11.Bölüm:İzin

6.9K 527 11
                                    

Eylül...

Yatağımda oturmuş abimi ikna etmek için planlar yapıyordum ama bir yol bulamıyordum.Neden bu kadar beni kısıtladığını anlamıyordum.Aslında herşeye izin veriyordu ama onunla beraber.Tabi o zaman bir anlamı olmuyordu.Artık düşünmekten sıkılmıştım.En iyisi doğaçlama yapmaktı.Ayağa kalktım ve odamdan çıktım.Evin içinde abimi arıyordum.İnşAllah evdedir.Genelde ya spora yada şirkete gidiyordu.Odasına gittim ve kapıyı çaldım.Ama cevap yoktu.Aşağıya ineceğim sırada babamla karşılaşmıştım.Ona hala kırgınlığım devam ediyordu.Bizden habersiz para avcısı bir kadınla evlenmişti.Hemde nerdeyse benimle yaşıttı.Abimle bu evden ayrılmak istemiştik ama babannem izin vermemişti.Abim ne kadar ısrar etsede ona karşı gelememişti.
Babamı görmezden gelip merdivenlere yöneldim.

"Kızım"

Olduğum yerde kalmıştım.Ne yapacağımı bilemiyordum.Duymazlıktan gelip yoluma devam mı etseydim yoksa arkamı dönüp cevap mı verseydim?
Tabi ki de dayanamamıştım.Bilirsiniz kızların babalarına zaafları vardır ve ben babamı çok özlemiştim.Daha doğrusu annemin yaşadığı zamanda ki babamı...
Arkamı döndüm ve iyice çökmüş yüzüne baktım.
Yüzünde bir gülümseme oluşmuştu.Konuşmadan birbirimize bakıyorduk.
En sonunda sessizliği babam bozmuştu.

"Kızım yetmedi mi?Affet artık.Birazda benim tarafımdan bakın.Sen beni çok severdin.Hiç küs kalamazdın."

Yüzümde acı bir gülümseme yerleşmişti.Eskiden olsa hiç küs kalamazdım.Ama şimdi öyle değil...Zaman beni de değiştirmişti.

"Evet sana hiç küs kalamazdım.Çünkü eskiden ilk önceliğin bizlerdik.Her zaman herşeyde bizim düşüncelerimiz senin için değerliydi.Ama şimdi öyle değil.Annemden sonra sen değiştin ve bizde değiştik."

"Hayır kızım değişmedim.Ben yine eskisi gibiyim.Yine önce siz geliyorsunuz.Hem siz onu yanlış tanıyorsunuz.Tanısanız seviceğinizi biliyorum.Bir kere dene..."

Elimi havaya kaldırıp babamın sözünü kestim.Hala bana o kadını savunduğuna inanamıyordum.Boşuna uğraşıyordum.Anlaması için illa ki bir darbe yemesi gerekiyordu.

"Neyse boşuna nefesini tüketme.Ne sen beni anlıyorsun ne de ben seni"

Arkama dönüp merdivenleri inmeye devam ettim.Gözlerimin abimle buluşmasıyla yüzüme sahte de olsa bir gülümseme yerleştirdim.Abim anlarsa yine babamla kavga ederdi.Babamın bana karışmasından hoşlanmıyordu.
Spordan yeni geldiği belliydi.Koltuğa oturmuş telefonuyla uğraşıyordu.Yanına oturup başımı omzuna yasladım.Bana bakıp telefonunu cebine koydu.Kolunu omzuma attı.

"Nasılmış benim prensesim?"

Abimin bana prensesim demesini hiçbir şeye değişmezdim.Onun yanında kendimi güvende hissediyordum.Omuzumdaki elini tutup konuşmaya başladım.

"İyiyim abicim ama senden birşey isteyecektim."

Tam zamanıydı.Keyfi yerindeyken söylersem belki izin verirdi.

"Hımm kızmayacağım birşeyse isteyebilirsin tabi."

Of ya kesin kızacak.Kızarsa kızsın.Onun yüzünden hep kızları zor duruma düşürdüm.

"Abi hani benim arkadaşlarım var ya"

"Hangi arkadaşların?"

Sanki çok arkadaşım varmış gibi birde soruyor.Neyse kızdırmadan bu işi halletmem lazım.

"Nisa ve Beyza onlar."

Abim oturuşunu daha da genişletip bana baktı.

"Ee nolmuş?"

SABIR "TAMAMLANDI" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin