Ateşle Dans (-18)

24. Bölüm " Ne dedin sen?"

Masal'dan sizin için küçük bir geriye dönüş yaptım. :) Fatih in ve Masal 'ın hesapları çok çok öncesine dayanıyor. Bunun hakkında da görüşlerinizi yazmayı unutmayın. :)

Masal'dan

Bir kaç ay önce...

Hayatta bazı şeyler tesadüf olamayacak kadar tuhaftır. Fatih i bir daha hayatıma almayacağıma dair verdiğim bütün sözler bir bakışıyla tuzla buz olmuştu. Neydi beni bu kadar etkileyen? Geçmişin hesaplaşması mı? Eskiden elde edemediğim birinin bir türlü geçmeyen hırsı mı? Yoksa bütün nefreti ve hırsı bir kenara bıraktıktan sonra kocaman bir tesadüfle hayatıma giren o güzel bakışlar mı? Eğer öyleyse ben zaten yokum, eskisi gibi ağlayıp sızlayan Masal yok. Peki eski Fatih nerde? Deli dolu kadınları umursamayan kariyer düşkünü olan Fatih? Eskiden etrafında arkadaş namına hiç kimse yokken şimdi nasıl bir kadının en yakın arkadaşı olabiliyordu ki? Salonda bana bakan gözler ona ait değil gibiydi.

"Anlattıklarına inanmamı mı bekliyorsun gerçekten? "

Yüzüme o tanıdık ama bir o kadar da yabancı bakışıyla baktı.

"İnsanlar değişebilirler değil mi? Bunu eskiden senin söylediğini sanıyordum. "

Duyduklarım karşısında ikinci bir şok yaşarken hemen cevabı yapıştırmıştım.

"Dediğin gibi eskiden söylemiştim, sayende insanların asla değişmeyeceği konusunda epeyce bir bilgi sahibi oldum. "

"Buraya eskiler hakkında seninle konuşmaya gelmedim. Simay benim arkadaşım ve unuttuklarını hatırlatmaya geldim. "

"Öyle mi? Ne kadar yakın arkadaşın peki?"

Yüzünü o tanıdık şekilde buruşturarak konuşmaya başladı.

"Sadece arkadaşım aynı zamanda en yakın arkadaşım"

"Kusura bakma senin kalbinde yada aklında arkadaş kelimesinin var olabileceğini hiç düşünmemiştim. "

Dedim alayla karışık bir sesle.

"Hakkımda bildiğin yada bildiğini sandığın şeyler umrumda bile değil. "

Yüzündeki ifadeyi tanıyordum, değiştiğini söylüyordu ama değişmemişti. Aynı umursamaz bakışlar hâlâ yüzündeydi çünkü. Yine aynı tavırla cebinden bir kart çıkartıp uzattı.

"Simay aramak isterse bana buradan ulaşabilir, lütfen beni aramasını sağla. Bu onun hayatı için çok önemli. Geçmişini bilmeye ve aile mirasına sahip çıkmaya hakkı var. Bunu salak bir adamın elinden almasına izin verme. "

Duyduklarım aslında Fatih in ne kadar ciddi olduğunun göstergesiydi. Bu bakışlarda ki farklılıklardan biri de korkuydu. Eskiden hiçbir şeyden korktuğunu görmemiştim. Ama şimdi korkuyordu, belki Simay 'ın aramamasından belki de onu tamamen kaybetmekten. Usulca başımı salladım.

"Konuşacağım ama söz veremem bu onun kararı. "

"Teşekkür ederim Masal"

Salondan çıkıp gitmesini izledim, başka ne yapabilirdim ki. Beni zamanında istemeyen adam şu an yine benim yanımdaydı ve yardım istiyordu. Bunu yapmak her ne kadar zor olsa da yapacaktım. Geçmişin hatrına, bebeğimizin hatrına.

******
Günümüz...

Simay'dan

Yine aynı hastane yine aynı olaylar. Sanırım ölmekle ölmemek arasında sürekli gidip geliyorum. Keşke normal bir şekilde yaşayıp normal bir şekilde ölme lüksüm olsaydı. Sanırım bir haftadır filan bu hastane odasında esir tutuluyordum. Destan a her ne kadar iyi olduğumu söylesem de bunu Ahmet ten duymadan buradan çıkamayacağımı söyleyip duruyordu. Uyandığımdan beri yanımdan çok az ayrılıyor o zamanda hemen geri geliyordu. Her uyandığımda onu yanımda uyuklarken buluyordum. Bu durum hoşuma gitse de onun da dinlenmesini istiyordum. Ama o sürekli benim için bütün tehtidleri ortadan kaldırmadan dinlenemeyeceğini söyleyip duruyordu.