7. Bölüm

6.4K 380 45
                                    

Multimedia: Gece :) 3. Bölümdeki görsel neden yüklenmemiş anlayamadım ama Gecemiz bu beydir.

Gece'den...

Alarm sesini duyduğumda gözlerimi aralarken bir yandan da baş ağrımla baş etmeye çalışıyordum. Sabaha karşı uyuduğumu düşünürsek öğlen bile olsa bu saatte uyanmam, alarm sesini duymam mucizeydi. Zorla da olsa sonunda yataktan çıktıktan sonra odamın içindeki banyoya doğru ilerlerken yere attığım sırt çantama çarpınca bir küfür savurdum. Gözlerim açılmıyordu hala ancak bir an önce uyanıp çıkmam gerekiyordu. Annemlerin sabah erkenden yola çıktıklarına emindim. Eğer şimdi uyursam akşama kadar beni uyandıran olmazdı.

Kendimi hemen duşa attığımda biraz olsun rahatlayarak derin bir nefes aldım. Bugün, önce okula uğrayacak çocuklarla görüşecektim. Daha sonra da birlikte yarışın yapılacağı alanda tur atacaktık. Akşam güzel bir eğlence bizi bekliyordu ancak bu seferlik eğlencenin içinde ben yer almayacaktım. Amcam, lazım olur diyerek arabasını bende bırakıp gitmişti ama onun arabasıyla yarışacak değildim. Büyük ihtimalle bu sonum olurdu. Gerçekten içinde yer almak istediğim bir yarış olsaydı araba bulabileceğime emin olsam da şimdilik buna gerek yoktu. İlk yarış, bir üst tura katılacakları belirlemek içindi ve ben zaten kendini kanıtlamış biriydim. Sorgusuz sualsiz ikinci yarışın içinde yerim hazırdı. O zamana kadar babamın yumuşayıp arabamı geri vermesini umuyordum. Alıştığım, kendimi içinde iyi hissettiğim arabamı istiyordum. Yoksa araba her zaman bulunurdu.

Duştan çıktıktan sonra hemen giyinip saçlarımı havluyla kuruladım. Acele etmemin bir diğer nedeni de Asel'di. Akşam geç kalmamam gerekiyordu yoksa Asel evde yalnız kalacaktı. 

Evden çıkıp arabaya atladığımda telefonum çaldı. Dayımın aradığını gördüğümde gülümsedim.

"En kral dayım, hayırdır bu saatte?" diyerek telefonu açtığımda kahkaha sesini duydum.

"Hadi oradan! En kral dayıymış! Başka dayın var da biz mi bilmiyoruz? Yoksa o Yağız Atay bozuntusuna da dayı demeye mi başladın?" diye sorduğunda güldüm.

"Bizimkilerin işleri karışık," dedim hemen. "Ona dayı dersem, dayımla teyzem evlenmiş gibi olur. O topa girmeyeyim hiç. Amca olarak iyidir o."

"Eşek herif," dedikten sonra neşeli ses tonunu geride bırakıp boğazını temizledi. "Duyduğuma göre yarışlara devam ediyormuşsun," diyerek ağzındaki baklayı çıkarttığında sanki yanımdaymış gibi gerildim. Bu konuyu konuşmayı ve beni anlamayacağına emin olduğum insanlara defalarca kez derdimi anlatmayı sevmiyordum. Ailem olabilirlerdi, her zaman bana destek olup arkamda yerlerini alabilirlerdi ancak bu konuda asla aynı paydada birleşemiyorduk. Daha küçücük bir çocukken anne ve babamdan gizlediğim şeyleri Asel ile paylaşırken, şimdi onunla bile konuşamıyordum en büyük tutkumu. Deli gibi arabalardan kaçıyor, hız kelimesini ağzıma almamı istemiyordu. Onu anlıyordum. Gerçekten anlıyordum. O, üzerine gelen kırmızı araba karşısında donup kalmışken ben de tıpkı onun gibi sadece bakakalmıştım. Amcamdan bile önce fark etmiştim o arabanın Asel'e doğru geldiğini ancak ne dudaklarımı aralayıp bağırabilmiştim ne de bacaklarımı hareket ettirip Asel'e doğru koşabilmiştim. İşte o an da tıpkı Asel gibi nefret etmiştim arabalardan. En sevdiğim oyuncaklarım olan arabalardan, sabahtan akşama kadar oynadığım araba yarışı oyunlarından, televizyonda izlediğim yarışlardan... Her şeyden! Sanki bu hayatta en sevdiğim insan bana ihanet etmiş gibi hissetmiştim. Az daha Asel'in ölümüne neden olacaktı, nasıl nefret etmezdim? İşin aslı böyle olmamıştı ama. Bir ya da iki yılın sonunda ben yavaş yavaş tekrar hayatımın merkezine koymaya başlamıştım onları çünkü bana göre asıl tehlikeli olan onlar değildi. Onları kullanan insanlardı! Trafiğe açık bir alanda, insanlara zarar vereceğimi düşündüğüm bir yerde hız yapmaz, alkollüysem asla araba kullanmazdım. Zaten Asel aklıma geldiği için birkaç kadehten fazlasını içemiyordum hiçbir zaman. Babam ve amcam ise tamamen bırakmışlardı içkiyi.

Son SüratHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin