Ayağa kalkıp ona saldıracaktım ki akvaryum gibi bir şeyin içinde Elice'yi gördüm. Ve akvaryumun içi yavaş yavaş suyla dolmaya başlamıştı. Elice'nin eli ve ayakları bağlanmıştı. Öylece etrafa bakıyordu. Ağlayıp bantla kapanmış dudaklarının altından bağırmaya çalışıyordu. Ben ona bakarken, Justin salağı sırtımın üstüne ayağıyla bastı. O kadar kuvvetli basıyordu ki öksürmeye başladım. Gerizekalı benimde ellerimi ve ayaklarımı bileklerime kadar bağlamıştı. Üstelik bir hafta gibi bir süre avlanmadığım için güçsüz kalmıştım. Elice bana bakıp sandalyesinde tepinmeye başladı. Justin omur kemiğimi kırdı. Ağzımdan büyük bir inilti çıktı. Daha fazla bağırmamak için dişlerimi sıkmaya çalıştım. Fazla bağırırsam Elice savunmasız olduğunu düşünecek ve korkacaktı Justin itinden!
Sonra bir tekme daha attı. Göğüs kafesim çatladı. Bu sefer bağırmama engel olamadım. Kemiğim yavaş yavaş geçerken Justin konuşmaya başladı.
"Herkes seni destekliyor! Herkes Kızılay'da senin alfa olmanı istiyor. Ama şunu unutma! Senin kadar benim de emeğim var!" Diye bağırdı. Sonra Elice'ye ilerlemeye başladı. Kemiklerim eski haline döndüğü zaman tırnaklarımla ipi kesmeye başladım. Vampir gücümü kullanarak tırnaklarımı uzattım. İpler kesilmeye başladı. Justin'e baktım. Elice'nin yanına gelmişti.
"Ondan uzak dur Justin!" Kükreyerek konuşmuştum. Elice çaresizce etrafına bakıyordu. Arada bir gözleri bana kayıyordu. Ağlamaya başladığında ipi kesmeyi bıraktım. Bütün gücümle kollarımı açmaya çalıştım. Justin akvaryuma bir kablo sokmaya başladı. Elektrikli olduğunu anladığım zamanda iplere daha çok yüklendim. Koptuğu gibi ayaklarındakileri de kopardım. Vampir hızıyla koşarak üstüne doğru koştum. Zıplayarak yüzüne bir yumruk attım. O yere yıkılırken elektrik kablosunu alıp, o tekrar ayağa kalkarken birden göğsüne yapıştırdım. Deli gibi titriyordu elektrikten. Yere düşüp bayıldı. Şuan ölmüştü. Ama yarım saat içinde uyanacaktı tekrardan. Kısa süreli bir elektro şoktu ona olan.
Elice'ye baktım. Bana hala korkuyla bakıyordu.
Gözlerimi gözlerine diktim. Gözlerini yere dikti. Akvaryumun camını açtım. Sular ayaklarımdan aşağı indi. Elice rahatlamış olsa da biraz gergindi. Ellerinde ki ipleri çözdüm. Ayaklarını da çözdüğüm zaman ayağa kalktığımda Elice beklemediğim bir anda bana sarıldı. Ellerimi yavaş bir şekilde beline sardım. Burnumu saçlarının arasına geçirdim. Kokusunu içime çektim. Sonra ondan ayrıldım. Bu korkuyu Elice'ye yaşattığı için Justin'e iyi bir ölüm yaşatacaktım.
Sen bittin Justin!
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Ay Doğuyor (BİR VAMPİR HİKAYESi)1
Vampiros(ASKIDA) Ölüme bu kadar yakınken, ölümün ete kemiğe bürünmüş haline aşık olmak ancak bir vampir hikayesine özgü olmalıydı. Aşk, bu kadar güzelken bu kadar ölümcül olmamalıydı.
