İş Tamamlandı!

56 1 0
                                    

"Bebeğim..

Bugün yokluğunun ikinci günü. Kokunu bilmiyorum. Sesini hiç duymadım. Kollarıma alamadım seni hiç ama.. Çok özledim seni.. Ben çok kötü bir anneyim kızım.. Koruyamadım seni. Gitmene engel olamadım. Daha kollarıma alamadan, ölümün kollarına teslim ettim seni. Meleğimdin benim.. Kanatların çıktı, gökyüzüne uçtun. Tutamadım seni. Sen beni aşka inandıran melektin, dünyada ki süren doldu gittin..

Ben kendimi hiç affetmeyeceğim meleğim.. Sende affetme beni!

Seni hep çok seveceğim.." Defteri kapatıp, gözyaşlarımı sildim. Babaannem hep 'Evlat acısından büyük acı yok' derdi. Haklıymış meğer. Bu zamana kadar yaşadığım acının acı olmadığını anladım. Her yükü kaldırabilen omuzlarım, bu acının altında ezildi. İçim alev alevdi. Yoktu tedavisi.. Bu acı, ben nefes aldığım sürece kalbimin bir köşesinde kalacaktı. Kanayacaktı.. Daha çok acıyacaktı.

Kolidorun başında Ateş'i gördüğümde ayağa kalktım. Onunda canı yanıyordu ama benim ki kadar değil. Onu ben hissetmiştim. Benim içimde atmıştı minik kalbi. O benim kalbimin sesini içeriden duyan ilk insandı. O, benim sevgimi en çok hisseden ilk melekti..

Gözlerim dolduğunda derin bir nefes aldım. Gecelerce yalvardığım Tanrı.. Yaptıklarımın acısını böyle çıkartıyordu. Ateş bana yaklaşırken onu beklemeden, doktorun kapısına hafifçe vurarak içeri girdim. Hemen ardımdan da Ateş..

Doktor bizim üzüntümüzün aksine gülümsemeye karşıladı bizi. 

Boşuna uğraşma.. Bu sefer gülümsemene gülümseyerek karşılık vermeyeceğim.. 

"Hoşgeldiniz.. Buyrun oturun lütfen." Kafamı yere eğip, parkelerin şekillerini incelerken oturdum. Karşımda oturan Ateş'in gözlerini üzerimde hissediyordum. "Öncelikle çok üzgün olduğumu söylemek isterim.."

"Benim kadar mı?" Kafamı kaldırıp doktorun yüzüne baktım.

"Anlamadım?" Kafamı iki yana salladım. Anlayamazsınız tabii..

"Önemli bir şey değildi. Kusura bakmayın." Doktor tekrar gülümseyerek önünde ki dosyaya döndü.

"Testlerinizin sonuçları elimde." Doktor dosyayı açtığında, Ateş koltukta dikleşti ve meraklı gözlerle baktı.

"Sizi dinliyoruz.." Ben dinlemiyorum. Ne olduğu da umurumda değil.. Başıma gelebilecek en kötü şey oldu. Benim bebeğim öldükten sonra ne olduğu umurumda değil.

Doktorun yüz ifadesi değişti bir an. Derin bir nefes aldı. O dosyada her ne yazıyorsa, doktor nasıl açıklayacağını bilemiyor gibiydi. Ateş, sorun olduğunu anladığında yeniledi.

"Sizi dinliyoruz Doktor hanım!" Doktor tekrar derin bir nefes alıp, gülümseyerek kafasını dosyadan kaldırdı. 

"Kumsal hanım.. Bir daha bebek sahibi olamayacaksınız."

Bir daha bebek sahibi olamayacaksınız..

Bebek sahibi olamayacaksınız..

Olamayacaksınız..

Kulaklarım uğuldamaya başladı ve kelimeler beynime dolandı. Ne yani.. Anne olamayacak mıydım? Bir daha içimde bir kalp atmayacak mıydı? Ben tekrar sevdiğim adamdan bir parça taşıyamayacak mıydım?

Ne acı biliyor musun?

Kız çocuklarını sevmezdim ben. İçimde ki kız çocuğunu bile öldürmüştüm.Sonra bebeğim geldi. Umudun rengi pembe oldu. Düşünebiliyor musun.. Evrende ki tüm kız çocuklarını bana o sevdirdi. Şimdi karşıma geçmiş, bir daha bebeğim olmayacağını söylüyorlar. Ne olacak şimdi? Umudun rengi ne olacak? 

Siyahın KokusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin