7-Senden nefret ediyorum

5.4K 149 7
                                    

Ece'nin ağzından...

Sınıfa girdiğimde gözlerim gördüğüm kişiyle beraber büyüdü. Sıramda oturan Ezgi bacak bacak üstüne atmış yarım ağız bana gülümsüyordu.

Sırtımı dikleştirdim.

Hiçbirşey olmamış gibi yanına gidip sırama çantamı koydum. Tam oturmak üzereyken çantamı eliyle itti. Kitap ve defterlerim çantamdan düşerken sınıftakiler soluklarını tutmuş bizi izliyordu.

Tüylerim ürperdi.

En yakın arkadaşımla düşman olmak beni rahatsız ediyordu ama yine de bu saatten sonra onun için Ediz'den vazgeçemezdim.

Çantamı sıraya geri koyarken söylendim. "Boş yer yok. Bana katlanmak zorundasın. "

"İstemiyorum, seni yanımda. " yüzüme bile bakmıyordu.

Hoş, bende ona bakmıyordum ama en azından benim yaptığım gibi o da yan gözle bakabilirdi. Bu kadar mı gözü dönmüştü ?

"Ezgi..."

"Cehennemin dibine kadar yolun var, Ece. "

Sesi oldukça soğuk ve rahatsız ediciydi. Tam ona karşı çıkmak üzereyken öğretmenin içeri girmesiyle susmak zorunda kaldım. Söylemek istediklerim boğazıma dizilirken bir yandan da sıkıcı biyoloji dersine odaklanmaya çalışıyordum.

Zilin çalmasıyla Ezgi'ye döndüm. Çoktan ayağa kalkmış ve sınıf kapısına gitmişti. Peşinden koşmayacaktım elbette. Benim de gururum vardı.

Başımı sıraya koyup gözlerimi kapattım. Saçlarım sınıfa yayılan güneşi engelleyerek beni karanlığın içinde tutuyordu. Sıram birinin oturuşuyla gıcırdarken başımı kaldırmadım. Muhtemelen Ezgi'ydi ve benim de ona diyecek bir şeyim yoktu.

"Uyuyor musun ?" Ses Ediz'e aitti.

Başımı yan yatırıp ona baktım. Bana gülümsedi. Karşılık olarak ben de gülümsedim. O da başını sıraya koyarak bana döndü. Yüzüme düşen saçlarımı parmaklarıyla çekerken masmavi gözleri buğuluydu. Ne olduğunu anlamaya çalışırken o aklımdaki soruları yanıtlamaya başladı.

"Yanımda olduğun için çok mutluyum, keşke hiç gitmesen. "

"Veda ediyorsun sanki ?"

"Sadece içimden geldi. " omuz silkti.

"İyi misin ?"

"Evet, çok. "

Gülümserken geriye yaslandı ve sesi birden canlandı. "İçecek bir şeyler ister misin ?"

"Meyveli soda. "

"Çilekli, öyle değil mi ?" Güldü ve geri geri kapıya doğru yürürken garip bir şekilde dans ediyordu.

Hareketleri karşısında kahkaha atarken Ediz gözden kayboldu. Başımı yine sıraya koyup saçlarımla güneşi engelledim. Sınıftakilerin sesleri olmasa uyuyabilirdim. Sıram yine gıcırdarken söylendim.

"Para mı isteyeceksin yoksa ?" Gülerken başımı kaldırdım.

Arda elini kaldırarak selam verdi.

"Paraya ihtiyacım olduğunu nereden biliyorsun ?" Dedi sıraya yayılırken.

"Aslında seni Ediz sanmıştım. Gerçekten paraya mı ihtiyacın var ?"

"Paraya değil de seninle bir gün geçirmeye ihtiyacım var. "

"Kusura bakma ama ihtiyacını karşılayamam, Arda."

Gerçekle YüzleşmekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin