18. Bölüm = Söz.

200 98 65
                                    

♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡

(Bu bölümde sizlere Zorbay ile ilgili bir kesit sunacağım. Bir önceki bölümde yaşanan Zorbay-Çilem karşılaşması hakkında akıllarda soru işareti kalmasın.)

Zorbay merhametsiz gözlerini yerde kanlar içinde yatan kadına dikti. Şu aptal kadınların genelevden kaçma girişimleri artık canını sıkıyordu. Kimini öldürüyor, kimini hareketsiz kalıncaya kadar dövüyordu, kimini ise günlerce aç susuz bırakıyordu. O günki ruh hali nasılsa ona göre davranıyordu yani. Tüm bunlara rağmen kaçma planlarının önünü bir türlü kesemiyordu.

"NE HALT YEMEYE KAÇTIN LAN!!" Kükreyen sesiyle devam etti,

"BİR ANDA SEVAP BEKÇİSİ OLUP BOKTAN YAŞANTINIZI TEMİZLEYİP GÜZELLEŞTİREBİLECEĞİNİZİ Mİ SANIYORSUNUZ??" Sıkı bir tekme daha geçirdi yerde yatan kadının karnına. Sesi yalvardığı ve acı çığlıklar attığı için kısılmış olan kadın, yediği tekme sonucu ufak bir inilti çıkardı.

Bağırmaya gücü kalmamıştı ki. Ağlayamıyordu, yardım isteyemiyordu ki kimseden. Demirin değdiği yerlerden sızan kanlar, yere akarak minik damlacıklar oluşturuyordu.

Yüreği bir buz kütlesinden farksız olan genç adam, kan olmuş demir çubuğu yanında duran adamlarından birine uzattı. O'na göre işin en eğlenceli kısmı, emektar çubuğuyla beraber kadınları cezalandırdığı zamandı. Yaptıkları hatayı anlayıp, daha fazla vurmaması için yalvardıkları dakikalardı. Acıma duygusu yoktu. Merhamet duygusu ise kendinde hiç var olmamıştı.

Acımasız gözlerini bir kez daha kadına çevirdi. Siyah takım elbisesinin sağ koluyla anlında birikmiş olan birkaç damla teri sildi. Sesindeki hırıltılı tehtditler kadının iniltilerine karışıyordu. Kadına sıkı bir tekme daha atmaya hazırlandı, kadın gelecek olan darbeden korunmak amacıyla elini karnına daha sıkı bastırdı.

Kadın yalvaran gözlerle baktı, merhamet duygusu buz tutmuş adama. Adam şeytanı bile utandıracak cinsten gülümsedi, kanlar içinde kalmış kadına.

"Zorbay?? Yine mi lan?"

İçeriye en az Zorbay kadar keskin yüz hatlarına sahip, uzun boylu, sert bakışlı, esmer tenli bir adam girdi. Kirli sakallarının çevrelediği yüzü korkutucuydu ama Zorbay'ın yüzü kadar değil...

Zorbay, içeriye giren kişiyi görünce kadına tekme atmaktan vazgeçerek kanlı elini ileriye doğru uzattı. Gelen, Zorbay'ın doğru dürüst iletişim kurduğu sayılı insanlardandı. Adı Candar'dı. Zorbay'ın uzattığı el havada kalırken Candar konuştu,

"Ellerimi yeni yıkadım, belki sonra tokalaşırız."

"Seninle mi uğraşacağım, siktir git o zaman!"

Candar, Zorbay'ın söylediklerini aldırmadan odanın ortasına doğru yürüdü, yerde yatan kadına iyice yaklaştı. Zavallı kadın öyle bir haldeydi ki!

Kelebeğin Son DüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin