya resmen spoiler oldu ama..


Akrep ile yelkovan birbirini kovalarken saatleri, günleri de peşlerinden götürmeyi unutmuyorlardı. Beraber geçirdikleri saatler ikiliye büyük bir keyif verirken yakaladıkları fırsatları değerlendirerek birbirlerini daha yakından tanıyorlardı.

Bıkkınlıkla nefesini verirken Ateş'e döndü.

"Tamam yapacağım Ama bir şartla"

"Neymiş? "

"Ben yemek yaparım ama sen hazırlayacaksın masayı "

" Niye ? Bir sürü görevli var biri hazırlar. " diyen Ateş ile Omuzlarını öne iterek konuştu.

" O zaman bir sürü aşçı var biri hazırlar. "

" Tamam. Tamam anlaştık. Hadi o zaman sizi mutfağa alalım" diyerek eli ile kıyıyı gösterdi suda bile rahat vermediği Işıl'a.

"Daha çok var akşama. "

" Ben hani olur da yakarsan falan diye söyledim ama sen bilirsin. "
********
Ateş'in ısrarlarına dayanamayan Işıl soluğu kaldıkları ada da bulunan görevlilerin yemek Pişirdiği mutfakta alırken şefe yapacağı yemeği ve kullanacağı malzemeleri söyleyerek çıkarmasını rica etti. Kısa sürede hazır hale getirilen malzemeler ile ördüğü sarı saçını sol omzundan geriye atarken önündeki malzemelere yoğunlaştı. Aklındaki tarif için tezgahta duran portakallardan bir tanesini alarak suyunu sıkmaya başladı..

Bütün mutfağı kaplayan enfes kokuyu içine çekerken keyifle arkasını döndü. kapıda sessizce kendisini izleyen adamı görüp irkilirken yanına doğru ilerlerken alayla konuştu.

"Merak etme zehir falan koymadım içine. "

" işimi sağlama alayım da. "

"Bak ya.." tezgahta duran üzüm kasesinden bir tane üzüm attı Ateş'e. Artistlikle havada yakaladığı üzümü ağzına atarken Işıl'a göz kırmayı unutmadı.

"Portakallı somon ha?"

"Sordum ama ördekleri ambians için kullanıyorlarmış. Şaka bir yana, sever misin?"

"Yanık olmadıkları sürece seviyorum." Dediğini anlamayarak kendisine boş boş bakan Işıl'a kaşları ile fırını işaret etti. Mesajı alan Işıl sonuna kadar açılmış gözleri ile fırına koştu.

" Al işte lafa tuttun beni. Senin yüzünden yanıyordu az daha. "

"Işıl, yemeğine güvenmiyorsan Yakmana gerek yok " çıkardığı tepsiyi tezgaha bırakırken Ateş'e göz devirdi.

"Sen benim yemeğime çamur atacağına söyle bakalım hazır mı masa? "

"Soru mu bu şimdi? Böyle ufak işler benim için çocuk oyuncağı."

Ateş'e tek kaşını kaldırarak bakarken içeri giren şef ile ilgisi o yöne kaydı. Kısaca şefe neler yaptığı hakkında bilgi vererek tekrar Ateş'e döndü.

"Ben gidip hazırlanayım o zaman. " diyerek odasına doğru ilerledi.
Odaya girip banyoya ilerlerken saçındaki örgüyü açmakta meşguldü. Açtığı saçları ile musluğu açıp elindeki tokayı lavaboya bırakırken üzerindekiler den kurtularak suyun altına girdi hızlı bir duş alarak yorgunluğunu atarken duştan çıkarak üzerine bornozu geçirirken saçlarına sardığı havlu ile banyodan çıktı. İçinde Işıl için alınmış kıyafetlerin bulunduğu dolaba ilerledi.
Beyaz mini mavi desenleri olan elbiseyi çıkararak yatağın üzerine bıraktı. Çekmeceden çıkardığı iç çamaşırı takımını üzerine geçirip yatağın üzerinde duran elbiseyi giydi. Sarı saçlarını kurutup salaş bir topuz ile tepesinde tutturduktan hemen sonra makyaj aynasının önüne geçerek çok hafif bir makyaj yaptı.
Aynada son görüntüsüne bakarak olduğuna karar vererek ayağına beyaz sandaletleri geçirerek odadan çıktı.

ATEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin