Kapımın çalınması ile elimdeki kahvemi masaya bırakıp kapıyı açtım. Bir tane mutlu bir suratla karşılaşmamla bende gülümsedim ve diyceğini bekledim "Hepimiz aşağıda toplanıyoruz, çalışmamız gerekiyormuş" başımı olumlu anlamda salayıp "Hadi gidelim" dedim ve Ateş'le birlikte asansöre binip aşağı kata indik. Kapının önünde bekleyen bizimkilerin yanına giderken bir adet sinirle yumruklarını sıkmış Toprak görmeyi pek beklemiyordum. Kaşlarım çatılırken yanına gidip koluna girdim "Herkes tamamsa çıkalım" diyen adama dönüp baktığımda gülümsüyordu. Anlamaya çalışarak tek kaşımı kaldırdığımda adam elini uzatarak kendisini tanıttı "Ben Erkin, sizin eğitiminize yardımcı olacağım" dedi gülümserek uzattığı elini kavrayıp "Bende Deniz, sizin eğitimine yardımcı olacağınız öğrencilerden biriyim" diyerek elini sıkıp bıraktım. Erkin 'in sırıtması genişlerken Toprak tıslayarak "Tanışmanız bitti ise gidelim" dedi Erkin onu onaylayarak kapıyı açarken ben Toprak'ın kulağına yaklaşıp "Neyin var?" diye sordum. Toprak anında bakışlarını bana çevirip "Sen neden bununla geldin?" beni kıskanmasına sırıtırken Toprak ağazıma hafifçe vurup "Ne sırıtıyorsun sen?" dedi kaşlarımı çatıp "Acıdı" diyerek dudağımı büzdüm elimi duaklarıma götürecekken dudaklarımda hissetiğim baskı ile gözlerim yuvalarından fırlayacaktı. Toprak'ı kendimden uzaklaştırıp "Ne öpüyorsun?" diyerek kızdım Toprak önüne dönüp ilerlerken "Az önce vurdum acıdı dedin, bende vurmak yerine öptüm" dedi, uyuzluğundan ödün vermeyerek gözlerimi devirirken peşinden gidip yanında yürümeye başladım "Toprak" dedim şımarıkça "Hım" gibi bir ses çıkardı "Beni kıskanmanı özlemişim" dedim Toprak olduğu yerde durunca bende durdum bana doğru dönüp gözlerini gözlerime kenetledi bir adım atarak aramızdaki mesafesi kapattı anlını anlıma yaslayıp "Bende" dedi ve burnunu burnuma sürtüp "Sanırım ben seni kıskanırkenki öfkemi bile çok özledim " dedi burnuma minik bir öpücük kondurdu ve elimi tutarak öndekilere yetişmek için büyük adımlarla ilerleme başladı.
✴✴✴✴✴⭕✴✴✴✴✴✴⭕✴✴✴✴✴✴✴⭕✴✴✴✴
Bartu bateriye geçerken Toprak gitarı boynuna astı, Ateş ve bn ise şarkıyı söylecektik. Toprak ilk karşı çıksada "Santçılar her zaman gitar çalan erkeklerden hoşlanır" diyerek onu yatırmıştım. Ateş Erkin'e bakarak "Ne yani şimdi biz gurup olarak mı söyleyeceğiz?" diyerek tek kaşını kaldırdı. Erkin ellerini göğsünde birleştirip "Ne oldu Ateş bey beğenemediniz her halde, zaten torpilisin beni sinirlendirme bence" diyerek kaşlarını kaldırdığında benim beynim torpil kısmında takılmıştı "Torpil mi?" diye sorduğumda Ateş gerilirken Erkin onaylayıcı bir ses çıkarıp devam etti "Ya ne olacaktı? İki günde okula gelip birde üzerine yarışmaya ciddi anlamda katılıp kazanacaklardı öylemi???" histerik bir kahkaha atıp "Güldürmeyin beni! Bunlar sizin okula gelip yarışmayı kazanmak için müdürünüze para teklif etmişler ve sizin para göz müdürünüzde hemen kabul etmiş" diyerek sözlerini sonlandırdı. Benim şaşkınlıkan ağazım açık kalırken Toprak sırıtarak "Belliydi zaten bunlarda yetenek ne gezer yoksa?" dedi Ateş'in bakışları Toprak'ı bulurken tam ağazını açmıştı ki Erkin onu susturarak "Tartışmak yok! Sadece iyi olmazın için sizi çalıştıracağım o kadar ve bende bulunduğum ortamda kavga falan istemiyorum. Şimdi geçin yerlerinize ve size verdiğim notaları iyice ezberleyin, nasıl ezberlersiniz bilemem fakat o notalar üç gün içerisinde beyninizde olacak ve çalmanızı istediğim an takılmadan ve notalara bakmadan çalacaksınız." dedi ve hepimize son bir bakış atıp salondan çıktı.
Ben ses çıkarmadan masaya ilerleyip notları aldım ve beş adım kadar ilerimde olan sandalyeye ilerleyip oturdum ve sözleri okumaya başladım."Ask bir hastalıkmış sanki, seni bende hapsetti.
Adın nefesimdi..."Toprak'ın gitarından çıkan sesle ona dönüp baktım. Gitarına doğru eğilmiş saçları anlına dökülmüştü, parmakları gitarı keşfe çıkarken o o kadar tatlı ve öpülesi duruyordu ki. Dayanmayıp koşarak yanına gittim ve kocaman sarılıp kocaman öptüm.
Benim onu öpmemle dudaklarında minik bir tebessüm yer alırken "Evet biliyorum çok öpülesi bitr adamım" diyerek egosunu göklere çıkardı. Gözlemi kısıp yakasından tutarak kendime çektim ve dudağıyla aramda milim bırakarak konuştum "Evet çok öpülesi bir adamsın" dedim Toprak aramızdaki mesafeyi kapatacakken geri çekilip tişörtünü düzelttim ve "Ama ben öpülesi bir kadın değilim" diyerek eski yerime ilerledim kağıtları sandalyeden alıp ben oturdum ve sol bacağımı diğerinin üzerine atarak Toprak'a gözümün ucuyla bakttım. Hâlâ bana bakıyordu ve ağzı hafif aralıktı. Ah o dudakları ısırmak istiyo... Hey kızım kendine gel unutma trip atıyorsun ne öpmesi? Yani tamam dudakları çok güzel olabilir ve sen o pemebe dudakları öpmek istiyor olabilirsin hatta daha ileri gidip ısırmakta isteyebilirsin o dudaklar çok ilgini çekebilir dudaklarının arasından nasıl kayacağınıda düşünebil… Ya kızım boş ver git öp ne tribi? İradem bile koşarak beni terk etti resmen.Kaçamak bakışlarım yerini keskin bakışlara bırakırken Toprak bunu fark ederek dudaklarının kıvrılmasına izin verdi, hızla kendimi toparlayarak notlara geri döndüm ve Toprak'ın dudaklarını unutmaya çalışırken harflerin kafamda kelime oluşturmasına izin verdim.
✴✴✴✴✴✴⭕✴✴✴✴✴✴✴⭕✴✴✴✴✴✴
Elimi boğazıma götürüp yutkundum, resmen dilim damağım kurumuştu. Kafamı diğerlerine çevirdiğimde Toprak gitarı bırakmış telefonuyla ilgileniyordu, Bartu kollarını önünde birleştirmiş ve kafasını önüne eğmiş bir şekilde uyuyordu, Ateş ise kafamı ondan tarafa çevirerek baktığımda ise şaşkınlıkla kaşlarım havalandı çünkü onun gözleride benim üzerimdeydi. İçimi kaplayan sıkıntıyla kafamı diğer tarafa çevirip ayağa kaltım Toprak'ın yanına gidip omuzuna dokundum, dokunuşum onu irkiltirken ben olduğumu anlayıp sorarcasına başını sağa sola saladı "Sanırım biraz susadım ve acıktım" diyerek karnımı gösterdim. Toprak elini karnıma götürüp okşayarak "Çok mu acıktin sen?" dedi ve benim aklım bir anda hamile oluşuma kaçtı. Ay nede güzel olurdu ama onunla bir çouğmuzun olması. Toprak'ın eli parmaklarımı kavrarken anlıma minik bir öpücük kondurup "İlerde bir gün çocuğumuzun karnı acıkınca ona sorucam böyle" dedi gözlerimiz birbirini bulurken aynı anda aynı hayalleri kurmanın mutluluğu ile yanağına bir öpücük kondurdum.
Toprak telefonunu bana uzattıp "Sende kalsın cebimde ağırlık yapıyor" dedi onu başımla onaylayıp telefonunu cebime koyarken bir yandanda ilerlemeye başlayan Toprak'a ayak uydurmaya çalışıyordum.✴✴✴✴⭕✴✴✴✴✴✴✴✴✴⭕✴✴✴✴
Ağazıma attığım son pizza parçasınıda zevk ile çiğnerken Toprak'a dönüp "Imh nasıl özlemişim pizzayı" dedim Toprak sırıtarak "Gelirken yedin daha, nedir bu özlem?" dediğinde kaşlarımı çatıp omuzunu hafifçe ittirdim "Olabilir özledim işte" dedim şımarıkça. Toprak dudağımın kenarından öpüp "Ah bende" dedi ve sandalyesini bana yaklaştırıp yan oturdu sonra sağ elini yanağıma sürtüp "Ben seninle uyumayıda özledim" dedi ve kulağıma eğilip fısıldadı "Belki bugün uyuruz" nefesi kulağımı yalayıp geçerken bütün hücrelerim titremişti. Yapmak istediğini anlayarak bende kulağına doğru yaklaştım ve kulağının altından öpüp "Neden olmasın?" diyerek gülümsedim. Toprak'ın gözleri anında beni bulkurken tek kaşımı kaldırıp dilimi dudaklarımda gezdirdim ve alt dudağımı dişlerimle çekitirip sakince bıraktım. Toprak'ın bakışları dudaklarımda kalırken sesli bir şekilde yutkundu ve gözlerini zorlukla gözlerime çıkardı ben hafifçe sırıtmaya devam edip burnumu burnuna sürtüm ve son olarak hafifçe gülümseyip geri çekildim. Toprak'ın kaşları şaşkınlıkla havalanırken tekrar sesli bir şekilde yutkundu ve hızla oturduğu sandalyeden kalkıp kasaya ilerledi, parayı ödeyip hızla benim yanıma geldi ve elimden tutup beni kaldırdı "Hadi biz uyumaya gidelim" diyerek hızlı adımlarla beni çekiştirmeye başlayınca bende ona ayak uydurup yürüme başladım ve sırıtarak "Gidelim bakalım" dedim 😎😎
Bir bölüm daha bitti...
Bu arada FİNALE az kaldı…
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUZUM!!!
Teen FictionDeniz'in kıyılarına yanaşan bir Toprak... Deniz için yanabilecek bir Ateş... Deniz'i için herkesi yakarak ereitecek bir Demir ... Bu hikaye onların hikayesi...