20- Kıskançlık

4.5K 150 6
                                    

Rüyamda bir bahçedeyim.

Güneş, gözlerimi acıtırken tenime değen ot ve çiçekler de kaşınmama neden oluyor. Gözlerimi kısıyorum ve elimle güneşi engelleyerek nerede olduğumu anlamaya çalışıyorum. Benden başka kimsenin olmadığını görünce korkuyla içimden dua etmeye başlıyorum.

"Öldüm mü yoksa ?" Diye mırıldanıyorum ve dudağımı dişliyorum. Birden duyduğum sesle irkiliyor ve korkuyla yere çöküyorum.

"Henüz değil. "

Ne yani, ölecek miyim ?

Gözlerimi faltaşı gibi açarak sesin kime ait olduğunu görmeye çalışıyorum. Fakat kimse yok. Yalnız ve çaresizim.

"Evet, öleceksin. " diyor yine aynı ses ve paniğe kapılıyorum. Düşüncelerimi mi duyuyor ?

ayağa kalkıp koşmaya başlıyorum. Nereye olduğunu bilmeden, sonsuza kadar sürecekmiş gibi koşuyorum. Ama sürekli aynı yere, başlangıca dönüyorum. Günlerce koşuyorum yorulmadan, sıkılmadan ve korkarak. Sonra sanki masalın sonuna gelmişim gibi birinin ayağına takılıp düşüyorum.

Beklenmedik durum karşısında iyice paniğe kapılıyor ve arkama dönüyorum. Ediz, ayağını uzatmış bana gülümsüyor. Acıyan gözleri bedenimi tararken ağlayan kız hıçkırıkları duyuyorum. Sesin geldiği yöne bakınca Ezgi'yi yere çökmüş ve akmış makyajıyla görüyorum. Ona destek olmak için yanına gidince birden ortadan kayboluyor. Neler olduğuna anlam vermeye çalışırken bir adım uzaklığımda Arda beliriyor. Bakışları sanki ben yokmuşum gibi delip geçiyor. Arkamda birşeye gülümseyerek bakıyor.

Merakla arkama dönüyorum.

"Ece ?" Ezgi'nin sesiyle gözlerimi araladım. Arkadaşım beni dürterken elinde su dolu bir bardak tutuyordu. Etrafa bakındığımda banyoda, küvete yayıldığımı fark ettim. Sonu olmayan bahçede değildim.

"Ezgi !" Çığlığımla beraber kollarımı Ezgi'nin boynuna doladım. "Korkunç bir rüya gördüm. "

"Ediz'in beni öptüğünü mü ?o rüya değildi bu arada." Gözlerini devirdi.

"Hayır. Ediz'in bana acıdığını, senin ağladını ve Arda'nın bir şeye gülümsediğini gördüm. "

"Ya da birine. " diye düzeltti.

Rüyamda kime gülümsediğini bilmiyordum ama yine de kıskanmıştım. Cidden, deliyim ben. Arda'yı rüyamdaki şahıstan kıskanıyorum.

"Rüyaların tersi çıkar derler. Sıkma canını, fıstık. "

"Rüyamın tersi çıkmazsa ?"

"Arda'yı kıskanıp durma. Tamam, iyi, tatlı, hoşsunuz da cıvıtmayın be. "

Konudan rahatsız olduğumu fark edince küvetten çıktım. "Ediz gitti sanırım. "

"İkna etmem kolay olmadı. "

"Anlayamıyorum. Yine birşeyler karıştırıyor olmalı. "

"Ya da gerçekten seni sevmekten yorulmuş olmalı. 6 yıl... Az değil yani. "

"Hayatım pembe diziye döndü. "

"Ama mutlu son yakın. " gülümsedi ve elini uzattı.

Ona tutunarak küvetten çıktım. "Mutlu son diye birşey yok. "

"Felsefe mi yapacaksın şimdi bana ? İşim gücüm yok saçmalıklarını mı dinleyeceğim ?" Gözlerini devirerek banyodan çıktı. Bende lavabonun başındaki aynaya baktım. Ağız, burun dağıtmışım bildiğiniz.

Gerçekle YüzleşmekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin