Fighter Girl (Harry Fanfiction)

4. Bölüm - ''Hayat, Benimle Dalga Mı Geçiyorsun?''

Derin bir nefes aldım ve kafamdaki bu düşünceleri attım.Şans bugün ondan yanaydı,ama büyüklerin söyledikleride doğruydu.Dünya küçüktü.Elbet bir gün karşılaşacaktık.Ve şans o gün kesinlikle benden yana olacaktı...

4. Bölüm - ''Hayat, Benimle Dalga Mı Geçiyorsun?''

''When you're ready come and get it. Na na na na''

Bir yandan omletimi yaparken bir yandan da kalçalarımı ritme göre sallıyordum.

''When you're re-e-e-dy.''

Bu şarkıyı seviyordum. Sosyal filan değildim ama müzik zevkim iyiydi. Anastasia her zaman şarkı seçimlerini bana bırakırdı. Her önüme gelen şarkıyı dinleyemezdim. Seçiciydim. Ama müzikte kaliteli olmalıydı.

Yumurtaları çırptım ve tavaya döktüm. Yumurta pişerken buzdolabından bir kaç portakal aldım ve sıktım. Peynir dilimledim,salam ve zeytin çıkarttım. Yumurtalar pişince masaya koydum ve bir kaç adım geri çekilerek şaheserime hayranlıkla baktım. Göz kamaştırıcıydı. Gülümsedim. Daha dün  patates bile haşlayamayan ben,bugün gayet güzel bir kahvaltı sofrası hazırlamıştım. Kol saatime baktım ve saatin 10'a geldiğini gördüm. Ana birazdan gelirdi. Dolaptan iki tane daha tabak çıkarttım ve onlarıda masaya yerleştirdim. Tam televizyonu açacağım sırada kapı çaldı. Koşarak kapıyı açtım. Sevimli gülümsemesini takınmış olan Ana tam karşımda duruyordu.

''Selam.''

''Selam,tam zamanında geldin. Bende kahvaltıyı hazırlamıştım.''

İçeri geçtik ve masaya oturdu. Tabağın birini önüne yerleştirdim ve tabağa biraz omlet koydum.

''Hmm,harika kokuyor. Senin yemek becerilerin olduğunu bilmezdim. Şuana kadar sandwichten başka bir şey yediğini görmedim.''diyerek sırıttı.

Kıkırdadım.''Yemek becerim yok zaten bu sadece senin şansın. Hava bugün çok güzel nedense kendimi iyi hissediyorum.''

Oturdum ve omletten bir parça ağzıma attım. Tuzlu olmuştu ama sonuçta ilk yemek deneyimimdi. Ana ağzında omletle konuşmaya başladı.

''Ee,neler oldu? Dün geceye dair pek birşey hatırlamıyorum en son içki almaya gitmiştim ve baya içmiştim. Sonra sabah uyandım ve yanımda senin yazmış olduğun önemli şeylerin olduğuna ve gecenin berbat geçtiğine dair bir not buldum.''

Konuya direk dalması hoşuma gitmemişti. Dün geceyi hatırlayınca istemsizce yutkundum. Ana bunu farketti ve gözleri çatalı tutan bandajlı elime kaydı. Ardına kadar açıldılar.

''Em,eline ne oldu?'' dedi yarı dehşet yarı merak dolu olan bir sesle. Ağzıma bir parça omlet daha attım ve boğazımda kalmaması için yavaşça çiğnemeye başladım.

''Bir şeyi yok merak etme. Ben iyiyim.''

''Bana hiçte öyle görünmedi. Bunun dün geceyle ilgili olduğunu varsayıyorum. Anlat,neler oldu?''

Kafamı salladım ve portakal suyumdan bir yudum aldıktan sonra anlatmaya başladım.

''Dün gece sen içki almaya gidipte uzun süre dönmeyince merak ettim. Ayrıca çantanı unutmuşsun onu vermeye geliyordum. Sonra tam ayağa kalkıp arkama döndüğüm anda bir çocuk bana çarptı ve bende yere düştüm. Bana çarptığı için içkisini üzerine dökmüştü ve bana kızıp bunun benim suçum olduğunu söyledi. Bende çok sinirlendim ve benden özür dilemesi gereken yerde bana bağırıp çağırdığını söyledim. Tepkime sadece kaşlarını kaldırarak cevap verdi. Sonra...birbirimizi..süzmeye başladık. Ihh garip bir andı. Ama düşünebiliyormusun hem öylece bana çarpıpt-''