Dudaklarımdan ayrılıp alnını alnıma dayadı.
"Seni asla kaybedemem. Seni seviyorum. Önemli olan bu" dedi.
"Bende seni seviyorum." Ellerimi boynuna sarıp dudaklarını dudaklarıma bastırdım...Ivan:
Oturup düşünmeye başladım. Elice'yi çok iyi tanımam. Daha çok ismini melez olduğundan duyuyorum. Ama yine de Adrian'ı kaybetmesine çok üzülmüştüm. Kolay bir şey değil sonuçta.Düşüncelerimi bölen çalan kapı sesiydi. Oturduğum koltuktan kalkıp kapıya yöneldim. Kapıyı yavaşça açıp kim olduğuna baktım. Brianna
"Hoş geldin." Dedim.
"Hiç bir zaman anlamayacaksın değil mi?"
"Neyi?" Seni sevdiğimi sakın söyleme!
"Elice sadece bir kaç gün önce sevdiği adamı kaybetti. Bense kaybetmedim. Ama o beni kaybetti. İşte tam bugün!" Dedi. Arkasını dönüp gideceği sırada kolundan tutup dudaklarına sıcak bir öpücük kondurdum. Neden bunu yaptığımı bilmiyordum.Beni ittirmeye çalıştı. Bileklerini tuttum. Benden daha güçlü bir kurt değildi. Sonra ellerimden kurtulmaya çalışan bilekleri zayıfladı. Bana karşılık vermeye başladı.
Nefes almak için dudaklarından ayrıldım.
"Neden seni seviyorum?" Dedi.
"Çünkü ben seni seviyorum." Dedim. Gözlerimin derinliklerine baktı. Bileklerini çekti. Dolu gözlerinden akan gözyaşlarını silip uzaklaşmaya başladı. Onu kesinlikle seviyordum. Ama nasıl davranacağımı bilmiyordum.Başımı eğdim. Tam içeri gireceğim sırada kapı ittirildi ve kendimi içerde buldum. Brianna yaklaşıp dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ellerimi beline koydum. O da ellerini boynuma sardı. Kapıyı ayağımla kapattım...
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Ay Doğuyor (BİR VAMPİR HİKAYESi)1
Vampire(ASKIDA) Ölüme bu kadar yakınken, ölümün ete kemiğe bürünmüş haline aşık olmak ancak bir vampir hikayesine özgü olmalıydı. Aşk, bu kadar güzelken bu kadar ölümcül olmamalıydı.